"reddediyorsun" - Translation from Turkish to Arabic

    • ترفض
        
    • ترفضين
        
    • تنكر
        
    • تنكرين
        
    • ترفضه
        
    • تَرْفضُ
        
    • تنكرني
        
    • تأبى
        
    • ورفضت
        
    • ورفضتَ
        
    • حالة انكار
        
    • دائما تقاوم
        
    Çünkü Tanrı'nın varlığını reddediyorsun, ya da inanıpta onaylamıyor musun? Open Subtitles لانك ترفض وجود الرب او لانك تؤمن و لكن ترفض
    Hep beni dışarıya açılmaya, tecrübe kazanmaya, eğlenmeye zorluyorsun ama bana güvenmeyi reddediyorsun. Open Subtitles أنت تدفعني دائماً للخروج إلى العالم، للتجربة، والحظيّ بالمرح، لكنّك ترفض الثقة بي.
    Santiago'nun Şükran Günü yemeğine gelmemek için bahane arıyorsun çünkü bir nedendendir bilinmez, bu bayramı normal biri gibi kutlamayı reddediyorsun. Open Subtitles انت تريد عذر حتى تتغيب عن عشاء سانتياجو لعيد الشكر لانه لسبب ما انت ترفض ان تحتفل بهذه العطله كشخص عادي
    Olduğum şey yüzünden beni kabullenmeyi reddediyorsun ki bu yas tutmanı engelliyor. Open Subtitles إنكِ ترفضين تقبلي لما أنا عليه، مما يمنعكِ من تعزيتي على عملي
    İnsanları cehennemden çıkarıyorsun ama yine de şeytanı tanıdığını reddediyorsun! Open Subtitles ياللمسيح ، انتى تخرجين الناس من الجحيم . ومازلتى ترفضين تمييز الشيطان
    İşkence ve cinayet dürtülerini neden reddediyorsun? Open Subtitles لماذا تنكر انها بسبب انجذابك للتعذيب والقتل؟
    Gelecek evreye geçmeyi reddediyorsun. Open Subtitles انت ترفض الانتقال الى المرحلة التالية في حياتك
    Bunun psişik bir cerrahi olayı olduğu teorime inanmayı hâlâ reddediyorsun. Open Subtitles ورغم ذلك، أنت ما زلت ترفض إعتقاد نظريتي، التي ماذا هذا هل جراحة روحية؟
    Kendi burnunu reddediyorsun çünkü tüketim çılgınlığını temsil ediyor! Open Subtitles أنت ترفض الأنف الخاص بك لأنه يمثل قلقاً تجارياً
    Onu hemen almalıyım. Ama sen anahtarın nerede olduğunu söylemeyi reddediyorsun. Open Subtitles لابد أن أمتلكه الآن ,ومازلت ترفض بأن تخبرني بمكان المفتاح
    - Bu yüzden mi onun başını belaya sokup evlenmeyi reddediyorsun? Open Subtitles تحصل لها في ورطة ثم كنت ترفض أن يتزوجها؟
    Hastanede gördüğümüz kadının başına gelenleri bir insandan başkasının yapmış olmasına inanmayı reddediyorsun. Open Subtitles ترفض الإعتقاد ذلك أيّ شئ ما عدا الرجل كان يمكن أن يعمل هذا. كان يمكن أن يعمل ما رأينا إلى تلك الإمرأة في المستشفى.
    Bunu sen mi söylüyorsun? Hem yoldaşlık iddiasındasın, hem de yüzünü göstermeyi reddediyorsun. Open Subtitles في الحقيقة أنت قلت ذلك , أنت من طلبت أن نكون رفقاء وحتى الآن أنت ترفض أن ترينا وجهك
    Oh, şu haline bir bak. Tüm söylediklerimi reddediyorsun. Open Subtitles انظري لنفسك برجوله ترفضين إتخاذ المساعده في الطريق
    Ama olayları benim açımdan görmeyi de reddediyorsun. Open Subtitles لكنّك ترفضين باستمرار أن تنظري للأشياء من منظاري
    Bu yüzden doktora görünmeyi reddediyorsun uyuşturucu test sonucunda belli olacak diye. Open Subtitles لهذا ترفضين رؤية الطبيب لأن المخدرات تظهر في التحاليل
    Sana güç verecek olanı reddediyorsun. Open Subtitles أنت تنكر هذا الذي سيعطيك القوة
    Sen, insanların iyiyi ya da kötüyü seçme olasılığını, basitçe reddediyorsun. Open Subtitles إنكِ تنكرين وببساطة قدرة الإنسان على الإختيار ما بين الخير والشر.
    Tanrı huzuru asla reddetmez. Bunu sen reddediyorsun. Open Subtitles الله لا يرفض السلام أبدا .أنت الذي كنت ترفضه
    Ateist olmakla sen Tanrının nihâî hâkimiyetini reddediyorsun. Open Subtitles أما ان تكون ملحداً تَرْفضُ وجودَ السلطةِ النهائيةِ
    Sırrını saklamamı dönüştüğün bu şey olmana yardım etmemi istiyorsun ama benim ne hale geldiğimi görmeyi reddediyorsun. Open Subtitles تريدني أن أحفظ سرّك وأن أساعدك لتظلّ كما غدوتَ لكنّك تأبى أن تبصر ما غدوته أنا
    Üstüne kalkıp bana hatta müşteriye bile sormadan teklifi reddediyorsun. Open Subtitles ورفضت بدون ان تسأل الموكل حتى بدون ان تسألني
    İsteklerimi yapmayı reddediyorsun. En önemli sebebi bilmek ister misin? Open Subtitles ورفضتَ تنفيذ ما طلبتُه لكنْ أتعلم ما هو السبب الأهمّ؟
    Olanları reddediyorsun ve sinirlisin. Ve seksi bunu aşmak için bir silah olarak kullanıyorsun. Open Subtitles أنت في حالة انكار وغاضب وتستخدم العلاقات كسلاح لإخفاء هذا
    Sen ölümlü doğana aşıksın. Sana huzur verecek şeyi reddediyorsun. Open Subtitles انت دائما بروح سامحة انت دائما تقاوم من ياتي لك يالراحة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more