protokole göre kutu çift sayılı ise üstü kırmızı olmalı. | TED | يذكر البروتوكول أنه إذا وسِم صندوقٌ ما برقمٍ زوجي، عندها يجب أن يكون الغطاء أحمر. |
protokole saygı göstermeliyiz. Her şey çözülebilir. | Open Subtitles | إحترموا البروتوكول ليست مسؤوليتكم حلّ جميع المشاكل |
protokole göre önce DNA için kan testi yapmam gerekiyor. | Open Subtitles | البروتوكول يقول أنه ينبغي علي تحليل الدم من أجل الحمض النووي أولاً |
Ve bu senenin başında bir senatörün hayatını kurtarmak için her türlü protokole karşı geldin. | Open Subtitles | وفي وقتٍ سابقٍ من هذا العام، خالفتِ كلّ بروتوكول لإنقاذ حياة سيناتور. |
Hiç de bile tabii yasal protokole uyduğunuz sürece. | Open Subtitles | على الإطلاق طالما تتبعون البروتوكول القانوني بشكل لائق |
Bi terslik olmasın diye protokole uyacaksınız | Open Subtitles | لكنخلالفترةبقائكما, ستتبعان البروتوكول , أمفهوم ؟ |
Ve kesinlikle hakaret etmek de istemeyiz. Yani protokole bağlı kalmamızı öneriyorum. Protokolden yanayım. | Open Subtitles | وبالتأكيد ليست إهانة لذلك أقترح أن نحترم البروتوكول |
Sakın iletişim kurma. Sadece protokole uyduğuna emin ol. | Open Subtitles | لا تبدأ إتصالاً بينّكَ وبينّها فقط تأكد من إتباعها البروتوكول |
Sana gelince, 2408 No'lu protokole Uymanı öneririm. | Open Subtitles | أمّا بالنسبة إليكِ، البروتوكول التوجيهي 2408 |
protokole uyulmazsa sana karşı yüklü miktarda dava açılması söz konusu olur. | Open Subtitles | إذاَ لمْ يُتبع البروتوكول ، فهذا سيدعك بعرضة كبيرة للدعاوى |
Son görüntülere baktım. Gardiyanlar ikincil protokole başlamış. | Open Subtitles | أخذته عندما غادرنا مسرح الجريمة الحراس تحت البروتوكول الثاني |
protokole göre, bu ihlallerle çürüğe ayrılmalıydı. | Open Subtitles | وأستندي الى البروتوكول مع هذه المخالفات يجب أن تخفض |
İp merdiven işe yarıyormuş. En azından birimiz protokole uymuş. | Open Subtitles | السلم المكون من حبل نفع على الاقل قام أحدهم بإتباع البروتوكول |
protokole karşı gelme sırası bende Ajan Marks. | Open Subtitles | حان دوري لكسر قاعدة البروتوكول, ايها العميل مارك.. |
protokole göre yerlerini tespit etmeden kazamayız. | Open Subtitles | البروتوكول أن لا نحفر حتى نتأكد من مكانهما. |
protokole göre sadece gerekli eşyalarınızı toplamalısınız. | Open Subtitles | ينص البروتوكول على أن ما عليك سوى لحزمة الأساسيات، يا سيدتي. |
Şimdi, protokole göre polis merkeziyle irtibata geçmeliyim. | Open Subtitles | الآن، الدول بروتوكول لدي في الاتصال بي منطقة. |
Tek amacımız o şeyi protokole uygun bir şekilde tecrit edip, yok etmek. | Open Subtitles | هدفنا هو عزله وتدميره امتثالا للبروتوكول |
Uçağa binmek için Fisher'ı ikna etmeye çalıştım ama o sadece protokole uymak istedi. | Open Subtitles | حاولت إقناع شريكي فيشر لكنه كان متمسكا بالبروتوكول |
protokole göre Hai-Pong'un 20 mil çapında bir yerde olmalılar. | Open Subtitles | أجراءات التشغيل القياسية تقول انهم سيكونون ضمن دائرة نصفها 20 ميل من (هاي فونغ) |
Olmaz, Tek başına gidemez. protokole aykırı. | Open Subtitles | لا لا لا ، لا يمكنه الذهاب وحده هذا ليس البروتكول |
Başkan yardımcısı ve diğer protokole acil durum ikazı verildi. | Open Subtitles | وتم إعلام نائب الرئيس وهو يتبع البروتوكولات |