"söylediğimizde" - Translation from Turkish to Arabic

    • قلنا
        
    • حين
        
    • أخبرناه
        
    Arabamız olmadığını söylediğimizde ise fark etmez dedi. Open Subtitles وحين قلنا أننا لا نملك سيارة قال أن الأمر لا يهم
    Doğum günümü askıya alacağımızı söylediğimizde şikayet ettim mi? Open Subtitles عندما قلنا أننا سنؤجل عيد ميلادي هل اشتكيت؟ ٍ
    Sana öldürüldüğünü söylediğimizde neden kaçtın? Open Subtitles لماذا هربت عندما قلنا لكم أن هانا قد قتلت؟
    Yani bebekler ve küçük çocukların dikkat toplamada çok kötü olduklarını söylediğimizde gerçekten kast ettiğimiz şey dikkat etmemekte çok kötü oldukları. TED لذا حين نقول بأن الأطفال الصغار لا يستطيعون تركيز اهتمامهم، فما نعنيه حقا هو أنهم لا يستطيعون عدم تركيز اهتمامهم.
    Bunu bizim yapmadığımızı söylediğimizde, geriye sadece bir ihtimal kaldığını söyledi. Open Subtitles عندما أخبرناه بأننا لسنا خلف ما يحدث, قال أن هناك شخص واحد أخر قادر.
    Devletin onu alacağını söylediğimizde ne dediğimizi tam olarak anlamamıştı, yani-- Open Subtitles هي لم تفهم ما كنا نعني عندما قلنا ان الولاية سوف تاخذها من المنزل
    Kayınbiraderinizin bir seks avcısı olduğunu gösteren kanıtlar olduğunu söylediğimizde hemen bize katılmadınız. Open Subtitles حينما قلنا أن هناك دليل أنت إقترحت أن زوج أختك متوحش جنسيًا لم تستطع أن تصعد للأمر سريعًا
    100 milyon tek kişiler olduğunuzu söylediğimizde, daha fazlasını veren biri olmadığını söylemedik. Open Subtitles عندما قلنا أنتم الإثنين الذين أتوا بـ100 لم نقل أن هناك من .زايد أكثر
    Kyle'ın kim olduğunu bilmediğimizi söylediğimizde. Open Subtitles عندما قلنا بأننا لانعرف من هو كايل حقاً
    Kısa bir süre önce ona söylediğimizde, hayrete düştü. Open Subtitles عندما قلنا له قبل فترة وجيزة - فاجأ.
    Max, yıldönümümüz için Meksika'ya gideceğimizi söylediğimizde... Open Subtitles ماكس), حين قلنا أننا ذاهبون للمكسيك) في ذكرى زواجنا..
    Walt ve Kaleb'in Birlik'ten olduğunu söylediğimizde çok şaşırmıştı. Open Subtitles أنه بالفعل مُصدم (عندما قلنا له ان (والت و(كالب) كان في الاتحاد.
    der. Böyle söylediğimizde, hiç ne pahasına olduğunu sağlığımıza zarar verip vermeyeceğini sormuyoruz. TED حاليا، حين نقول هذا، لا نسأل أبدا عن ما يكلف ذلك، هل هناك تكاليف صحية مرتبطة به.
    Erkekler tahmin edilebilir bir gruptur. Yalan söylediğimizde bile hayal gücümüz eksiktir. Open Subtitles إن الرجال كالكتب المفتوحة، حتى حين نكذب نفتقر للخيال.
    Yani bu derin yer altı mikroplarının sadece uykuda olduğunu söylediğimizde, ağaçların nasıl çalıştığını anlamaya çalışan, TED وبالتالي، حين نزعم أن هذه الميكروبات عميقًا في باطن الأرض هي مجرد كائنات خاملة، فهل نُشبه من ماتوا بعد يوم واحد فقط، بينما كانوا يحاولون اكتشاف دورة حياة الأشجار؟
    Hastalarının öldüğünü söylediğimizde Nayak nasıl da dehşete düşmüştü. Open Subtitles هل تذكرين كيف كان (ناياك) مذعوراً حين أخبرناه أنّ مرضاه يموتون؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more