Tamam, bu salam güzel ama o kadar da güzel değil. | Open Subtitles | هذا السلامي جيد، لَكنَّه لَيسَ ذلك الجيدِ. |
3 saat 42 dakikada geldik. Eğer salam ve yumurta yeseydin 2 saat 23 dakikada gelirdin. | Open Subtitles | ساعتين و23 دقيقه سنحصل علي السلامي والبيض عند التفاحه الحمراء |
Domuz eti, yumurta, salam, rock'n'roll, motosiklet. | Open Subtitles | الحم المقدد، البيض، السجق الروك أند رول، وركوب الدراجات النارية |
Ünlü Colombo. Her şeyi başlatan salam. | Open Subtitles | السجق الكولومبى الشهير0 السجق الذى بدأ هذا كله0 |
Bana salam ve peynirli sandviç ve bir bardak bira gönderin. | Open Subtitles | أريد أن أوصيك من فضلك لكي تحضر لي ساندويش سلامي بالجبن مع كأس من البيرة |
salam ve peynir. | Open Subtitles | أوه سلامي، سلامي وبعض الجبن. شكراً لك وإلى اللقاء. |
Omlet ve yanında sosis mi? salam ve haşlanmış yumurta mı? | Open Subtitles | البيض المخفوق مع بعض النقانق لحم وبيض مطبوخ جيدا ؟ |
cok boktan bir sey isteyecegimin farkindayim ama salam dilimi gibi olmasi gerek. | Open Subtitles | أعلم أن هذا طلب صعب، لكن عليك قطعها كشريحة سجق |
Ben de salonda salam yiyebiliyorum. | Open Subtitles | فهي ترقص وأنا آكل السلامي في غرفة الجلوس |
Babam asabinin tekidir. Bir defasında müşteriye salam fırlatmıştı. | Open Subtitles | ابي مزاجه سيء, ذات مرة رمى السلامي على الزبون |
Ve biraz da şansın yardımıyla, Kısa bir süre sonra baş şüpheli olacak kayıp salam davasında. | Open Subtitles | وبأيّ حظّ، قريباً هي سَتَكُونُ المشتبه بهَ الرئيسيةَ في الحالةِ السلامي المفقودِ. |
Acılı salam, tatlı salam, salamın tüm türleri. | Open Subtitles | سلامي الحار، سلامي الحلو، جميع أنواع السلامي |
Kocam eve salam kokularıyla gelmemden bıktı. | Open Subtitles | زوجي مُتعِبُ منّي كلما رُجُعت للبيت يشمني مثل السجق. |
Ama tabii istersen salam asabilirsin. | Open Subtitles | لكنني أخمن أنه يمكنكما دائماً تعليق السجق |
- Tamam. - Çok fazla salam var o çantalarda, değil mi? | Open Subtitles | ـ حسناً ـ هُناك الكثير من السجق بتلك الحقائب؟ |
Tam olarak soğuk salam şeklinde normal bir erkek oldum. | Open Subtitles | لم اصبح سلامي باردة عندما قررت ان اصبح مستقيم |
salam, siyah zeytin ve tapende kokusu alıyorum. | Open Subtitles | مممم ، انااشم رائحة سلامي ، الزيتون الاسود . |
Ne yapabilirdim? Randy salam senin en sevdiğin yiyecek değil. | Open Subtitles | راندي، النقانق ليست طعامك المفضل بل بسكويت الحيوانات |
Çok boktan bir şey isteyeceğimin farkındayım ama salam dilimi gibi olması gerek. | Open Subtitles | أعلم أن هذا طلب صعب، لكن عليك قطعها كشريحة سجق |
salam ve peynir, patates yok mu? | Open Subtitles | نقانق مدخنه وجبن ولا وجود لشرائح البطاطس؟ |
Oradan salam alabilirsin belki. | Open Subtitles | وجبة فطور مكونة من البيض و اللحم المقدد لقد مررنا من مطعم ديني ربما يمكنك أن تحصل على قراند سلام |