- Yemek için teşekkürler Hal. - Benim için zevkti Rosie. | Open Subtitles | ــ شكرا للغداء يا هال ــ من دواعي سروري يا روزي |
Geçen Pazar çocuklarla yemek yiyorduk ve Rosie bana davayı sordu. | Open Subtitles | كنتُ أتغدّى مع أبنائي يوم الأحد الفائت سألتني روزي عن القضية |
Rosie Larsen'ın bu tip bir yerde ne işi olur bilemedim. | Open Subtitles | أنا لست متأكده من سبب قدوم روزي لارسن لمكان مثل هذا |
Arkadaşlar, iyi olup olmadığımı, nerede olduğumu, Rosie'nin nerede olduğunu sormuşlar. | Open Subtitles | أصدقاء يسألون اذا كنت بخير و أين أنا و أين روزى |
Rosie devamlı bana onu soruyordu Ne kadar düşünceli biri. | Open Subtitles | استمرت روزى بالسؤال حولة الطفل دائما فى تفكيرى. |
- Öyle. - Dün akşam sinemada Rosie'yle konuştun mu? | Open Subtitles | أجل هل تحدثت لروزى |
Ailesi Rosie'nin İngilizce öğrenmesine yardımcı olduğundan Brianna'ya minnet duyuyor. | TED | تدين عائلة روزي لبريانا لمساعدتها في تعلّم الإنجليزية. |
Fakat konuşmanın durakladığı bir anda Rosie omzuma hafifçe dokundu. | TED | ولكن خلال لحظة صمت أثناء الحوار، لمست روزي كتفي. |
Bunun üstesinden gelmenin bir yolu olmalı, Rosie. | TED | ويجب أن يكون هناك طريقة للقيام بذلك، روزي. |
Bu gördüğünüz ilk bayan dublör. İnanılmaz bir kadın, Rosie Venger. | TED | وهذه هي مؤدية المخاطر الاولى في عالم السينما انها روزي فينجر .. انها امراة رائعة |
Ama Rosie de herkes gibi etten kemikten biri... üstelik evli falan da değiliz veya bir evi paylaşmıyoruz... | Open Subtitles | لكن روزي مثل كل شخص آخر وهو ليست مثل نحن تزوجنا، أو كان عنده بيت وكل. |
Bu sefer zor kurtulduk değil mi Rosie? | Open Subtitles | لقد اوشكنا علي فعلها تلك المره الم نفعل ، روزي ? |
Ama o zaman... seninle karşılaşamazdım değil mi Rosie? | Open Subtitles | ربما علي ولكن حينها لم يكن ليتسنى لي مقابلتك روزي ايتها العجوز |
Rosie, burada duracağımıza şelalelerle karşılaşsaydık. | Open Subtitles | روزي ، لدي شعور انة قريب جدا لسوف نتمنى لو اننا عدنا لبداية المنحدرات. |
Hey Ulu Tanrım, niye olması lazımmış? Rosie Ryan istiyor diye mi? | Open Subtitles | بحق الرب ، لماذا يجب ان يكون لأن روزى رايان تريده |
Rosie, anneni verir misin. | Open Subtitles | مرحباً روزى هل بالإمكان أن تعطينى أمك على الهاتف؟ |
David, ressam. Rosie, dansçı. Amy, reklamcılıkta yüksek bir mevkide. | Open Subtitles | ديفيد فنان ,روزى راقصة إيمى صاحبة شركة إعلانات |
- Onu karşılamak istiyorsam, karşılarım. - Rosie, o istemiyor... | Open Subtitles | أذا أردت أن أقابله ,فسوف أقابله روزى , لآ, انه لايريد |