Güney Florida'ya gittiğini, haftaya Miami Sahili yakınlarında gündüz vakti teknelere aktarılacağını bildirdi. | Open Subtitles | و في وضح النهار في أحد أيام الأسبوع القادم بالقرب من شاطئ ميامي |
Jersey Sahili'nde alkol kullanımına dair çok katı yasalar var. | Open Subtitles | قوانين صارمة جداً حول المحتويات المفتوحة هنا في شاطئ جيرزي |
Mayısın 25'inde, buradaki batı Sahili saatine göre tam da 5 civarlarında, gerçekte diğer bir gezegene iniş yapmış olacağız. | TED | أي في 25 أيار حوالي الساعة الخامسة بتوقيتنا هنا على الساحل الغربي، و سنقوم في الواقع بالهبوط على كوكب آخر. |
Başkomiser, o imzaya ihtiyacımız var yoksa tüm batı Sahili buzla kaplanacak. | Open Subtitles | كابتن، نحتاح لذلك التوقيع وإلا فإن الساحل الغربي بأكمله سيكون مغطى بالجليد |
Daha hoş bir yere Sahili olan bir yere, anlıyor musun? | Open Subtitles | إلى اى مكان لطيف, مثل الشاطئ او ما شابه. اتفهم قصدى؟ |
Miami Sahili adlı televizyon dizisi için de bir teklif aldı. | Open Subtitles | عِنْدَي عرضُ أيضاً لدور في التلفزيون مسلسل ميامي بيتش |
Dün, Güney Kaliforniya Sahili açıklarına bir Amerikan uzay aracı düştü. | Open Subtitles | بالأمس ، وجدت مركبة فضائية أمريكية بالقرب من ساحل جنوب كاليفورنيا. |
Size Omar'dan bahsetmek istiyorum. Kalabalık bir botla Midilli Sahili'ne gelen 5 yaşındaki mülteci çocuk. | TED | أريد أن أخبركم عن عمر، طفل سوري لاجئ في الخامسة من عمره والذي وصل إلى شاطئ ليسبوس على متن قارب مطاطي مكتظ. |
Ve onu Kuzey Florida'da Cennet Sahili'ne gönderiyorlar. | TED | وأرسلاه إلى شاطئ بارادايس في شمالي فلوريدا. |
Albay Barge, senin bataryanı Antisamos Sahili'nden çekmemi istedi. | Open Subtitles | لقد طلب مني العقيد بارجي إنسحاب سريتك من شاطئ أنتزموس |
Argostoli'ye yaklaşmayın. Antisamos Sahili'nden uzak durun. | Open Subtitles | لا تقتربي من أرجوستلي وإبقي بعيدا عن شاطئ |
Ondan sonra da doğu Sahili önüme serilecek. Nihayetinde büyük ulusumuz yeniden birleşmeli. | Open Subtitles | وبعد ذلك سيكون الساحل الشرقي مفتوحاً، في النهاية، على بلادنا العظيمة أن تتحد |
Malezya Sahili açıklarındaki petrol kulesinin ışıklarını ve denize düşüp ölen genç adamı hatırlıyorum, yolculuk onun için sona ermişti, ve yediğim ilk elmayı hatırlıyorum, kuledeki adamlar vermişti. | TED | لكنني أتذكر الأضواء على منصة البترول قُبالة الساحل الماليزي وقصة الرجل الذي إنهار ومات نهاية الرحلة كانت كثيرة بالنسبة له وأول تُفاحة أتذوقها, أعطيت إلي من الرجال على المنصة |
Burası ABD'nin doğu Sahili. | TED | هذا هو الساحل الشرقي للولايات الأمريكية. |
Hayır, şey... Bilmiyorum. Sahili çok seviyorum, çok güzel bir yer. | Open Subtitles | لا أنا لا أعلم أنا أحب الشاطئ جداً وهو جميل جداً |
Hayır, sahil güvenlik helikopteri. Sahili turluyordu. | Open Subtitles | كلا ، إنها مروحية خفر السواحل تراقب الشاطئ |
Önce Sahili izlemeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | بداية ، سأسير بمحاذاة الشاطئ و حيثما يأخذني أنفي |
Myrtle Sahili'ne golf turnuvasına gitmenin yolunu yapmamalı. | Open Subtitles | من معرفة وسيلة للحصول زوجته على السماح له يذهب في رحلة استجمام لعبة غولف لمدة أسبوع إلى ميرتل بيتش. |
Tamam, Brighton Sahili'nin en güzel kızına. | Open Subtitles | موافق الفتاة الأكثر جمالاً في برايتون بيتش هذا افضل |
Başlangıcımı Abidjan Havalimanı'nda, ağır bir Fildişi Sahili sabahıyla yaptım. | TED | أول قدومي كان في مطار ابيدجان في صباح جميل في ساحل العاج. |
Kuzey Sahili'ndeki Küçük Joe'nun Yeri denen Muhteşem İtalyan mekanı. | Open Subtitles | مكان عظيم على الشاطىء الشمالى فى ايطاليا يدعى القرش الصغير. |
Ben metroyla çok uzun sürer diye düşündüğüm için Brighton Sahili'ne hiç gidemedik biliyorsun. | Open Subtitles | نحن لم نذهب الى شاطيء برايتون لأني قلت ان الطريق بواسطة الميترو طويل جدا |
Bizi Ay Sahili'ne götürebilir misin? | Open Subtitles | هل تعتقد انك يمكن ان توصلنا الى شاطىء القمر؟ |
Tahta kaldırımlar da Jersey Sahili'nin kültürel göbeğidir, hadi oraya gidelim. | Open Subtitles | والممشى الخشبي هو الحضارة الرئيسية لشاطئ جيرزي |
Şu ıssız Sahili, öpüştüğümüz yeri hatırladın mı? | Open Subtitles | اتذكر ذلك الشاطيء البعيد حيث كانت قبلتنا الأولى؟ |
- Uçağım Miami Sahili'nde düşmüş olsaydı siz de aynısını yapardınız. | Open Subtitles | إذا كانت طائرتي غارقة في شواطئ ميامي فستفعلين كما فعلت تماماً |
# Müthiş boynuz yaraları ile Sahili fırtınaya boğarız # | Open Subtitles | سنطعن هؤلاء الكبار و سنقتحم الشواطئ |
Şilep, Somali'nin Eyl Sahili açıklarında görülmüş. | Open Subtitles | اخر مرة تم مشاهدة سفينة الشحن كان قبالة الشواطيء الصومالية |
Bradley'nin birkaç eşyası ve intihar notu, Gilmer Sahili'nde bulunmuş. | Open Subtitles | وجدوا بعضا من ملابس برادلي ومذكرة إنتحار جانب الصخور بشاطئ جلمر |
Jersey Sahili'nde, Jersey Shore'daki elemanlardan daha beterleri varmış. | Open Subtitles | هنالك ناس في شاطئ جيرزي أسوء بكثير من الطاقم لبرنامج جيرزي شور |