"sıkıldık" - Translation from Turkish to Arabic

    • مللنا
        
    • سئمنا
        
    • اكتفينا
        
    • تعبنا
        
    • ضجرون
        
    • نشعر بالملل
        
    • شعرنا بالملل
        
    Sonra, bundan sıkıldık ve onu çağırmaktan vazgeçtik. Open Subtitles عندما مللنا من ضحكاته توقفنا عن الأتصال به
    Bu eski, aptal hikayeden sıkıldık. Open Subtitles لقد مللنا من هذه القصة البلهاء
    Batman'i getirmeni beklemekten sıkıldık. Open Subtitles لقد سئمنا من أنتظارك لتسليم الرجل الوطواط
    Aslında bundan hepimiz biraz sıkıldık, tabii bana sorarsan. Open Subtitles لقد سئمنا قليلاً من هذا إن تسأليني
    ve biz de bundan çok sıkıldık. Open Subtitles وقد اكتفينا من ذلك
    Aracılık yapıyorum çünkü hepimiz apaçık fırsatları kaçırmanızdan sıkıldık. Open Subtitles أقوم بتسويق هذا الشيء، لأننا جميعًا تعبنا قليلا من تضييعكما للفرص السهلة.
    - Annem "sıkıldık" dediğimizi duymuş. Open Subtitles أمي سمعتنا نقول أننا ضجرون
    sıkıldık ve sadece yapacak bir şey aradık. Open Subtitles أظن بأننا كنّا نشعر بالملل نبحث عن شيء كي نفعله
    - Evet sıkıldık, ot çektik ve Atticus Fetch'le tanışmak istedik, evet! Open Subtitles -أجل شعرنا بالملل, دخننا الحشيشة, و أردنا ان نقابل (أتيكوس فيتش)!
    Bu "Haydi gidip dolapta sevişelim, çünkü hayatlarımızdan sıkıldık" tarzı bir şey değil. Open Subtitles هذا ليس مثل "لنتضاجع في غرفة التجهيزات لأننا مللنا من حياتنا"
    Evde kalmaktan sıkıldık. Open Subtitles لقد مللنا من البقاء بالمنزل
    sıkıldık. Burası ne? Open Subtitles لقد مللنا , ما هذا المكان؟
    Senden ve hikayelerinden sıkıldık! Open Subtitles مللنا منكِ ومن قصصكِ الغبية
    Elimizi kana bulamaktan sıkıldık. Open Subtitles سئمنا من الدموية
    Acınası "Öncekilerden" olmaktan sıkıldık. Open Subtitles سئمنا أن نكون مثيرين للشفقه في "قبل"
    Efendim, Polis Solverson'la ben temizlikçilik oynamaktan resmen sıkıldık. Open Subtitles سيدي، (تروبر سولفرسون) وأنا سئمنا من التنظيف، رسمياً ..
    - Ve sıkıldık. Open Subtitles -وقد اكتفينا .
    Lütfen hemen polis gönderin. Bakın, bu şakalardan sıkıldık artık. Open Subtitles إسمع, لقد تعبنا من هذا المُزاح
    - Bu boynuz konuşmalarından sıkıldık. Open Subtitles لقد تعبنا من كل هذا الكلام عن القرون
    Hayat mücadelesinden sıkıldık. İstifa ettik. Open Subtitles لقد تعبنا من التنظيف وتركنا العمل
    Biz sıkıldık. Open Subtitles نحن ضجرون.
    Tamam, gerçek şu ki; sıkıldık. Open Subtitles حسنـاً ، الحقيقة أننا كُنّا نشعر بالملل
    Sen yokken burada sıkıldık. Open Subtitles لقد شعرنا بالملل منْ دونك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more