| Evli olmak konusunda yalan söylemek istemiyorum. - Ben de. | Open Subtitles | لا، لا، أنا لا أريد أن يكون للكذب عنا زواجه. |
| Gerizekalı olduğunu söylemek istemiyorum ama iki kişilik sıralamada zeki olan değil. | Open Subtitles | لا أريد أن أقول أن هنالك الأغبى لكن هناك غبيان وليس أذكاهما |
| Söylememem gereken birşey söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لأني لا أريد قول شيء لا يتوجّب عليّ قوله |
| Sana karını nasıl idare etmen gerektiğini söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | انا لا اريد ان اقول لك كيف تتعامل مع زوجتك |
| Patronuma işimi yapamadığımı söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد إخبار رئيسي بأننى لم أتم مهمتي |
| DB: Evet. Bunlar yıldızlarda yazılı gibi söylemek istemiyorum çünkü yazılı değil ve bunun için sorumluluk almanız lazım. | TED | الإجابة تبدو لي نعم ولكن، لا أريد أن أؤكدها كأني أقرأها على النجوم لأن الأمر ليس كذلك، وتحتاجين لتحمل المسؤولية. |
| Önemli olduğundan eminim ama... küçük bir çocuğa, insanlar arabalarında kendilerini iyi hissetsinler diye... sokakta uyumak zorunda olduğunu söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أنا واثق من أن هذا مهم، لكن... لا أريد أن أقول لطفل في الثامنة... من عمره بأنه سينام في الشارع... |
| - Oğluma yalan söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | بعدها أخبر فريجر , لا أريد أن أكذب على إبني |
| Hayır, ona yalan söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا، أنا لا أريد أن أكذب أنا لا أريد أن أكذب عليها |
| Onlara işlerini nasıl yapmalarını söylemek istemiyorum ama bunu neden seçimlerden sonra yapmıyorlar? | Open Subtitles | انا لا أريد أن اخبرهم . .. كيف يؤدون عملهم لكن لماذا لا يفعلون هذا بعد الإنتخاب؟ |
| Yalan söylemek istemiyorum ama doğruyu da söyleyemem. | Open Subtitles | لا أريد أن أكذب ولا أستطيع إخبار الحقيقة |
| söylemek istemiyorum ama başka ne yapabilirim? | Open Subtitles | حسنا ، لا أريد أن أقول ذلك ولكن ماذا عليّ ان أفعل؟ |
| Hiçbir şey değil. Bir şey söylemek istemiyorum. Söyleyecek ilginç bir şeyim yok. | Open Subtitles | لا شيء، لا أريد قول شيء ليس لدي أمر مثير للاهتمام لأقوله |
| - hayır ben şarkı söylemek istemiyorum. gitmem lazım... | Open Subtitles | لا اريد ان اغنى اغنية يجب ان اكون فى العمل |
| Büyüdüğünde Mickey Cohen şehri elimizden alırken kenarda durduğumu söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد إخبار أبنائ أني شاركت في صنعه بينما "ميكي كوهين" يستحوذ عليه |
| Bu duruşmadan önce yemin ettim. Yalan söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لقد أقسمت قبل بداية هذه الشهادة ولا أريد أن أحنث بقسمي |
| Çok ortaçağ. Ama fazla şey söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | ذلك في العصور الوسطى ولكني لا أود قول المزيد |
| Eğer bugün ölmezsek, sana yalan söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | أذا مُت اليوم لا ارغب بالكذب عليك |
| Hayır, söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد اخبارهم |
| söylemek istemiyorum, yapmak istiyorum. Gel hadi. | Open Subtitles | لا أريد قول ذلك أريد أن أفعلها. |
| Bunu söylemek istemiyorum Gwen ama düğünü ertelemen gerek. | Open Subtitles | أكره قول هذا يا جوين لكن عليكِ تأجيل الزفاف |
| Neyse size davadan vazgeçmenizi söylemek istemiyorum ama uykumun geldiği kesin. | Open Subtitles | حسنٌ, لا أريد إخبارك بأن تسحب دعواك ضدها لكنني أشعر بالنعاس |
| söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد اخبارك. |
| Ne olduğunu ya da nerede olduğunu söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد اخبارك ماهي ولا اين هي |
| Ne için? Telefonda söylemek istemiyorum. | Open Subtitles | لماذا ؟ لا اريد القول لك على الهاتف |