Yeniden yapılanma sürecinde yüce divan hakkında müthiş bir kitap yazdı. | Open Subtitles | كتب كتابًا رائعًا عن المحاكم العليا في أمريكا خلال إعادة الإعمار. |
Ve benim gibi tedavi sürecinde gerçekten çalışma imkanı olan insanlardan öğrenilenler, daha geniş bir alanda paylaşılmalı. | TED | ودروس من أشخاص مثلي. الذين استفادوا من العمل خلال فترة علاجهم. نحتاج أن تكون مشاركة على نطاق واسع. |
- Boşanma sürecinde, onun için en iyi hamlenin bu olduğunu düşündük. | Open Subtitles | ــ أثناء عمليّة الطلاق إعتقدنا أنّه أفضل حل بالنّسبة له |
Kendini koruma sürecinde büyük zarar görmüş bir beyin. | Open Subtitles | الأغلب أنّه تضرّر بسبب عمليّة الحفظ. |
Bunlar karbon dioksitle doldurulmuş baloncuklar, şarabın fermantasyon sürecinde üretilen bir gaz. | TED | هذه الفقاقيع مليئة بثاني أكسيد الكربون، وهو الغاز الذي ينتج أثناء عملية تخمير النبيذ. |
Kökleri hala tamamlanma sürecinde. Ayrıca orda çok küçük bir yıpranma var. | Open Subtitles | مازالت الجذور في طور الإكتمال، ويوجد أيضا تآكل ضئيل. |
İyileşme sürecinde gibi gözükmüyorsun çünkü. | Open Subtitles | لانك لا تبدو حقاً في فترة تعافي من الكثير |
Size hikayemi anlattım çünkü tedavi sürecinde çalışmanın sunduğu faydaları bilmenizi istedim. | TED | لقد أخبرتكم قصتي لأنني أريد منكم أن تعلموا ما استفدته من العمل خلال العلاج. |
Anlaşma sürecinde, bizim kopyamız elimize geçtiğinde ben oraya ekledim. | TED | حسنا خلال مرحلة التسوية، حين استلمنا نسختنا، قمت بشطبها. |
Ama aslında, otonom araba geliştirme sürecinde geliştirdiğimiz başka bir şey var. | TED | ولكن في الواقع، هناك شيء آخر قمنا بتطويره في خلال عملية تطوير هذه السيارات المتمتعة بالتحكم الذاتي. |
Sergilendi. Ama bunu fotoğrafladığım zaman sürecinde, daha çoğu Ruanda'da olmak üzere hayatımın çok zor zamanlarını geçirdim. | TED | لكن خلال ذلك الوقت، كنت أصور هذا عشت لحظات صعبة جداً في حياتي ، ومعظمها كانت في رواندا. |
Pixar'da bir filmin yapılması sürecinde hikaye sürekli değişiyor. | TED | وتتطور القصة خلال صناعة الفيلم في بيكسار، |
Telefon duyma engelli insanlar için bir iletişim aracı geliştirme sürecinde keşfedildi. | TED | أخترع الهاتف خلال الفترة التي كان يتم فيها تطوير وسيلة تواصل لسماع فاقدي البصر. |
Şimdi iyileşme sürecinde. | Open Subtitles | إنّها الآن في عمليّة تَعَافَى. |
- Bu senin iyileşme sürecinde anahtar bir an. | Open Subtitles | -تلك لحظة مصيريّة في عمليّة نقاهتك |
Fargo, program hala başlama sürecinde. | Open Subtitles | (فارجو)، لا يزال البرنامج في عمليّة إعادة التشغيل. |
Ülkenin en iyi avukatlarından bazıları tarafından yapılan tekliflere rağmen Gale bütün dava sürecinde onunla çalışmayı tercih etmiş. | Open Subtitles | وعلى إحتقار كبير من بعض المحامين في البلاد إلتصق بغايل أثناء عملية طلبات الإستئناف |
Onunla büyük başarı sağladık ve hasta kabul sürecinde yardımcı olursan çok sevinirim. | Open Subtitles | لقد حققت نجاحا كبيرا معها وسأكون ممتناً إذا ساعدتنا أثناء عملية القبول |
Geliştirme sürecinde olduğumuz bir alet. - Cevabımı alamadım. | Open Subtitles | إنّه نموذجٌ بدئيّ لا نزال في طور التجربة |
O buradayken içemezsin. Halâ iyileşme sürecinde. | Open Subtitles | لا يمكنك فعـل ذلك وهي هنـا إنهـا في طور الإقلاع عن الإدمـان |
Bu ani şişme, iyileşme sürecinde eklemi korusa da tam iyileşmemiş doku bağışıklık hücrelerinin orada gerekenden fazla kalmasına neden olabilir. | TED | ولكن بينما يعمل هذا التّورم السريع على حماية المفصل في فترة الاستشفاء، تتسبب الأنسجة غير كاملة الشفاء في بقاء خلايا المناعة لفترة أطول من اللازم. |
Ama kimliği tanımlama sürecinde, tereddütlüydü ve emin görünmüyordu. | Open Subtitles | لكن أثناء التأكد من الهوية، ترّدد وبَدا غير مُتأكد، |