"riske atıyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• أخاطر
• أنا أضع

Harika. Hayatımı riske atıyorum ve neden olduğunu bile bilmiyorum.
عظيم ، أنا أخاطر بحياتي ولست أعلم حتى لماذا

Suyun ağırlık değişiminin, devinim esnasında buharlaşarak değiştiği faktörünü unuttuğumuzu söylemek için ruhumu riske atıyorum.
أخاطر بروحي الخالدة لإخبارك نسينا التحليل في العزم بسبب عرق متبقي، تفاضل وزن خسارة الماء.

Son bir senedir, kariyerimi bunun için riske atıyorum.
للعام السابق، كنت أخاطر بمهنتي لأجل هذا.

Kendi hayatımı, ailemin hayatını riske atıyorum, ne için?
أنا أخاطر بحياتي، وحياة عائلتي، ومن أجل ماذا ؟

Hayatımı riske atıyorum. Boş ver o zaman.
أنا أضع حياتي على المحك إذاً , إنسي الأمر

Her şeyi riske atıyorum!
يمكن للصحافة أن تراني. إني أخاطر بكل شيء. كل شيء.

Ben neyi riske attığımı biliyorum. Onlarınki için kendi hayatımı riske atıyorum.
أنا أعرف بماذا أخاطر حياتي مُقابل حياتهم

Pan'a karşı sizinle birlik olduğun her an hayatımı sizin için riske atıyorum. Hadi ama.
إنّي أخاطر بحياتي مِنْ أجلكم جميعاً في كلّ لحظة أقضيها هنا ضدّه

Hayatımı riske atıyorum zaten. İlave alaycılığa lüzum yok.
أنا أخاطر بحياتي مسبقاً لا أحتاج للسخرية المضافة

Size kimliğimi söyleyerek tüm kariyerimi riske atıyorum.
أنّي أخاطر بحياتي المهنية لأخباركِ عن هويتي.

Sonuçta kendi çalışanlarımı riske atıyorum. Çok iyi insanlardır.
هؤلاء رجالي الذين أخاطر بهم وهم رجال طيبون.

Ortağım yukarıda güvendeyken ben delikte hayatımı riske atıyorum.
" أخاطر بحياتي في أسفل تلك الحفرة فيما يبقى شريكي بأمان في الأعلى"

Sizinle konuşarak her şeyimi riske atıyorum.
أنا أخاطر بكل شئ بحديثى هذا معكم

En azından bu sefer sadece kendimi riske atıyorum.
على الأقل أخاطر هذه المرة بحياتى لوحدها

Neden senin isteklerin yüzünden riske atıyorum, bilmiyorum.
لا أعلم لمّ أخاطر به من أجل أشباهك.

Bu gece hayatımı sizler için riske atıyorum.
أنا أخاطر بحياتي وأضلاعي هنا الليلة،

Varus'ı hanemize çekmek için her şeyi riske atıyorum ama kendi evimde sözüm geçmiyor.
أخاطر بكل هذا لأجلبه الى بيتي ...ثم تأتي هي ببساطة

Buraya gelerek her şeyi riske atıyorum.
انا أخاطر بكل شيء بالمجيء إلى هنا.

Ve ben hala bu insanlar için hayatımı riske atıyorum.
و مع ذلك أخاطر بحياتي لأجل أولئك الناس

Kendi kıçımı riske atıyorum. Bununla ilgili şüphelerin olamaz.
أنا أضع نفسي على المحك، لا يجب أن تكون لديك شكوك بشأن هذا.

Cinayet planladın, ben de sana yardım etmek için hayatımı ve kariyerimi riske atıyorum!
لقد تم الإيقاع بك في جريمة قتل ، و أنا أضع سمعتي و عملي على المحك من أجلك