| Bırakın rahipler, korkaklar, kalleşler, çerden çöpten yaratıklar kötülüklere taparcasına katlanan zavallılar yemin etsin. | Open Subtitles | فلنطالب الكهنة والجبناء والرجال الخبثاء بأن يقسموا، إنهم جيف بالية، ونفوسهم ترحب بهذه المذلة |
| Bu gece açılış için rahipler, | Open Subtitles | هذه الليلة سيفتح الكهنة و يستعيدوا الآلهة القديمة |
| Yardım alacak kimse yok. Dilsiz rahipler mola verdiler. | Open Subtitles | لا يوجد أحد أطلب منه المساعدة, الكهنة الخرس أنتهوا من عملهم. |
| Bu şaşırtıcı "davalar" yüzünden kafası karışan rahipler, Budist öğretileri hem içselleştirebilir hem de uygulayabilirlerdi. | TED | من خلال محاولات حل هذه القضايا المربكة، استطاع الرهبان المتأملين استيعاب التعاليم البوذية وممارستها. |
| Fakat önümüzdeki rahipler gibi bunları birlikte çözmeye çalışıp basit açıklamalara karşı ne kadar dirençli olduklarını inceleyebiliriz. | TED | ولكن كحال الرهبان الذين سبقونا يمكننا أن نحاول حلها معاً، والنظر في مدى مقاومتها للتفسيرات البسيطة. |
| Onca yıldan sonra neden hâlâ rahipler beni suçlu hissettiriyor ki? | Open Subtitles | لماذا بعد كل تلك السنين لازال القساوسة بإمكانهم جعلي أشعر بالذنب |
| rahipler ani ölümlerden ve günahlardan kaynaklanan karın ağrılarından bahsediyor. | Open Subtitles | الكهنة تفكر في الموت المفاجئ ومغزى الالم |
| rahipler bunun cehennemden daha iyi olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لكن الافضل أن يُطهروا بالجحيم هكذا يقول الكهنة |
| Sadece rahipler insanlara iş bulabiliyormuş. | Open Subtitles | يقولون بأنّ الكهنة وحدهم من يستطيعوا ايجاد الوظائف. |
| Ne derlerse desinler, biz fakir rahipler bunları önemsemiyoruz. | Open Subtitles | هذا ما يقولونه, لكن نحن الكهنة المساكين لا يُعتمد علينا. |
| rahipler midelerini doldurmak için eve üşüştü. | Open Subtitles | وجاء الكثير من الكهنة إلى المنزل لملء بطونهم |
| O zaman rahipler İmbra konusunda yanılıyorlar. | Open Subtitles | لكن إذن ، الكهنة يجب أن يكون مخطئين حول لمبرا |
| Büyük üzüm bağları, yıllanan fıçılar, tadına bakan rahipler, | Open Subtitles | مزراع العنب العظيمه الكثير من النبيذ المعتق يسعى الرهبان الى شربه |
| İtalya'ya,onu hiç tanımayan rahipler tarafından bakılacak. | Open Subtitles | لاايطاليا حيث سيتم تربيته من خلال الرهبان والذين لن يعلموا بحقيقته |
| Piskopos taşındıktan sonra, rahipler duvar inşa etti, orayı kapadı. Bence aniden saldırabilirsiniz. | Open Subtitles | وبعد ان انتقل المطران بنى الرهبان حائطا واغلقواالنفق. |
| rahipler ve turistler bu işi tiyatroya çevirdiler. | Open Subtitles | القساوسة و السياح يرتدوها في هذا العرض الغبي |
| Gerçek rahipler gelene kadar. | Open Subtitles | حتى يقوم القساوسة الحقيقيون بالظهور، نحن بآمان |
| Şeytan çıkarma ayinine rehberlik etmek üzere Katolik rahipler tarafından kullanılan bir metin. | Open Subtitles | كتاب يستخدمه رهبان الكاثوليك كمرجع للمارسة الطقوس |
| Bazıları der ki, ilk olarak canlı kurbanlar veren Mısırlı rahipler tarafından giyildiğini söyler. | Open Subtitles | البعض يقول أن أول من أرتداها هم كهنة مصريين.. الذين قاموا بتضحيات بشرية |
| Siz peygamberler ve rahipler, insanların korkusundan yararlanmak için bu tanrıları yaptınız. | Open Subtitles | الأنبياء و الكهنه هم الذين يصنعون الآلهه التى ربما تقع فريسه لمخاوف البشر |
| Kötü rahipler vardır, ama birçok iyi olanı da vardır. | Open Subtitles | هناكَ قساوسة سيئين لكن هناكَ العديد من الجيدين أيضاً |
| Siz, Fransiskanlar'ın, görmeyi dilediği rahipler sınıfının servetlerinden, mallarından feragat edip zenginliğini teslim etmesi. | Open Subtitles | أنتم الفرانسيسكانيون تتمنون رؤية رجال الدين وهم يتجردون من ممتلكاتهم ويتخلون عن ثروات الكنيسة |
| rahipler buradan geçiyorsa, bir yerlerde bir giriş olmalı. | Open Subtitles | اذا استطاع اى كاهن النزول هنا, اذا فنحن نستطيع |
| rahipler onun bana yaptıklarını yapmaz çünkü Tanrı'nın izlediğini bilirler. | Open Subtitles | لا يفعل القسس ما فعله. لأنهم يعلمون أن الرب يشاهد. |
| Rahip şarap olmadığını söyledi, efendim. rahipler yalan söylemez. | Open Subtitles | قال الكاهن أنه لا يوجد نبيذ، سيّدي والكهنة لا يكذبون |
| * Politikacılar, rahipler * | Open Subtitles | * كونوا سياسين، كونوا دعاة * |
| Beşinci Kol'u kışkırtan, onun gibi rahipler. | Open Subtitles | كهنةٌ أمثاله هم الذين يُحرّضون الرتل الخامس. |
| rahipler, şarabı Tanrı'nın kanına, ekmeği ise vücuduna dönüştürdüklerini iddia ediyorlar. | Open Subtitles | القساوسه يزعمون تحويل النبيذ الى دم الرب والخبز الى جسد الرب |
| Son rahipler de 1908'de adayı terkettiler. | Open Subtitles | "آخر الراهبين ترك الجزيرة منذ 1908" |