"söyleyebiliriz" - Translation from Turkish to Arabic

    • نقول
        
    • القول
        
    • نخبرهم
        
    • نخبرك
        
    • نخبرها
        
    • سنخبر
        
    • ونخبرهم
        
    • مانستطيع قوله
        
    • دوماً اخبار
        
    • يمكننا قول
        
    • يمكننا أن نطلب
        
    • نكون قادرين على قول
        
    • قول شيء في
        
    • أن تقول أنهم
        
    • يمكننا أن نخبر
        
    Sanırım onu son canlı gören kişinin siz olduğunu söyleyebiliriz. Open Subtitles أعتقد يمكن أن نقول بأنك كنت آخر واحد شاهده حيّاً.
    Uyuşturucu için oldukça küçük ama rehine için daha uygun olduğunu söyleyebiliriz. Open Subtitles صغيرة لإيصال الحمولة لكن فقط الحجم المنايب دعنا نقول لأجل نقل الرهائن
    Şimdi, Lesterland'deki demokrasi hakkında ne söyleyebiliriz? TED والآن ماذا نستطيع أن نقول عن الديمقراطية في لسترلاند؟
    Ya da balyozun sivri uçlu çekiçten daha iyi olduğunu nasıl söyleyebiliriz? TED كيف يمكنك القول أن المطرقة الكبيرة أفضل من المطرقة ذات الكرة ؟
    Bence, bu soruşturmanın bazı sıkıntıları su yüzüne çıkaracağını söyleyebiliriz. Open Subtitles أعتقد أنّه من العدل القول أنّ هذه القضيّة ستجلب مشاكل،
    Onlara, nihayet burada barışın sağlandığını söyleyebiliriz. Open Subtitles . نستطيع ان نخبرهم بأن السلام وقع بهذا المكان
    Jonny küçükken başladı, ve o ilk bançoya başladı, gözleri kapalı, arkasında çalıyordu, ve söyleyebiliriz ki o uyuyor gibi gözüküyordu. TED أنها بدأت عندما كان جوني صغيراً، وبدأ أولاً بالبانجو، وكان يلعب على ظهره وعينيه مغلقة، وكنا نقول أنه يبدوا نائماً.
    Sanırım hayatlarımızı dünya ekonomik yapısına borçlu olduğumuzu söyleyebiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نقول بأننا ندين بحياتنا إلى الوضع الاقتصادي الراهن
    Böylece onun Bay Fisher'in, efendim, stüdyo turu bileti olduğunu söyleyebiliriz. Open Subtitles لذا يمكننا نقول أنها تذكرته إلى جولة الاستديو
    Herhalde, bu kişinin kin dolu olduğunu söyleyebiliriz. Open Subtitles على أية حال، لا خطر في أن نقول يحمل هذا الرجل حقدا.
    Tamam, bilirsin, biz de senin... onları tasarladığını söyleyebiliriz. Open Subtitles حسن، تعلمين، نستطيع أن نقول أنك كنت المصممة
    Belki, gribe karşı verilen ilacın bir yan etki gösterdiğini söyleyebiliriz. Open Subtitles ربما يمكننا أن نقول بأنه كان رد فعل عقار هستيرى لاصابته بالإنفلونزا
    Kız kardeşimin kanseri buna çok iyi bir örnek, kalp hastalığı için de bunu söyleyebiliriz. TED قصة إصابة أختي بالسرطان هي مثال رائع، ويمكننا القول نفس الشيء عن أمراض القلب.
    Peki hastalıklarla bağlantılı olan bu mikrobik farklılıkların bir sebep ya da sonuç olup olmadıklarını nasıl söyleyebiliriz ? TED لكن كيف يمكننا القول اذا ما كانت هذه الاختلافات المايكروبية المرتبطة بالمرض هي سبب او نتيجة ؟
    Bu durumda Grand Crossing'in bugün olduğundan farklı bir hale dönüşme sürecine şimdiden girdiğini söyleyebiliriz. TED لذا فمن المعقول القول بأن غراند كروسينغ بالفعل هي في مرحلة التغير إلى شيء مختلف عما هي عليه اليوم.
    Umarım merhametli olduğumuzu, sesimizi yükselttiğimizi ve bir nesil olarak, şiddeti durdurmak için harekete geçtiğimizi söyleyebiliriz. TED إني آمل أن يمكننا القول : لقد تعاطفنا معهم ورفعنا صوتنا، و كجيل، تحرّكنا لجعل العنف يتوقف.
    Bu yüzden eşkenar üçgenin kendi merkezi etrafında 120 derece döndürülmesiyle simetrik hâle geldiğini söyleyebiliriz. TED إذا يمكننا القول أن المثلث متساوي الساقين متناظر فيما يتعلق بدورانه حول مركزه بمقدار 120 درجة.
    O zaman, Polisler gelirse Onlara birayı senin aldığını söyleyebiliriz. Open Subtitles إذاً لو جائت الشرطة نخبرهم فقط أنك اشتريت البيرة
    Ay'ı da gördük. Nasıl göründüğünü söyleyebiliriz! Open Subtitles رأينا القمر أيضاً ويمكننا أن نخبرك كيف يبدو
    Olanlar açığa çıktığında, ki kesinlike çıkacak ona iki şey söyleyebiliriz. Open Subtitles و عندما سيظهر هذا الأمر و إنهُ سيظهر بالتأكيد يمكننا أن نخبرها بشيء من إثنين
    Annene hepsini yediğimizi söyleyebiliriz. Open Subtitles سنخبر أمّك بأننا قمنا بأكلها كاملة
    Endişelenme. Eğer Ian bizi aldatmaya kalkarsa, FBI'ı arayıp nerede olduğunuzu söyleyebiliriz. Open Subtitles إذا حاول إين خيانتنا , يمكننا الإتصال بالإف بي آي ونخبرهم بالضبط أين أنت
    Paneldeki kamera görüntüsüne bakarak söyleyebiliriz ki pusuya düşürülmüş. Open Subtitles أفضل مانستطيع قوله من المشاهد المصورة في كاميرة اللوحات أنه قد نصب له كمين.
    İnsanlara o şekilde yaptığımızı söyleyebiliriz. Open Subtitles يمكننا دوماً اخبار الناس بأن هكذا قمنا بقطعها
    Onun Kuzey Dakota'daki kuzenimin çocugu oldugunu söyleyebiliriz. Open Subtitles يمكننا قول إنه طفل أبن عمى من شمال داكوتا
    Haydi evime gidelim. Çin yemeği söyleyebiliriz. Ben ısmarlarım. Open Subtitles لنعود لمنزلي، يمكننا أن نطلب موشو" طعام صيني، أنا سأدفع"
    Böylece ne olduğunu kesin olarak söyleyebiliriz. Open Subtitles و نحصل على صورة أكبر و نكون قادرين على قول شيء في هذا الأمر
    Sanırım insan ırkına katıldıklarını söyleyebiliriz. Open Subtitles أعتقد بأمكانك أن تقول أنهم قد أنضموا إلي الجنس البشري
    Bir başka şey de eğer karbon temelli olmayan bir yaşam yaratabilirsek, belki NASA'ya neye bakılması gerektiğini söyleyebiliriz. TED والأمر الآخر هو أننا لو تمكنّا من صنع حياة غير قائمة على الكربون، فربما يمكننا أن نخبر ناسا ما الذى ينبغى البحث عنه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more