"programlamış" - Translation from Turkish to Arabic

    • برمج
        
    • برمجة
        
    • برمجت
        
    • برمجتها
        
    • برمجته
        
    Tanrı erkeği mümkün olan her yere tohum ekecek biçimde programlamış. Open Subtitles لقد برمج الله الرجل كي يضع بذوره في كل مكان يتاح له
    Birisi bizi yavaşlatmak için döngü programlamış. Open Subtitles لقد برمج شخص ما عُقدة حتى يبطئ من حركتنا
    Koordinatları tekrar programlamış. Open Subtitles لقد قامت بإعادة برمجة الإحداثيات يمكتها أن تكون بأي مكان الآن
    Hepsi mi? Gemiyi buraya kadar kendi başına uçması için programlamış olabilirler, yörüngeye girip önceden kaydedilmiş bir sinyali yollamasını bile. Open Subtitles يمكن أن يكونوا قد أعادوا برمجة السفينة لتطير هنا من تلقاء نفسها , ودخول المدار
    Ya da bunu yetkilileri uyarmak için e-posta olarak gönderilmeye programlamış olabilirim. Open Subtitles أو لعلي برمجت بريداً إلكترونياً لتبليغ السلطات
    Ama beyinsel hekleme için yeniden programlamış. Open Subtitles لكن تم إعادة برمجتها من خلال اختراق دماغي
    Kendisinden başka birisi erişmeye çalıştığı zaman tüm bilgileri silecek şekilde programlamış. Open Subtitles لقد برمجته بحيث تُمسح كل المعلومات إذا حاول شخص آخر غيرها الولوج إليه.
    Rekabeti yok etmeye programlamış olmalılar. Open Subtitles مؤكد برمج بهذا النحو ليقضي على المنافسة
    Leela, evrim, biz erkeklerin muhteşem beyinlerini öyle bir programlamış ki önemli olduğunu düşündüğümüz her şeyin büyük olmasını istiyoruz. Open Subtitles ليلا , التطور برمج ادمغة الرجال الرائعة لياخذوا كل شئ اخر يعتقدوا انه هام ويكبروه .
    Demek ki birileri, yetkisi olmayan çalışanların gördüğü tüm verileri yok edebilmek için bir truva atı programlamış. Open Subtitles ذلك يعني أنّ أياً كان من جهّز هذا قد برمج حصان طروادة لتدمير كافة البيانات التي يتمّ الإطلاع بواسطة الأشخاص غير المُصرّح لهم.
    Yani toksini istediği kişileri hedef almak için programlamış mı? Open Subtitles لأنّه يستطيع برمجة المادّة السمّية لاستهداف أي مجموعة يريد.
    Doktor Benning yanlışlıkla nanobotları karbon bazlı maddeleri tüketmek için programlamış. Open Subtitles قام الدكتور بانينغ عن طريق الخطأ بإعادة برمجة روبوتات النانو لتستهلك المواد الكربونية
    Falcon, Carrion'ı benim iletilerimi reddetmesi için yeniden programlamış. Open Subtitles الصقر أعادت برمجة (كارين) لرفض محاولاتي.
    Sarah, sistemde kendisine arka kapı programlamış. Open Subtitles لقد برمجت (سارة) مدخلاً سرّياً في النظام
    Sorun şu ki, Eloise'i klinik açıdan deli olarak programlamış olabilirim... Open Subtitles المشكلة أنني برمجت (إيليويز) لتصبح مجنونة.
    Aston Martin, Mercedes elektroniklerini tekrar programlamış ve bu sayede uyarı sesleri ve ikazlar daha az... Open Subtitles وقد أعيدت برمجتها أستون مارتن الالكترونيات مرسيدس لذلك الصفافير انذار وبوزيرس هي الآن أقل ...
    Sanki NASA programlamış gibi. Open Subtitles وكأن ناسا برمجتها
    Şifresini çözmeye çalışan üç ekibimiz vardı ama kendisinden başkası erişmeye çalışırsa silinmesi için programlamış. Open Subtitles لقد كلفنا ثلاثة فرق باختراقه ولكنها برمجته على نحو... يؤدي إلى مسح كل المعلومات إذا حاول شخص آخر غيرها الولوج إليه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more