Bu bir Randevu değildi. Eğer randevu istiyorsan, teklif etmen gerek. | Open Subtitles | هذا لم يكن موعداً إذا أردت واحداً فعليك طلبه |
Ayrıca bu Randevu değildi. | Open Subtitles | و لم يكن موعداً |
Randevu değildi, baba. | Open Subtitles | أبي، لم يكن موعداً. |
Hoştu ama Randevu değildi. | Open Subtitles | كان لطيفاً لكنه ليس موعداً |
Noah, bu gerçek bir Randevu değildi. | Open Subtitles | نواه) هذا ليس موعداً غرامياً فعلياً) |
- Bir randevumuz vardı. - O bir Randevu değildi. | Open Subtitles | كان بيننا موعد - لم يكن موعد - |
Ha, ha, ha, ha. Bu bir Randevu değildi. | Open Subtitles | مضحك لم يكن موعد عاطفى |
O bir Randevu değildi, ayrıca borçlu değilsin. | Open Subtitles | لم يكن موعدًا غراميًّا، ولستَ مضطرًّا للتوضيح، |
Hayır, bir Randevu değildi. | Open Subtitles | كلا، لم يكن موعداً |
- Randevu değildi. | Open Subtitles | لم يكن موعداً - حقاً؟ |
- Randevu değildi. | Open Subtitles | لم يكن موعداً - لم يكن كذلك ؟ |
Hiç bir zaman bir Randevu değildi. | Open Subtitles | لم يكن موعداً |
Yok, hayır. O bir Randevu değildi. | Open Subtitles | لم يكن موعداً |
Bu Randevu değildi. | Open Subtitles | هذا لم يكن موعد غرامي |
Randevu değildi o. | Open Subtitles | لم يكن موعد غرامي |
- Lanet bir randevudaydın. - Randevu değildi. | Open Subtitles | كنت بموعد غرامي - لم يكن موعدًا غراميًا - |