"randevularını" - Translation from Turkish to Arabic

    • مواعيد
        
    • مواعيدك
        
    • مواعيده
        
    Sanırım bu sabahki, o randevularını unutup akışına bırakabilirmişsin gibi geliyor. Open Subtitles لقد ظننت أنك لا تأخذ مواعيد بل تعيش كل يوم بيومه
    Neredeyse tüm randevularını bitirdiğine göre ne kadar meşgulsün biliyorum. Open Subtitles أعرف كم أنت مشغول بعد أن ألغيتُ كل مواعيد جدولك
    Doktor randevularını organize ediyorlar, finansı organize ediyorlar, ayrıca gündelik işleri de bu arada hallediyorlar. TED يقوم بتنظيم مواعيد الطبيب، يرتب الأمور المادية، كما يهتم أيضا بأمورهم المنزلية اليومية.
    Üst makamları aramalı, bugün için olan tüm randevularını iptal etmelisin. Open Subtitles احتاجك ان تتصلي بالأعلى ألغي كل مواعيدك لهذا اليوم
    "Kıçımı öp"ün yedisi, yarın da "kendi randevularını kendin ayarlarsın"ın sekizi. Open Subtitles إنُه السابع من شهر قبِّل مُؤخرتي، وغدًا الثامن من رتب مواعيدك بنفسك.
    Bunlar, planlanmış tüm randevularını kaçıranlardır ve en iyi yapılmış gözaltı planlarından kaçmışlardır. TED هذا النوع الذي يفوت مواعيده المجدولة مسبقًا والذي يفسد حتى أفضل خطط إطلاق السراح المشروط.
    Marcy'nin tüm randevularını yeniden ayarlamak kızgın müşterilerle başa çıkmak mı eğlenceli? Open Subtitles إعادة تحديد كل مواعيد مارسي ؟ التعامل مع العملاء الغاضبين
    Doktor randevularını sürekli iptal edemezsin. Open Subtitles لا تستطيع إلغاء مواعيد طبيب التوليد دائماً.
    Bundan böyle doktor randevularını ben üstleniyorum. Open Subtitles من الآن فصاعِداً، سوف آخُذ مواعيد الطبيب.
    doktor randevularını, barınmasını, diyetini, egzersizini... Open Subtitles مواعيد طبيبها ، منزلها . حميتها و تمارينها
    Hayır. Aslında tüm randevularını bana iptal ettirtmişti. Open Subtitles كلاّ، في الواقع، لقد جعلتني ألغي كلّ مواعيد البارحة.
    Bu öğleden sonra programında bir şey... görmüyorum, ama bazen doktorlar... son dakika randevularını unuturlar. Open Subtitles لا أرى شيئاً قد لوج رزنامته بعد الظهر، لكن في بعض الأحيان ينسى الأطباء إدخال مواعيد اللحظات الأخيرة خاصتهم
    Terapi randevularını kaçırdığını biliyorum. Open Subtitles وأنا أعلم أنك قد فقدت مواعيد العلاج الخاص بك.
    Not defterime kaydettim ve Bayan Webb'in o gün öğleden sonraki diğer randevularını kontrol ettim. Open Subtitles وضعت ملاحظة في السجل وثم تفحصت مواعيد الآنسة "ويب" الأخرى خلال وقت الغداء
    Bilirsin işte, maillerini düzenler, randevularını ayarlarım. Open Subtitles كما تعلم، أفرز بريدك. و أضبط مواعيدك.
    randevularını öğreniyorlar, onlar senin yüzleşmek istemediğin gerçekleri bana anlatıyorlar. Open Subtitles -يُحافظون على مواعيدك, وَهُم ... -كلّا ... من يُدلون بهذه المعلومات التى تخافين من مواجهتها.
    randevularını düzenlemeliyim. Open Subtitles انا يجب ان اعيد ترتيب مواعيدك
    randevularını yeniden düzenlemem gerekecek Open Subtitles انا يجب ان اعيد ترتيب مواعيدك
    Tüm randevularını bu deftere yazarım. Open Subtitles أعني، أنا أكتب كل مواعيده في هذا الدفتر.
    Bütün randevularını Jean Dark Heykelinin orada yapıyor. Open Subtitles يعمل جميع مواعيده (أمام تمثال لـ(خوان آرك
    Tom'un seyahatlerini, randevularını, harcamalarını... Open Subtitles سوف تهتمين بسفريات (توم) و مواعيده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more