"söyleyeceklerdir" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيخبرونك
        
    • سيقولون
        
    • وسيخبرونك
        
    • سيخبروك
        
    Chris, insanlar sana aptal olduğunu ve iyi olmadığını söyleyeceklerdir. Open Subtitles كريس , الناس سيخبرونك بأنك غبي وبأنك غير جيد
    Sana ne olduğunu söyleyeceklerdir kim olduğunu biliyorlardır onun. Open Subtitles سيخبرونك بما حدث لأن بوسعهم التعرف عليها
    Aslında, çok ama çok fakir toplumlarda anket yapsanız en büyük korkularının şiddet olduğunu size söyleyeceklerdir. TED في الواقع، عندما تتفقد المجتمعات الفقيرة جدا جدا، السكان سيقولون لك إن خوفهم الأعظم هو العنف
    İnanıyorum ki, iktidardakilere soracak olsak yapacak daha çok işimiz olduğunu söyleyeceklerdir. TED و أعتقد أن حتى من هم في مناصب السلطة سيقولون نفس الشئ، أن الطريق أمامنا ما زال طويلاً.
    Size olmanız gereken sırayı söyleyeceklerdir. Open Subtitles وسيخبرونك بأي طابور ينبغى أن تكون
    Patrick Chamusso'nun terörist olmadığını söyleyeceklerdir. Open Subtitles سيخبروك ان باتريك ليس ارهابي
    İyiliğin karşılığını verdiğimi söyleyeceklerdir. Open Subtitles و سيخبرونك أننى رجل أرد الجميل
    İyiliğin karşılığını verdiğimi söyleyeceklerdir. Open Subtitles و سيخبرونك أننى رجل أرد الجميل
    Size, benim bir iyiliğin nasıl geri ödeneceğini bildiğimi söyleyeceklerdir. Open Subtitles و سيخبرونك أننى رجل أرد الجميل
    İyiliğin karşılığını verdiğimi söyleyeceklerdir. Open Subtitles و سيخبرونك أنني رجل أرد الجميل
    Çocuklara sor sana söyleyeceklerdir. Open Subtitles ...غير صبورة, متذمرة فقط إسأليهم و سيخبرونك بهذا
    Size bütün gece işte olduğumu söyleyeceklerdir. Open Subtitles سيخبرونك أنني كنت هناك طوال الليل
    Kaçtığımı ve tüm o söylentilerde bir gerçek payı olduğunu söyleyeceklerdir. Open Subtitles ، سيقولون أننـي قد هَربت إذن فهناك حقيقة وراء كل تلك الشائعات
    O kimyasalların, yediğimiz, dokunduğumuz, nefes aldığımız her şeyde olduğunu söyleyeceklerdir. Open Subtitles سيقولون أن هناك مواد كيميائية في كل شيء نأكله, أو نلمسه أو نتنفسه
    Ama karşımızda CIA olduğunu düşünürsek cehennemin dibine kadar yolun olduğunu söyleyeceklerdir. Open Subtitles لذا على الأرجح أنّهم سيقولون لي بأن أخبرك أن تذهبي للجحيم.
    Her şeyi söyleyeceklerdir sizi yoldan çıkarmak için. Open Subtitles احذروا من المتملقين ، سيقولون أي شيء ليضلونكم عن الطريق
    Komşulara fotoğrafımı gösterin. Benim o olmadığımı söyleyeceklerdir. Open Subtitles إسأل جيراني عني سيقولون لك بأنني لست من هنا
    Fakat senin de sütü, unu ya da sen gittikten sonra eline geçecek bir şeyi zehirlediğini söyleyeceklerdir. Open Subtitles لكنهم سيقولون أنك سمّمت الحليب أو الطحين أو شيئاً يُصيبها بعد أن تكون قد ذهبت
    Aynı şeyi söyleyeceklerdir. Open Subtitles سيخبروك بالمثل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more