"saldıran" - Translation from Turkish to Arabic

    • هاجم
        
    • هاجمك
        
    • يهاجم
        
    • هاجمني
        
    • هاجموا
        
    • هاجمت
        
    • هاجمنا
        
    • تهاجم
        
    • هاجمونا
        
    • هاجمها
        
    • هاجمتنا
        
    • المهاجم
        
    • يهاجمون
        
    • هاجمه
        
    • هاجموك
        
    Bazı dosyalarda soğutma sistemine saldıran bir virüs varmış. Şu propi... Open Subtitles بعض الملفات إحتوت على فايروس هاجم نظام التبريد بشيء يدعى بروبسلوكسـ
    Bayan Cluny, size saldıran şahıs bizim için çok önemli birisi olabilir. Open Subtitles وجودي هنا بسبب الرجل الذي هاجمك وربما تكونين في غاية الأهمية لنا
    Günlerce etrafında dolaşmışken, en soluk kan kokusunda hiçbir uyan vermeden saldıran bu kadar güçlü bir şeyle nasıl rekabet edebilirsin ki? Open Subtitles كيف يمكنك المنافسة مع شيء بهذه القوة يسبح لأيام كل مرة وينتظر أخف رائحة دماء بحيث يستطيع أن يهاجم من دون إنذار
    Bir keresinde annem bana saldıran horozun boynunu kırıp akşam yemeği yapmıştı. Open Subtitles مرة واحدة هاجمني الديك و أمي عصرت عنقه وكان لدينا على العشاء
    Bu belgenin gizli bir rapor olduğuna inandırılmıştı, yeni petrol hattına saldıran teröristlerin kimliklerini içeren. Open Subtitles كان يامن بان الوثيقة هي تقرير سري تظهر الارهابين الذين هاجموا انابيب خطه الجديد
    Mezada saldıran haydutlardan birisini yakaladık, onu teslim etmek istiyoruz. Open Subtitles قبضنا على أحد أفراد العصابة التي هاجمت المزاد، وأودّ تسلميه.
    Gördüğüm en son şey olan o... bize saldıran alçak kapşonlu adamla dövüştü. Open Subtitles لقد كانت آخر شيء رأيته كانت تقاتل الرجل الجبان ذا العباءة الذي هاجمنا
    Babanın üzerinde çalıştığı son şey insan genomuna saldıran virüs kaynaklı hastalık taşıyıcılardı. Open Subtitles آخر شيء كان والدكِ يعمل عليه كان ناقلات تسليم فيروسيّة تهاجم جينات الإنسـان
    Ailene saldıran kişiyle beraber evinize girdi ve bu olanlara izin verdi. Open Subtitles لقد إقتحم منزلكم برفقة شخص آخر الذي هاجم عائلتكِ وترك الامر يحدث
    Evet, şafakta atlara saldıran ayı bu. Open Subtitles أجل، هذا هو الدُّبّ الذي هاجم حظيرة الجِياد فجراً
    Benim bağırsaklarıma saldıran bir ateş türü değil. Open Subtitles وليس من النوع الذي هاجم أمعائي قبل سنوات.
    İstihbarat servisimizin dediğine göre... onunla olan eski ilişkinizden dolayı... size saldıran teröristin kaçmasına göz yummuşsunuz. Open Subtitles مكتب الاستخبارات أفادنا بأنك بتعمد تركت الإرهابي الذي هاجمك بسبب علاقتك القديمة معه
    - Tamamen bilgilendirilmedim, ama sana saldıran adam onun yerini sordu değil mi? Open Subtitles انا لا اعرف المثير و لكن الرجل الذى هاجمك سألك عن مكانها
    Arkadan saldıran ve sarmısak kokan biri hiç edemez. Open Subtitles و خصوصا الذي يهاجم في اتجاه الريح و تفوح منه رائحه الثوم
    Bağışıklık sistemine saldıran ölümcül bir parazit taşıyor. Open Subtitles في هذه الحالة، بشكل مميت طفيلي ذلك يهاجم نظام المناعة.
    Bana saldıran adam. Hmm. Peki fotoğraftaki küçük kız kim? Open Subtitles الرجل الذي هاجمني أذاً من الفتاة الصغيرة التي في الصورة؟
    Bana saldıran adamın kılık değiştirdiğini düşünüyorum. Open Subtitles أنا مقتنع الآن أن الرجل الذي هاجمني كان متنكّراً.
    Gemiye saldıran adamlar gaz maskesi takıyorlar mıydı? Open Subtitles الرجال الذين هاجموا السفينة هل كانوا يرتدون اقنعة للغاز؟
    Konuklara saldıran terörist hücrenin büyük bir bölümü yeni bir şirketten ortaya çıktı. Open Subtitles أغلبية المعلومات عن الخلية الأرهابية التي هاجمت ضيوفنا حصلنا عليها من شركة بدائية
    Dedektif raporunuz ile uyuşmazlık varsa özür dilerim fakat Jack ve bana saldıran bir adam değildi! Open Subtitles أعتذر لو اختلفت مع تقريرِكَ ايها المفتش لكن الذي هاجمنا أنا وجاك ليس رجلاً
    Başkanım, kaza yerinde bize saldıran askerler Amerikalıydı, ya da en azından Amerikan eğitimli. Open Subtitles سيدي الرئيس بالنسبة للرجال الذين هاجمونا عند الموقع كانوا امريكين على الاقل ، امريكين مدربين
    saldıran kişi halen kampüste olabilir. Open Subtitles الشخص الذي هاجمها ربما لا زال في الحرم الجامعي, ماذا تفعلون ؟
    Sizler, bana saldıran savaş gemisindensiniz, değil mi? Open Subtitles أنتم من السفينة الحربية التى هاجمتنا أليس كذلك ؟
    saldıran kendisi olduğu halde hastaneye dalıp saldırıya uğradığını mı söylüyor? Open Subtitles هذا الرجل داخل المستشفى صارخاً بأن أحدهم هاجمه بينما هو المهاجم
    Masum insanlara saldıran çirkin, kötü ruhlu canavarların olduğu filmin neresi komik? Open Subtitles ما المتعة في فيلم مليء بوحوش قبيحة يهاجمون الأبرياء؟
    Belki sana saldıran kişilerle yüzleşmeyi düşünmen gerekiyordur. Open Subtitles و ربما يجبُ أن تُفكر حولَ التفاعل مع الرِجال الذينَ هاجموك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more