"rica etti" - Translation from Turkish to Arabic

    • طلبت مني
        
    • طلب مني
        
    • لقد طلب
        
    • وطلبت
        
    • وطلب
        
    • طلبت منى
        
    • طلب ذلك
        
    • طلب منا
        
    • طلبت منّي
        
    • طلب مننا أن
        
    • طلبَ
        
    • جلالتها تريد
        
    • سألتني أن
        
    Annen seninle konuşmam için, gelmemi rica etti. Open Subtitles أمك طلبت مني أن أحضر, أنه يمكنني أن أتحدث معك.
    Üzgün olmamamı rica etti. Ama bunu yapamam. Open Subtitles لقد طلبت مني الا اكون حزينا, لكني لا استطيع منع نفسي
    Benden kayıtları almamı ve parayı size vermemi rica etti. Open Subtitles لقد طلب مني أن آخذ منك الشرائط و أعطيك المال
    Farkındayım, beni bu üniformayla görmek şaşırttı seni, ...ama Propaganda Bakanlığı ayağımıza kadar gelip ülkenin en üst düzey liderlerinin huzuruna çıkmamızı rica etti. Open Subtitles إنك مندهش لرؤيتي بهذا الزي العسري، ولكن وزارة الدعاية الاعلامية أتت إلينا وطلبت أن نظهر أمام القادة الكبار للبلد
    Henry Kissinger onu aradı ve ülkesinin onuru için gitmesini rica etti. Open Subtitles اتصل به هنري كيسنجر وطلب منه بان يقوم بتشريف بلده
    Bilmiyorum. Ona bir gece bakmamı rica etti. Open Subtitles انا لا اعرف طلبت منى الاحتفاظ به لليله واحده
    Senin hala Cullen'ların koruması altında olup olmadığını öğrenmemi rica etti. Open Subtitles طلبت مني أن أرى إن كنتِ "ماتزالين تحت حماية عائلة "كولين
    Öyle bir insan mı bilmiyorum. Annemin bir arkadaşı gelsin diye rica etti. Open Subtitles لا أدري عن ما إذا كان راقيا أحد صديقات أمي طلبت مني أن أعتني به
    Nessie, gölündeki fazla istekli yatırımcılarla uğraşması gerektiğini söyledi ve buna göz kulak olmamı rica etti. Open Subtitles المطورين الحماسيين في بحيرتها و طلبت مني الإعتناء بها
    Chancellor Metternich rahatsızlığı nedeniyle Bay Beethoven kendisi adına benim konuşmamı rica etti. Open Subtitles تشانسيلور ميتينيك بسبب علته ، السيد بيتهوفين طلب مني أن أتحدث عنه
    Dövüş bittikten sonra babanız memnun olmuş bir gülümsemeyle bir dövüş daha rica etti. Open Subtitles بعد ان انتهت المعركة,والدك طلب مني أن يبارزني مرة أخرى ولكن بابتسامة راضية
    Kocam gelip sizi görmemi rica etti. Bırakmak zorundayız. Open Subtitles زوجي طلب مني المجيء ورؤيتك إننا يجب أن نرحل
    Telefonunun benim olduğunu söylememi o rica etti. Open Subtitles لقد طلب مني أن أتظاهر بأن هاتفك النقال كان لي
    Eseri ülke dışına çıkarabilmek için görüşmeler yapacağından bir süre daha onda kalmasını rica etti. Open Subtitles لقد طلب منه أن يحتفظ بها لفترة أطول حتى يتمكن من عمل الترتيبات الممكنة لتهريبها عبر البحر
    Oturmamı rica etti. Çok duygusal görünüyordu. Open Subtitles وطلبت مني الجلوس ولقد بدت لي عاطفية للغاية
    Çalışacaktı. Aradı ve yerine bakmamı rica etti. Open Subtitles نعم هي كذلك ، لكنها إتصلت بي وطلبت مني أن أخذ مكانها
    Garza'ya yazdı, şu an o bölgede olan bir muhabirle röportaj yapmasını rica etti. Open Subtitles وذهب إلى "غارزا"، وطلب مقابلة مع مراسل موجود هنا في المنطقة
    Leydi Geraldine aile sorunlarını düzene sokmam için kalmamı rica etti. Open Subtitles لقد طلبت منى الليدى جيرالدين البقاء قليلا حتى انتهى من بعض الشئون العائلية
    Evet, D.C. rica etti. Open Subtitles أجل، حسناً، مكتب العاصمة طلب ذلك.
    Hay onu görmemizi rica etti. Open Subtitles هاي طلب منا الحضور من أجلها
    Betty size Harry Vetters'ın geldiğini söylememi rica etti. Open Subtitles بيتي طلبت منّي أنْ أبلّغك أنّ هاري فيترز هُنا.
    Ben de can atmıyorum ama Deacon avlamamızı rica etti. Open Subtitles انالستمتحمساًللقيامبهذا يارجل, لكن (ديكون) طلب مننا أن نصطاد هذا الشئ
    Bu konuyla ilgilenmemizi bizzat rica etti. Open Subtitles وقد طلبَ مساعدتنا شخصياً فيما يتعلقُ في هذهِ المسألة
    Haydi Lizzie, Leydi rica etti. Open Subtitles هيا يا (ليزي) جلالتها تريد هذا
    Jiji Aralıkta Delhiye gelmemizi rica etti düğünün için. Open Subtitles جيجي سألتني أن أتي إلى دلهي فى ديسمبر من اجل زفافك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more