"sıkışıyor" - Translation from Turkish to Arabic

    • يعلق
        
    • تعلق
        
    • يصافح
        
    Bazen sıkışıyor. Benim devralmamı ister misin? Open Subtitles أحيانا يعلق الزر هل تريدني أن أساعد؟
    - Arada bir sıkışıyor. Open Subtitles إنه يعلق أحياناً
    Benim çalıştığım gibi dâhilerle çalıştığın zaman motor hep sıkışıyor. Open Subtitles و عندما تعملين , مع العباقرة ( الأغبياء ) مثلما أفعل . المحرك يعلق في كل مرة
    Ayrıca önce bunları kesmelisin, yoksa arasına hayvanlar sıkışıyor. Open Subtitles ويجب تمزيق هذه أولاً وإلا قد تعلق فيها الحيوانات.
    Dur biraz. Bazen sıkışıyor. Open Subtitles اوه يعتمد عليك يعتمد عليك أنها تعلق احيانا
    Şuna bak. El sıkışıyor, bebekleri öpüyor. Open Subtitles أنظروا إليه، يصافح الأيدي و يقبّل الأطفال.
    Her zaman sıkışıyor. Open Subtitles لطالما يعلق.
    Biraz sıkışıyor. Open Subtitles يعلق أحياناً
    Kol sıkışıyor. Open Subtitles المقبض يعلق
    - Bazen sıkışıyor işte. Oldu. Donald. Open Subtitles إنه يعلق بعض الأوقات (دونالد)
    Şunu takmana yardım edeyim. Bazen sıkışıyor. Open Subtitles دعيني أُساعدك مع هذا إنها تعلق بعض الأحيان
    Hep sıkışıyor. Open Subtitles انها تعلق دائما
    Danny, pencere yine sıkışıyor. Open Subtitles (داني) هذه النافذة تعلق مجدداً
    Bizim komiserimiz aşırı dindar bir Müslümanla el sıkışıyor. Open Subtitles يصافح يد مسلم معروف بأنه متطرف
    Meşe ağaçlarıyla el sıkışıyor ve teleskopuyla Almanya'yı görebildiğini söylüyor. Open Subtitles يصافح أشجار البلوط ويدعي أنه يمكنه رؤية (ألمانيا) من خلال منظاره

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more