"programlama" - Translation from Turkish to Arabic

    • البرمجة
        
    • برمجة
        
    • الحوسبة
        
    • بالبرمجة
        
    • التأهيل
        
    • والبرمجة
        
    • مع المواعيد الزمنية
        
    • نبرمج
        
    Üç yıl sonra -- çok uzun süren programlama, diğer öğrencilerle laboratuvarda yapılan çalışmalar -- Kismet insanlarla etkileşime hazırdı. TED و هكذا بعد ثلاثة سنوات الكثير من البرمجة العمل مع طلاب اخرين في المختبر كيسميت كان مستعدا للتفاعل مع الناس
    Termostat tasarımcıları en başa döndüler ve programlama aşamasına odaklandılar. TED عاد مصمموا منظمات الحرارة إلى مخططاتهم وركزوا على مرحلة البرمجة.
    Bak, sana söyledim, bu programlama uygulama için hiç hazır değil. Open Subtitles انظروا ، لقد قلت لكم ، هذه البرمجة ليست جاهزة للتطبيق
    Perl ünlü bir programlama dilidir, burada farklı yazılımcıların dosyaları nasıl değiş-tokuş ettiklerini ve bir projede nasıl beraber çalıştıklarını görüyoruz. TED بيرل هي لغة برمجة مشهورة ، وهنا يمكن أن ترى كيف أن المبرمجين المختلفين يتبادلون الملفات ، ويعملون معاً على مشروع معين.
    Fiziksel programlama ve giyilebilir elektronik kursları veriyorum. TED أقوم بتدريس دورات في مجال الحوسبة الفيزيائية والإلكترونيات الملبوسة.
    Justin Guthrie programlama dilini fark edince işler ciddiye bindi. Open Subtitles ما ان لمح جاستن غاثري لغة البرمجة انقلبت الامور جدية
    İşte 1960'ların başında, programlama buydu. TED وكانت هذه هي البرمجة في بداية الستينات.
    programlama ve teknoloji dünyasına kişisel yolculuğum daha 14 yaşımdayken başladı. TED بدأت رحلتي إلى عالم البرمجة والتقنية في عمر الرابعة عشرة.
    programlama bana kendi kuralları, paradigmaları ve uygulamalarıyla kendi küçük evrenimi inşa etme gücü veriyor. TED منحتني البرمجة هذه القدرة المذهلة على بناء الكون الصغير الخاص بي بقواعده الخاصة وبارادايماته وممارساته.
    ve belki olasılıksal süreçler, doğrusal programlama ya da akışkan simülasyonu. TED ولما لا العمليات العشوائية، البرمجة الخطية، أو محاكاة السوائل؟
    Aslında okuma ve programlama dünyasında da benzer şeyler gerçekleşiyor olabilir. TED حسنا،ربما يحدث الآن شيئ مماثل مع القراءة و البرمجة
    Ama gerçek şu ki, biz programlama kılavuzunu bulduk ve oyunlar yapmaya başladık. TED الواقع أننا حصلنا على دليل البرمجة وبدأنا بصنع الألعاب
    Şimdi bilgisayarlarla da olan bu. Böylece bilgisayar programlama birden çok daha kolay bir hâl aldı. TED الأمر ذاته يحصل مع الحاسب الآلي الآن وذلك يجعل البرمجة باستخدام الحاسب أكثر سهولة فجأة
    Kapıyı açmaya yarayacak temel programlama kavramına “döngü” adı verilir. TED مفهوم البرمجة المفتاحية يمكن أن يساعد على فتح الباب الذي اسمه الحلقة.
    Bilgisayarlar ve onlarla konuştuğumuz, onlara öğrettiğimiz programlama dilleri, söz konusu uzay olunca çok duyarsız oluyorlar. TED الحواسيب ولغات البرمجة التي نتحدث إليها، ونقوم بتدريسها، شنيعة الجهل حينما يتعلق الأمر بالحيِّز المكاني.
    Bence programlama hakkında çok değerli fikirlerim olduğunu anlayacaksınız. Open Subtitles سَتَجِدُ عِنْدي أفكارُ ثمينةُ جداً حول البرمجة
    Bir programlama diline benzer bir şekilde sözdizimi kuralları çerçevesinde açıklamaya çalışalım. TED في الواقع، نستطيع أن نعبر عنها بطريقة أكثر رسمية عبر الترميز المستعار، أي برمجة بجمل تعبيرية تشبه لغة برمجية.
    Ve üniversitede bilgisayar programlama okumaya karar verdim. TED ثم قررت أن أدرس برمجة الحاسوب في الكلية.
    Son olarak, programlama akıllı makineleri tasarlama alıştırmaları olarak başladı. TED وأخيراً، بدأت الحوسبة كتدريب لتطويرألات ذكية.
    Bütün programlama bölümü işi gücü bıraktı seni bekliyor. Open Subtitles وأنت تقوم بالبرمجة الكامل للقسم بإمتصاص أصابعك
    Onu da yeniden programlama merkezine götürdüler. Open Subtitles إنه لديهم في مركز إعادة التأهيل
    - Beyin yıkamak nedir? - Hipnoz, kült programlama. Open Subtitles وما الذي سيحل غسيل المخ التنويم المغناطيسي والبرمجة
    Bu davalarin hem ayrica, hem de bir arada ulastigi boyutlari düsündügümüzde plan ve programlama için birini atamak oldukça mantikli. Open Subtitles بالنظر إلى أبعاد هذه القضايا، مجتمعة ومنفردة، فأنه من المنطقي تعين شخص ليتعامل مع المواعيد الزمنية.
    Sanki artık programlama yapmıyoruz, tam olarak anlayamadığımız bir bilinç geliştiriyoruz. TED الأمر كما لو أننا لم نعد نبرمج بعد الآن، بل نقوم بتنمية ذكاء نحن لا نفهمه حق الفهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more