"sırplar" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصرب
        
    • الصربيون
        
    • الصربيين
        
    • الصربية
        
    • صربيا
        
    Sırplar birkaç tekne satın almak zorundalar. Çünkü bir göl üzerinde uçuyoruz. Open Subtitles لا بد وان الصرب قاموا بشراء بعض مراكب اليو لاْننا فوق بحيره
    Adamlarım Sırplar'ı mermi yağmuruna tutacak, mermiler onlara isabet edecek, onlar da ölecek. Open Subtitles الخطة أن رجال سيطلقون وابلا من الرصاص على الصرب. سيخترق الرصاص أجسادهم ويقتلهم.
    Sırplar bu dağ başında elektrik kestirmek için neden bunca para harcadı dersin? Open Subtitles هل لديك فكره لماذا يريد الصرب ان يدفعواكلهذاالمال... لاغلاق الطاقه فى منتصف الغابه
    Elbette, Sırplar bir avuç hayduttu. Open Subtitles بالتأكيد كان الصربيون مجموعة من الأشرار
    Sırplar Boşnaklara saldırdı, çünkü Boşnaklar Sırplara saldırmıştı. Open Subtitles الصربيين هاجموا البوسنيين لأن البوسنيين هاجموا الصربيين.
    Sırplar 40.000'den fazla Bosnalı Müslüman'a karşı etnik temizliğe girişti. Open Subtitles القوات الصربية حاولت أن تقوم بجرائم للتطهير العرقي تجاه 40.000 مسلم بوسني
    Bazı bölgelerde, üniforma giymeyen, düzenli bir ordu da olmayan Sırplar gerilla savaşı yürüttüler. Open Subtitles في بعض القطاعات كان المدنيون الصرب يخوضون حرب عصابات.. لا يرتدون زياً رسمياً، وليسوا من الجيش النظامي
    Sırplar dağ boyunca güçlü bir savunma pozisyonu almışlardı. Open Subtitles اخذ الصرب مواقع دفاعية قوية على امتداد نطاق السلسلة الجبلية..
    Bando evet ama parça hazır değil. Sırplar gerideler. Open Subtitles الفرقة، ليست السكة الحـديد إنّ الصرب متأخـرون عـنا
    Bu zavallı adam, ailesinin ortodoks Sırplar ve katolik hırvatlar tarafından katledilişini gördü. Open Subtitles ذلك الرجل المسكين رأى عائلته بأسرها يذبحها الصرب الأرثذوكس والكروات الكاثوليك
    Sırplar hemen gelmeden önce babam, beni ve kardeşimi ormana gönderdi. Open Subtitles أرسلني والدي وأخي إلى الغابات قبل أن يأتي الصرب
    Onlara ulaşmak için yolu geçmeliydik ve geçtiğimizde de, Sırplar zaten bizi bekliyorlardı. Open Subtitles كان علينا عبور الطريق للوصول إليهم وعندما وصلنا، كان الصرب بانتظارنا سلفاً
    Sırplar ile Ruslar Bosna ve Çeçenistan'da öldürür. Open Subtitles و مذابح الصرب و الروس أبادتهم في البوسنة و الشيشان
    Sırplar'a kafa tutacak kadar bağlantısı ve adamı olan tek kişi oydu. Open Subtitles إنه الرجل الوحيد الذي لديه اتصالات لتعقب مخبأ الصرب الخفي. ورجل قوي كي يطيح بهم.
    Sırplar, etkisiz hale getirilene değin beklersek inkar etme imkanımız olur. Open Subtitles طالما ننتظر حتى يفقد الصرب سيطرتهم، فلدينا القدرة على الإنكار.
    Avrupa'nın bu bölümünde Sırplar önemli bir ordu. Open Subtitles الصرب هم الجيش الوحيد الخطر في هذا الجزء من أوروبا.
    Bu Sırplar kıçımızı tekmeleyecek. Open Subtitles هؤلاء الصرب سيجعلون الدم يتجمد في عروقنا
    Lanet Sırplar onu ölümüne dövmüş. Open Subtitles هؤلاء الصرب الملاعين كانوا يضربونه في وضح النهار
    Bu yüzden Sırplar ona "utvara" diyorlar. Open Subtitles "لهذا السبب الصربيون يسموها "الشبح
    Tanık korumasının kabul edilmesi için müşteriniz Sırplar hakkında daha fazlasını söylemek zorunda kalacak. Open Subtitles ستضطر زبونتك بإخبارنا الكثير عن الصربيين قبل أن يطرح موضوع حماية الشواهد
    Sonra 1995'de Bosnalı Sırplar burayı çevirdi. Open Subtitles ثم في عام 1995 حاصرت القوات البوسنية الصربية المدينة
    Yine de onun suikastı Avusturya'nın Sırbis tan'a bir ültimatom yollamasına neden oldu, Sırplar Avusturya'nın istek- lerinin hepsini değil yalnızca bazılarını kabul edince, Avustur ya Sırplara TED -- لكن على الرغم من ذلك، قاد الأغتيال النمسا لإصدار إنذار إلى صربيا، عندئذٍ وافقت صربيا على بعض مطالب النمسا ولكن ليس جميعها، مما قاد النمسا لإعلان الحرب ضد صربيا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more