Berbat etmediğim sürece tabii. | Open Subtitles | طالما لا أفسد الأمور. |
Kimse zarar görmediği sürece tabii. | Open Subtitles | طالما لا أحد يتأذى |
Size hiçbir zarar gelmeyecek bana doğruyu söylediğiniz sürece tabii. | Open Subtitles | لن يحل عليك ضرر ما دمت ستقولين لي الحقيقة |
Benzini dolu bir halde geri getirdiğin sürece tabii. | Open Subtitles | ما دمت تذكر لاعادتها مع كامل للدبابات من الغاز. |
Dayanma sınırlarının ötesinde acı çekmediği sürece tabii. | Open Subtitles | إلَّا إذا وصل إلى مرحلة من المعاناة لن نتمكَّن من الإحساس بها أبدًا |
Evet, intikamını almak için İskoçya'ya geri koşmasını istemediğin sürece tabii. | Open Subtitles | أجل,إلا لو كنتِ تريدي له الذهاب لأسكتلندا باحثاً عن ثأره |
Hayır, benim öyle olmam senin canını sıkmadığı sürece tabii ki. | Open Subtitles | كلا، طالما لا يزعجك أنني بتول |
Kâbus görmediğin sürece tabii. | Open Subtitles | طالما لا يأتيك كوابيس. |
Hayır, benim öyle olmam senin canını sıkmadığı sürece tabii ki. | Open Subtitles | كلا، طالما لا يزعجك أنني بتول |
Hayır benim öyle olmam senin canını sıkmadığı sürece tabii ki. | Open Subtitles | كلا طالما لا يزعجك أنني بتول |
Sabit bir direğe sıkıca bağlı olduğun sürece tabii. | Open Subtitles | ما دمت لا تزال متمسك بشدة بقطب صلب |
Dayanma sınırlarının ötesinde acı çekmediği sürece tabii. | Open Subtitles | إلَّا إذا وصل إلى مرحلة من المعاناة لن نتمكَّن من الإحساس بها أبدًا |
Evet, intikamını almak için İskoçya'ya geri koşmasını istemediğin sürece tabii. | Open Subtitles | أجل,إلا لو كنتِ تريدي له الذهاب لأسكتلندا باحثاً عن ثأره |