Adamlarına rüşvet teklif ettim ama davaları uğrunu ölmeyi yeğlediler. | Open Subtitles | حاولت رشوة رجاله في السابق، لكنهم يفضلون الموت لأجل مبادئهم. |
Buna karşılık, dolaylı anlatım sayesinde gizli bir rüşvet teklif ederseniz dürüst olmayan bu memur bunu bir rüşvet olarak yorumlar bu durumda da bir mebla ödersiniz. | TED | ومن ناحية أخرى، باستعمال اللغة غير المباشرة، إذا قدمت رشوة مستترة، آنئذٍ الشرطى الغير نزيه يمكن أن يؤولها كرشوة، وفي هذه الحالة تكون دفعت مكافاءة ذهابك حراً، |
Bana rüşvet teklif etme. Bu hayatım boyunca beklediğim savaştı. | Open Subtitles | لا تعرضى على أى رشوة أنها المعركة التى انتظرتها طول حياتى |
Günün birinde birisinin ufak bir servetle rüşvet teklif edeceğini bile hayal ettim. | Open Subtitles | تخيلت حتى الذي يوما ما شخص ما قد يحاول رشوتي مع ثروة لابأس بها. |
Bilmiyor olsaydım, Bana rüşvet teklif ettiğinizi düşünecektim. | Open Subtitles | لولا أني أعرفك جيداً لظننت بأنك تحاول رشوتي |
Ona ders çalıştırırken, bu iş için bana rüşvet teklif etti. | Open Subtitles | عندما كنت ادرسها هي حاولت ان ترشوني لاعطيه لها |
Delirmişsin, bir hakime rüşvet teklif ediyorsun. | Open Subtitles | انت فعلا مجنون تحاول رشوة رئيس المحكمة العليا؟ |
Eğer bana rüşvet teklif edersen, Benden çok hızlı olduğunu, söylerim ona. | Open Subtitles | اذا عرضت علي رشوة صغيرة ، ويمكنني أن أقول له أنك كنت سريع جدا بالنسبة لي |
Sınıfını geçmesinin tek sebebi bana 5.000 dolar, rüşvet teklif etmesi oldu. | Open Subtitles | والسبب الوحيد لنجاحه ، هو أنه عرض عليّ رشوة مقدارها 5000 دولار وللأسف قبلتها |
şehrin bu bölgesini kontrol eden gangster tarafından rüşvet teklif edildi. | Open Subtitles | عُرِضت عليّ رشوة من قبل عضو في عصابة الذي يدير هذا الجزء من البلدة، ونعم |
Görevdeki bir kanun görevlisine cezaevinde rüşvet teklif etmekte ciddi misin? | Open Subtitles | هل أنت جادة بمحاولة رشوة ضابط للقانون داخل السجن؟ |
Kendini rüşvet suçlamasından kurtarmak için ona rüşvet teklif ediyorsun. | Open Subtitles | انتي تقترحين رشوة رجل ليخرجك من قضية رشوتك |
Yanılmıyorsam, az önce bir devlet memuruna rüşvet teklif ettin. | Open Subtitles | ـ إن لم أكن مخطئاً ـ لا لقد حاولت للتو رشوة ضابطاً فيدرالياً |
Yanılmıyorsam, az önce bir devlet memuruna rüşvet teklif ettin. | Open Subtitles | ـ لو أنا مش غلطان ـ لا إنت حاولت تدي رشوة لظابط فيدرالي |
Onun konuşmalarını kayda alıp o aptal kıçını federal memura rüşvet teklif etmekten içeri atacağız. | Open Subtitles | ثم سأسجل عرضهُ على شريط وبعدها ننال من مؤخرة هذا الاحمق ــ لمحاولتهِ رشوة عميل فيدرالي رسمياً ــ أو لا تفعل أياً من ذلك |
Bir yıldıza aşırı dalkavukluk yapmak için rüşvet teklif edilmesine kızdım. | Open Subtitles | أمقت أن تتم رشوتي لألمع صورة النجوم |
Onu salmam için bana rüşvet teklif etti. | Open Subtitles | حاول رشوتي لأدعه يهرب |
Bana rüşvet teklif ediyorsun, değil mi? | Open Subtitles | - انت تحاول رشوتي, صحيح؟ |
Manya'nın ölümünün çatışma sırasında olduğunu, ve bunun için rüşvet teklif etti.. | Open Subtitles | لقد قال, أقتل (مانيا) بمواجهة ...أولاً حاول رشوتي ثم |
Okusana şunu! O kağıt dediğin kadar değerli olsaydı bana rüşvet teklif etmezdin. | Open Subtitles | لوكانت ذات قيمة لما حاولت أن ترشوني |