"söylediklerine göre" - Translation from Turkish to Arabic

    • يقولون أن
        
    • يقولون أنه
        
    • يقولون بأن
        
    • يقولون بأنه
        
    • ما يبدو أنّه
        
    • يبدو أنّه في
        
    Söylediklerine göre veliaht prensesi bizim okuldan biriymiş. Open Subtitles يقولون أن زوجة ولي العهد واحدة من مدرستنا
    Söylediklerine göre ilk bombalanan yer adaymış. Söylediklerine göre o can pazarından kimse kurtulamazmış. Open Subtitles يقولون أن الجزيرة هي أول من ضُربت يبدو أنه لم ينجو أحد
    Söylediklerine göre, Şanghay'da, birçok insanın yakalanmasında Japonlara yardım etmiş. Open Subtitles يقولون أنه ساعد اليابانيين بالقبض على كثير من الناس في شنغهاي
    Söylediklerine göre, jetin yakıt ikmali... Open Subtitles يقولون بأن الطائرة الخاصة سيعادتعبئتهابالوقود..
    Söylediklerine göre senin güvenliklerinden uçak kalkmadan geçip gittiğini ve birdaha geri dönmediğin. Open Subtitles يقولون بأنه لديهم فيلم أمني عنك تستقل الطائرة عند الباب ولم تخرج
    Söylediklerine göre başka bir yere gönderilmiş... - ...ama nerede olduğunu bilmiyorlar. Open Subtitles فعلى ما يبدو أنّه في مرحلة النقل، وتلك وسيلتهم في قول إنّهم لا يعرفون مكانه
    Söylediklerine göre yolun devamında bir sorun varmış ve geri dönecekmişiz. Open Subtitles يقولون أن هناك مشكلة ما وسوف يعودون أدراجهم.
    Ve Söylediklerine göre bazı uygun olmayan tansiyon ilaçları son günlerdeki ölümlere neden olmakta, fakat bizce yanılıyorlar. Open Subtitles و هم يقولون أن هذه السكتات الدماغية بسبب دواء لضغط الدم لكن نحن نعتقد أنهم مخطئون
    Benim zeki dostum Vanucci, bana Söylediklerine göre kaçmayı planlıyormuşsun. Open Subtitles يقولون أن صديقي فانوتشي يخطط للهرب
    Söylediklerine göre zencinin vücudu efsunluymuş. Open Subtitles الناس يقولون أن الزنجيّ أنه... . محّروس.
    Söylediklerine göre içindeki gerçek kişiliği ortaya çıkarıyormuş. Open Subtitles يقولون أنه يبرزك على طبيعتك الأصلية
    Lenf bezi büyük insanların Söylediklerine göre, her şeye rağmen, beş yıl içinde Çinliler araba almaktan vazgeçip kendi arabalarını satmaya başlayacak. Open Subtitles ولو أنّ الأشخاص المصابين باللّحمية الأنفية يقولون أنه خلال خمس سنوات سيتوقف الصينيون عن شراء سياراتنا ونحن سنبدأ بشراء سياراتهم
    Müşterilerini nasıl seçtiğini bilmiyorum ama Söylediklerine göre onları küçük yaşta doğru üniversitelere gönderip onlar için akıl hocaları hatta karı-koca temin ediyor. Open Subtitles ،لا أعلم كيف يختار موكليه ... لكنهم يقولون أنه يهيئهم منذ سن مبكرة ...الجامعاتالمناسبة
    Evet,Söylediklerine göre Shadowlaw tanınmış bir biolojist olan Professor Sadler adında birine para sağlıyormuş. Open Subtitles يقولون بأن "الشدولو" يرسلون المال إلى .البروفيسور (سادلر), وهو أحيائي مشهور
    Söylediklerine göre burda bir canavar varmış. Open Subtitles يقولون بأن لديكم وحش هنا
    Söylediklerine göre orada cinler varmış. Open Subtitles يقولون بأن هناك أشباحاَ
    Söylediklerine göre rüyanda ölürsen, gerçek hayatında da ölürmüşsün. Open Subtitles يقولون بأنه إن متِ بأحلامكِ فإنكِ تموتين في الحياة الواقعية
    Söylediklerine göre orada yaşayan bir tavşan varmış. Open Subtitles يقولون بأنه يوجد أرانب تعيش هناك
    Söylediklerine göre o bir Wurdulak'mış. Open Subtitles يقولون بأنه كان وردولاك.
    Söylediklerine göre başka bir yere gönderilmiş ama nerede olduğunu bilmiyorlar. Open Subtitles على ما يبدو أنّه في إحدى نقاط التبادل، و هذه طريقتهم في قول أنّه... -لا فكرة لديهم أين هو بحقّ الجحيم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more