| İlçe, felaket protokolüne başla. Toplu yaralı alarmı. | Open Subtitles | تطبيق بروتوكول الكوارث، إنذار بكمية من المصابين |
| General Hammond, Dünya protokolüne aşina değilim. | Open Subtitles | جنرال هاموند أَنا غير معتاد على بروتوكول كوكب الأرضِ |
| Lütfen kralın yüksek protokolüne karşı aynı şekilde cevap verin. | Open Subtitles | يرجى الرد العيني على بروتوكول الملك عالية. |
| Hiç bir Yıldız Filosu protokolüne yanıt vermiyor. | Open Subtitles | إنه لا يُسلّم بصحة أيّة بروتوكولات لأسطول النجم، ولا يستجيب لأيّ من اتصالاتنا. |
| Güvenlik ihlali var. Savaş durumu protokolüne göre hareket ediyoruz. | Open Subtitles | ،تمّ إختراق الحالة الأمنيّة سنتّبع إجراءات الإشتباك |
| BM protokolüne göre eğer konvoyda bir problem oluşursa,helikopter kullanılır. | Open Subtitles | وفقا لبروتوكول الأمم المتحدة، إذا تم اختراق الأمن، وطائرات الهليكوبتر هي احتياطية. |
| Ama bir kadının eşine ihanet etmesi işte bu kulüp protokolüne aykırı. | Open Subtitles | ولكن سيدة عجوز تخون زوجها العجوز هذا خرق كبير لنظام النادي |
| Bu, Dwarf Star'ın güvenlik protokolüne gömdüğüm geçersiz kılıcı. | Open Subtitles | هو تجاوز أنا دفن في بروتوكول الأمن القزم ستار. |
| Bana, orada çalıştığı zamanlar Dwarf Star'ın güvenlik protokolüne gömdüğü kodları verdi. | Open Subtitles | أعطتني رمز أمر كانت جزءا لا يتجزأ منه في بروتوكول الأمن قزم النجوم عندما كانت تعمل هناك. |
| Seni ilaç protokolüne ikna etmek istedim. | Open Subtitles | كنت أرغب في التحدث أليك عن بروتوكول المخدر لتو كنت أفكر فيه . |
| Güvenlik protokolüne erişildi. | Open Subtitles | لقد تم الولوج إلى بروتوكول الحماية |
| NYPD protokolüne uymuyorsunuz. | Open Subtitles | أنتما لا تتبعان بروتوكول الشُرطة |
| Güvenlik protokolüne yapılmış götten boktan bir teşebbüs bu. | Open Subtitles | هذه نصف محاولة لصنع بروتوكول أمن. |
| Derhal arama-kurtarma protokolüne geçeriz. | Open Subtitles | سنبدأ بروتوكول الاحتواء استرداد فورا. |
| - Mahkeme protokolüne saygı göster. | Open Subtitles | احترمي بروتوكول المحكمة |
| Enerji şebekesi arızası gerçekleşmek üzere. Acil durum protokolüne geçiliyor. | Open Subtitles | فشل شبكة الطاقة حتمي، بدء بروتوكولات الطواريء |
| Görünüşe göre depolama protokolüne uymadı ve aşı tüplerinden biri sterilliğini kaybetti. | Open Subtitles | يبدو أنه لم يتبع بروتوكولات التخزين واحدى زجاجات التطعيم تعرضت للتلوث |
| Geçersiz kılma komutu sadece güvenlik protokolüne erişmemizi sağlıyor ama orada, çözülmeyi bekleyen çok daha fazla veri var. | Open Subtitles | تجاوز فقط يتيح لنا الوصول إلى بروتوكولات الأمن، ولكن هناك الكثير من البيانات إلى هناك مجرد انتظار أن يتم فك الشفرة. |
| Geminin bilgisayarı yakın bir zamanda bir çeşit güvenlik protokolüne geçirilmiş. | Open Subtitles | إذ أنّ حاسوب السّفينة بدأ نوعًا من إجراءات الحماية لتوّه. |
| Bauer'i Ruslara teslim etme protokolüne baktım. | Open Subtitles | ألقيتُ نظرة على إجراءات تسليم (باور) للروسيين. |
| Ama efendim, başvurular departman protokolüne göre arşivleniyor. | Open Subtitles | ولكن يا سيّدي، الطلبات يتم أرشفتها وفقاً لبروتوكول الوزارة. |
| Yolsuzlukla mücadele protokolüne aykırı bir telefonla. | Open Subtitles | على الهاتف هذا فيه إنتهاك مباشر لبروتوكول مكافحة الفساد |
| Veri ve cihaz elimizde ancak, ATAT'ın güvenlik sistemine girmek için kullandıkları başlangıç protokolüne ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاج كذلك لنظام التشفير الذي اعتادوا استخدامه في اختراق نظام أمان "النقل المُدرع". |
| Pekala, senin eski DITU giriş protokolüne ihtiyacım var. | Open Subtitles | حسناً. أحتاج لنظام (ديتو) للدخول الخاص بك |