"saklanacak yer" - Translation from Turkish to Arabic

    • مكان للاختباء
        
    • مكان للإختباء
        
    • اختبئوا
        
    • مكان للأختباء
        
    • مخبأً
        
    • مكان للإختِفاء
        
    • السريه يأكل
        
    Bütün ruhlar bir vücuda bürünür ve başarısız olunca saklanacak yer bulurlar. Open Subtitles كل الأرواح تتخذ أشكالاً مادية و عندما تنهار تبحث عن مكان للاختباء
    Makineli tüfeklerin taradigi, seri atis yapabilen toplarin dövdügü arazide saklanacak yer yoktu. Open Subtitles لم يكن هناك مكان للاختباء في الميدان الذي تغمره طلقات الأسلحة الآلية وقذائف المدفعية المتلاحقة.
    Orada saklanacak yer yok ki. saklanacak yer yok. Open Subtitles ليس هناك مكان للاختباء هناك، ليس هناك مكان للاختباء
    Çünkü biri beni tanıyacak olursa uçakta saklanacak yer yok. Open Subtitles لأنة لا يوجد مكان للإختباء على الطائرة لو تعرف على أحد
    saklanacak yer bulun. Siper bulun! Hadi siper alın! Open Subtitles اختبؤا ابحثوا عن خنادق هيا اختبئوا
    Kuzey yolu, ovadan geçiyor. saklanacak yer yok. Open Subtitles الطريق الشمالي يتجه عبر السهل حيث لا يوجد هناك مكان للأختباء.
    Daha sonra Sarı Şeytan geldi ve saklanacak yer istedi. Open Subtitles بعدها جاء الأشقر الأحمق وأراد مخبأً
    Kale düşerse saklanacak yer kalmayacak. Open Subtitles لن يكون هنالك مكان للاختباء إذا سقطت القلعة
    Artık hiçbir yer güvenli değil. saklanacak yer kalmadı. Open Subtitles لم يعد هناك مكان آمن بعد الآن ليس هناك مكان للاختباء
    Benim Salem'imde uzun süre saklanacak yer yok. Open Subtitles الصبر. لا يوجد مكان للاختباء لفترة طويلة في بلدي سالم.
    Gidecek, saklanacak yer yok. Open Subtitles لا يوجد مأوى نلجأ إليه! لا مكان للاختباء!
    Hadi saklanacak yer bulun! Open Subtitles هيا لنجد مكان للاختباء
    Haydi, saklanacak yer bul! Open Subtitles هيا لنجد مكان للاختباء
    George Michael babasını farketti ve yasal sistemi kötüye kullandığını farketmemesi için saklanacak yer buldu. Open Subtitles (جورج مايكل)، لمح والده ولم يود أن يشاهده معارضاً للنظام لذلك بحث عن مكان للاختباء
    Biz, 50 Tatbikçi Elit'iz! saklanacak yer yok! Open Subtitles نحن نخبة المنفّذين الـ 50 ليس هناك مكان للإختباء
    Çünkü bilirdik ki eğer eve gelirse saklanacak yer olmazdı. Open Subtitles متأكدينلوأنهفعل .. فلن يكون هناك مكان للإختباء
    Işıklar altında, saklanacak yer kalmadığında, sana yaklaşıyorum Open Subtitles وتحت الأضواء جيث يحدث كل شيء لا يوجد مكان للإختباء عندما أقترب إليك
    saklanacak yer bulun. Bir tilki deliği bulun. Haydi, saklanın! Open Subtitles اختبؤا ابحثوا عن خنادق هيا اختبئوا
    Hadi saklanacak yer bulun. Saklanın! Open Subtitles هيا اختبئوا ,اختبئوا
    Buradan öte kaçacak, saklanacak yer yok. Open Subtitles لا يوجد مخرج من هنا لا مكان للأختباء
    En iyi saklanacak yer, herkesin gözü önüdür. Open Subtitles أفضل مكان للأختباء هو الظهور بين الناس
    - Benim için saklanacak yer kalmadı. Open Subtitles لم يكن لي مخبأً منها ابدا
    saklanacak yer olmayan bu dünyada hayatta kalmak kolay değildir. Open Subtitles هنا لايوجد أي مكان للإختِفاء البقاء لَيسَ سهلَ
    Sonra küçük dilimler halinde doğrayıp köyde bana saklanacak yer veren herkese parça parça yolladılar. Open Subtitles ثم قطعوها إلى قطع أصغر و جعلوا _ كل من فى السريه يأكل قطعه, و أنا أنهب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more