"radyosu" - Translation from Turkish to Arabic

    • راديو
        
    • إذاعة
        
    • مذياع
        
    • الإذاعة
        
    • لاسلكي
        
    • اذاعة
        
    • للإذاعة
        
    • الأذاعة
        
    Merhaba, ben Frank Hammond, South Park radyosu, 900 AM. Open Subtitles مرحبان معكم فرانك هاموند راديو ساوث بارك، أي أم 900
    Bunun savaştan kaçınmak adına son şansı olabileceğinden endişe duyan Khrushchev, Moskova radyosu ile acilen Kennedy'nin şartlarını kabul ettiği mesajını gönderdi. Open Subtitles متخوفًا من أن تكون هذه اخر فرصة لتجنب الحرب، سارع خروشوف بارسال رسالة إلى راديو موسكو يبدي فيها موافقته على شروط كينيدي
    Bende uydu radyosu var ama ben konuşmalı programları daha çok severim. Open Subtitles ولدي راديو, لكن اريد اكثر من كلام الراديو فانا نوعا ما فتاة.
    Hanoi radyosu, Birleşik Devletlerle Kuzey Vietnam arasındaki anlaşmanın Vietnam Savaşı'na son verdiğini bildirdi. Open Subtitles إذاعة هانوي تقول أن هناك مباحثات بين فيتنام الشمالية و الولايات المتحدة من أجل الوصول إلى تسوية للحرب
    Saat 23:59, burası Özgür Amerika radyosu, müzik ve gerçeklerle şafağa kadar sizinleyiz. Open Subtitles انها 1 01: 59 في إذاعة أمريكا الحرة، وهذا هو العم سام مع الموسيقى والحقيقة حتى الفجر
    Çünkü kimse radyosu olduğunu kabul edecek kadar aptal olmaz. Open Subtitles لانه لا احد يملك مذياع ويكون غبي بما فيه الكفايه ويعترف
    Ben Balina radyosu'ndan Cory Flemming. Open Subtitles هذا كروي فليمينغ من الإذاعة المحلية يقول:
    Üç televizyonu ve bir radyosu vardı. Open Subtitles كَانَ عِنْدَهُ ثلاثة تلفزيوناتِ و راديو.
    Ben sizin Silahlı Kuvvetler Saygon radyosu yardımcınızım. Open Subtitles وبالفعل هذا ما انا عليه سيدى القوات المسلحة مساعد راديو سايجون
    radyosu ve radyo gramafonu olan herkese cihazlarını açmaları emredilmiştir. Open Subtitles كلكم.. من لديه راديو أو جراموفون مأمورون أن تفتحوه
    Bordeaux radyosu, saat 8. Güneşli bir gün olacak ! Open Subtitles راديو بوريدوكس الثامنة صباحا اليوم سيكون يوما مشمسا
    Uydu radyosu yok ama dolapta banço var. Open Subtitles لا يوجد راديو قمر صناعي لكن هناك آله بانجو في خزانة الملابس
    Büyük Sammy Mead Panther Football radyosu'nda sizlerle. Open Subtitles معكم مذيعكم سامي من راديو فريق بانثرز لكرة القدم
    Eğer Goehring kadar hazırlıklıysa telsizi ve polis radyosu vardır. Open Subtitles ان كان مستعدا بقدر غورنغ فسيكون لديه ماسح لترددات الشرطة و راديو يبث ويستقبل
    Fernand'ın radyosu önce gelir, çünkü kirayı o ödüyor. Open Subtitles إذاعة فرنان لله الأولوية وبما أنه يدفع الإيجار.
    Khrushchev'in gizli konuşması, Amerika destekli Özgür Avrupa radyosu için harika propaganda malzemesi olmuştu. Open Subtitles كان خطاب خوروشوف السريّ دعاية مثالية لـ إذاعة أوروبا الحرّة التي تمولها أمريكا
    Polonya, Özgür Avrupa radyosu'nun mesajları bakımından elverişli konumdaydı. Open Subtitles كانت بولندا أرض خصبة لرسالة إذاعة أوروبا الحرة
    Otuz milyon insanın evinde radyosu var. Open Subtitles ثلاثون مليون شخص يملكون مذياع في هذه البلاد.
    Sadece dedenin eski radyosu haric Open Subtitles مذياع أبي القديم هو الوحيد الذي أعجز عن إصلاحه
    Bir radyosu olduğunu sanmıyorum, hayır. Open Subtitles لا أعتقد بأن لديه مذياع في غرفته وهو مصاب بالخرف؟
    - Radyoda yol açık diyordu. - Cehennemin radyosu. Tabii ki öyle diyecek. Open Subtitles الإذاعة قالت بأنه لا يوجد إزدحام إنه إذاعة من الجحيم , بالطبع قالت لك
    Bu bir kısadalga radyosu. Güzel görünümlü bir telsiz. Open Subtitles هذا جهاز لاسلكي قصير الموجة إنه جهاز إرسال محسن
    Tokyo radyosu ve Savaş Gazileri, PK 63 Open Subtitles البرنامج الاتي مقدم اليكم من اذاعة طوكيو
    Geçen sene Devlet radyosu'na hediye verdim. Open Subtitles تبرعت بالأموال للإذاعة القومية السنة الماضية
    FM kanalında KFRC radyosu. Open Subtitles أذعها في الأذاعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more