| Bunu radyoda çaldırmanı istiyorum. DJ'lere kendi ellerinle vermelisin onu, anladın mı? | Open Subtitles | أريدك أن تذيعي الشريط في الراديو يمكنك أن تفعلي هذا بنفسك أتسمعيني |
| Hadi ama bu gerçekten iyi. radyoda bunun gibisi yok. Yok! | Open Subtitles | هيا بحقك, هذه أغنية جيدة حقاً لايوجد شيء كهذا على الراديو |
| Ondan değil. Her gün radyoda çalacak bir şeyler bulmak zorundayız. | Open Subtitles | لا, بل كأننا يجب ان نضع هراء على الراديو كل يوم |
| Örneğin, radyoda çalan, aslında beğendiğimizi söyleyemeyeceğimiz bir şarkıyı daha sonra markette, sinemada ve sokakta tekrar duyarız. | TED | مثلا، أغنية تُعرض على المذياع ونحن لا نحبها بالتحديد، لكن عند سماعها في محل البقالة، في السينما ومن جديد في الشارع، |
| Bu hikayeyi radyoda anlatmıştım ve hakkında bir köşe yazısı da yazmıştım. | Open Subtitles | ، رويتُ هذه القصة في المذياع وكتبتُ مقالةً عنها |
| Evet ama hepimizin, Dr. Crane'e gerçek psikiyatrların radyoda olmadığını hatırlatmamız lâzım. | Open Subtitles | أجل لكن علينا تذكيره جميعاً أن هذه مصحة نفسية حقيقية وليست الإذاعة |
| Bilirsiniz, radyoda dediklerine göre enfeksiyon kapmış insanlar hastalığı vücut sıvıları yoluyla yayabilirlermiş. | Open Subtitles | يقولون في الراديو بأن الناس المصابين بالعدوى قد ينشرون المرض عبر سوائل الجسم |
| O sikik şarkı, sikik radyoda duyabileceğin tarz bir şarkı. | Open Subtitles | هذه الأغنيه اللعينه هي الأغنيه التي تسمعها على الراديو اللعين |
| Yani bu fışkırmalar radyoda görünür ve biz de inceleme yaparken bunları algılarız. | TED | لذا تظهر هذه الانبعاثات في الراديو وهذا ما بدا لنا في دراستنا. |
| Ülkede halen çalışan bir kaç radyoda, genellikle pop müzik dinledim. | TED | في محطات الراديو القليلة التي كانت لا تزال تعمل في البلد كنت غالبًا ما أسمع موسيقى البوب |
| radyoda duyacak, televizyonda da izleyeceksiniz, çünkü cinayete eski büyük, yıldızlardan biri karıştı. | Open Subtitles | ستسمعها على الراديو وستراها على التلفزيون. لأن نجمة كبيرة متورطة... إحدى كبار النجمات. |
| Tabi, zamanın para olduğunun farkındayım, özellikle de radyoda. | Open Subtitles | الآن، سيدي، أنا أدرك الوقت يعني المال، وخاصة وقت الراديو |
| Ben değilim.radyoda konuşmak... savaşmaktan daha güvenli. | Open Subtitles | .. أنالستكذلك,انهأقلخطورة. أن تتحدث على الراديو من أن تقاتل. |
| Bir gün, evdeyken bu melodi de radyoda çalıyordu. | Open Subtitles | ذات يوم كنت بالمنزل كانت مذاعة على الراديو |
| - Gece haberleri dinledik. - radyoda ilan ettiler. | Open Subtitles | لقد أعلنوها فى الراديو , يا سيدى أية أخبار ؟ |
| Fakat sana gazeteyi göstermiştim, sen de radyoda dinlemiştin. | Open Subtitles | و لكني أريتك الصحيفة, و أنت سمعت المذياع |
| Dün gece radyoda birileriyle konuştuğunuzu duydum. | Open Subtitles | لقد سمعتك وأنت تتحدث للبعض عبر المذياع الليلة الماضية |
| Her gün radyoda kazanılan başarıları dinlerdik. | Open Subtitles | وكل يوم كنا المذياع يزف الينا نبأ أنتصارات جديدة |
| Bir fahişeyi radyoda konuşması için işe almak çok yaratıcıymış. | Open Subtitles | ممم التعاقد مع عاهرة .. للتحدث في الإذاعة خياليٌ جداً |
| Sizi bugün sabah radyoda dinledim ve Tanrı bana size malzeme getirmemi söyledi.'' | TED | لقد سمعتكم على الإذاعة المسيحي اليوم، والرب قال لي أن أُحضِر لكم المؤن." |
| Hayır o değil, şarkıyı radyoda çaldırdılar ve albümleri oldu. Bizim yapmamız gereken de işte bu. | Open Subtitles | لا , لقد عزفوا هذه الأغنية بالراديو ثم اصدورا الألبوم , هذا مايجب ان نفعلة |
| ansızın radyoda çalan bir şarkı ona "onu" hatırlatmış. | TED | وفجأة سمعت أغنية على راديو السيارة ذكرتها بهذا الرجل. |
| Ben de New York'tayken radyoda çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أعمل في الاذاعة في نيويورك |
| - Zaten, radyoda yayını var. - Evet biliyorum. | Open Subtitles | على كل حال انه بالإذاعة نعم اعرف |
| Ama radyoda komik bir şey oldu. | Open Subtitles | بالرغم من أن، تَعْرفُ، شيء مضحك حَدثَ في المحطةِ. |
| Daha önce hiç zevk almamıştım ta ki seninle karşılaşana ve radyoda müzik hakkında konuştuğunu duyana kadar. | Open Subtitles | أنّنيلَمأكنأوليهاالإهتمام.. حتى قابلتكِ، سمعتكِ تتحدثين عَن الموسيقى في برنامجكِ الإذاعيّ... |
| radyoda şöyle demiş: | Open Subtitles | " دعونا نجهز أنفسنا و نستعد للقيام بواجبنا" |
| radyoda eskiler kanalında sürekli çalar. | Open Subtitles | أحبها إنهم يذيعونها كثيراً في محطة الأغاني القديمة |
| Bu sesi televizyonda, radyoda ve internette kullanmayı planlıyorum. | TED | انا انوي استخدامه في التلفاز والراديو والانترنت |
| Sayın Başbakan, radyoda birşey duydunuz diye savaş ilan edemezsiniz. | Open Subtitles | بسبب شيء سمعته على اللاسلكي لا تقل لي ما يجب القيام به , "كولفيل" |
| Araştırmanı yap doktor. radyoda spor talk şovu yapıyor. | Open Subtitles | قومي بأبحاثك, يا دكتورة إنه برنامج إذاعي |
| Sonunda kaydın radyoda olacak. | Open Subtitles | اصبح تسجيلك أخيرا على الرّاديو. |