| Komutan Lassard, şimdi söylersem, sürprizin tadı kaçar. | Open Subtitles | كومديت. لاسارد، إذا أخبرتُك، هتفسد المفاجأة. |
| sürprizin bu olduğunu bilseydim, bütün kitaplarımı yakabilirdim. | Open Subtitles | لو عرفت بأن هذه هي المفاجأة لحرقت كل كتبي |
| diye sordu Ben ise hayatımdaki en büyük sürprizin yaşamın kısalığı olduğunu söyledim. | TED | وقلت ، أكبر مفاجأة في حياتي هي قصر الحياة |
| Herkes böylesi bir sürprizin altından kalkamaz. | Open Subtitles | لا يُمكن لأي شخص تقديم مفاجأة بهذه الطريقة. |
| Sana geçen akşam söyleyecektim, ama senin sürprizin benimkisini geride bıraktı. | Open Subtitles | كنت سأخبرك الليلة الماضية لكن مفاجأتك أنتصرت على مفاجأتي |
| Bu sürprizin dün gece yatağa gelmemenle bir alakası olabilir mi acaba? | Open Subtitles | المفاجئة ....... لها علاقة بـ أنك لم تأتى للسرير ليلة امس ؟ |
| Ben hala seni şaşırtabilirim ama korkarım senin sürprizin kalmadı. | Open Subtitles | ربما سأفاجئك، لكني أخشى بأنك لا تملك مفاجئات لي |
| Beni buraya sürüklediğin şu büyük sürprizin nedir? | Open Subtitles | ما هي المفاجأة الكبيرة ، التي جررتني من أجلها الى هنا ؟ |
| Bu sürprizin arından bitirme zamanı. İzlediğiniz için çok teşekkürler. | Open Subtitles | على هذه المفاجأة حان وقت النهاية،شكرًا جزيلاً على المشاهدة |
| Hayır, üst açıdan çekeceksiniz. Finaldeki sürprizin tüyosunu vermiş olacaksınız. | Open Subtitles | لا، يجب أن تكون من زاوية كبيرة عليك أن تنقل عنصر المفاجأة لها. |
| sürprizin hakkında çok heyecanlandık, getirdin mi sürprizi? | Open Subtitles | نحن متشوقون جداً لمفاجئتك هل أحضرتِ المفاجأة ؟ |
| "sürprizin temeli, hız ile gizliliği birleştirmektir. " | Open Subtitles | أهم شيء في المفاجأة دمج السرعة بالسرية |
| Henüz sürprizin o kısmına pek gelmemiştim. | Open Subtitles | لم أصل إلى هذا الجزء بعد من المفاجأة |
| Prue, beni şaşırtacak bir sürprizin yoksa, senin çocuğun yok. | Open Subtitles | برو، إن كنتِ لا تُخفين عنّي مفاجأة كبيرة كهذه، فأنتِ لا تملكين أطفالاً |
| Ne kadar eğlenceli bir sürprizin ortaya çıkacağını bilemezsiniz. | Open Subtitles | وحتى عندما تحصل على الرجل، فأنت لا تعرف ما قد كشفت مفاجأة ممتعة. |
| Dün arayacaktım ama bir sürprizin şey olacağını düşündüm... sürpriz. | Open Subtitles | كنتسأتصلالبارحة, .لكننيظننتأنالمفاجأةستكون . مفاجأة |
| Geçen gün senin bir sürprizin vardı şimdi de, benim sana bir sürprizim var. | Open Subtitles | إذن، كان لديك مفاجأة ليّ، والآن أنا لديّ مفاجأة لك |
| - Çok komiksin. - sürprizin sinir bozucuydu. | Open Subtitles | أنت تهلوسين مفاجأتك مثيرة للقلق |
| Senin sürprizin benimkini yükseltti. | Open Subtitles | مفاجأتك تفوقت جدا على مفاجئتي |
| sürprizin iyi bir fikir olmayacağını söylemiştim. | Open Subtitles | قلت لك إن الحفلة المفاجئة ليست فكرة صائبة. |
| Bu durumda, sürprizin tadı kaçar. | Open Subtitles | بعدها لن يكون هناك أيّ مفاجئات |
| Hangi sürprizin anlamı kalmaz? | Open Subtitles | ماهي المفاجاه ؟ اللي راح تخرب ؟ |
| Büyük sürprizin ne olduğunu söylemeden önce, ne olduğunu düşündüğünüzü söyler misiniz? | Open Subtitles | جميل قبل أن أخبركم بالمفاجأة أتودون إخباري ما تظنون أنها تكون؟ |
| Özel sürprizin bu muydu yani? | Open Subtitles | هل هذه مفاجأتكِ المميزةُ إذاً ؟ |