"san diego'da" - Translation from Turkish to Arabic

    • في سان دييغو
        
    • في سان دياغو
        
    • في سان ديغو
        
    • ولقد عادت لسان دييجو
        
    • فى سان دياجو
        
    Ayrıldık..yani San Diego'da okuyacakmış ben de Newyork da Ve ayrılalım dedi Open Subtitles لقد انفصلنا, هو سيذهب للجامعة في سان دييغو بينما انا سأذهب إلى جامعة نيو يورك
    Biri San Diego'da, öbürü Los Angeles'da. Open Subtitles واحدة في سان دييغو و الاخر في لوس أنجلوس
    San Diego'da birini öldürüp ardından 2,5 saat araba sürüp aynısını bir daha yapmak mümkün mü? Open Subtitles هل من الممكن قتل شخص في سان دييغو و من ثم القيادة لمدة ساعتين و نصف الى لوس أنجلوس و من ثم القيام بالأمر مجددا؟
    LaFleur, uyuşturucunun 3 saat sonra San Diego'da olmasını bekliyor. Open Subtitles يتوقّع لافليور هذه المخدّرات أن يكون في سان دياغو في ثلاث ساعات.
    Sarah James, onunla San Diego'da yaşayan kadın, şu an sorgu odasında. Open Subtitles سارة جمس التى عاشت معها في سان ديغو في غرفة التحقيق الان
    Temizdi. Şimdi San Diego'da. Open Subtitles كانت نظيفة ولقد عادت لسان دييجو الآن
    Hollandalı genç güzel bir bayanla tanıştım... San Diego'da... Open Subtitles لقد قابلت شابه رائعه جدا من هولندا فى سان دياجو
    266 milyon dolar değerindeki büyük ikramiye Güney San Diego'da sahibini buldu. Open Subtitles حتى الآن لم يطالب أحد بملايين الدولارات وجدت في بقاله في سان دييغو
    Adam San Diego'da inşa ettiği konut imparatorluğu ile, halkın temeli haline gelmiş. Open Subtitles كان الرجل دعامة للمجتمع في سان دييغو حيث بنى إمبراطورية العقارات.
    Ama eğer ona ikinci ailemden bahsedersem onunla LA'e gitme sebebimin, San Diego'da Gail ile olabilmek olduğunu sanacak ki bu da beni, onun duygularıyla oynamış biri yapacak. Open Subtitles لكن إن أخبرتها عن عائلتي الثانية ستعتقد أنّي أجبرها على العيش في لوس أنجلوس حتّى أكون قريبا من غيل في سان دييغو
    Çok güzel bir eviniz varmış ve zanaatkar işlerine San Diego'da çok talep var. Open Subtitles حسناً, لديكما منزل جميل وهنالك طلب ضخم على الأعمال الحرفية في سان دييغو
    San Diego'da bir huzurevi ile sınırlanmış. Open Subtitles محصورة في دار لرعاية المسنين في سان دييغو.
    Evet, kesinlikle çağrı Granddan kaynaklanan Del mar tatil San Diego'da. Open Subtitles حسنا، الدعوة نشأت بالتأكيد من منتجع ديل مار الكبرى في سان دييغو.
    Hafta sonunu burada San Diego'da kulübede geçiriyorum. Open Subtitles أقضي عطلة الأسبوع هنا في " سان دييغو " في منزلي يالخشبي
    Görüyorsun, ben telefon, uh, şirketi kayıtlarını araştırıyordum, San Diego'da. Open Subtitles - ربما فقد كنت أفتش .. " في سجلات شركة الهاتف في " سان دييغو
    Şu an San Diego'da bir sınıfta olmalıydın. Open Subtitles كان يجب ان تتواجدي في الفصول الدراسية "في "سان دييغو
    Hawaii kısmında içim geçmiş, San Diego'da uyandım. Open Subtitles مررت خلال هاواي واستيقظت في سان دييغو
    Sen San Diego'da vize için avukat ile görüşürken oynadığım filmdeki aktör prova yapmak için geldi. Open Subtitles بينما أنتي كنتي في سان دياغو لرويه محامي الهجرة الممثل اللي في فلمي جاء للتدريب
    Tüm hafta sonunu San Diego'da geçirmiştik ve böylece annem de biraz dinlenme imkânı bulmuştu. Open Subtitles بقينا في سان دياغو عطله نهايه الاسبوع كاملة لكي ترتاح امي لان كلانا رجلان
    Bu iyi işte, çünkü San Diego'da bazı pislikler olduğu için senden kazmama yardım etmeni istiyorum. Open Subtitles ذلك جيد، لأن هناك بعض القمامة في سان دياغو... أريدك أن تساعدني حفر خلال.
    Stan Marsh, kendini insanları halatla kaymanın sıkıcı olduğu konusunda bilgilendirmeye adadı ve videoları o kadar popüler oldu ki kendini bir kez daha çıplak halde San Diego'da caka satarken buldu. Open Subtitles ستان مارش كرس نفسه لزيادة الوعي حول مخاطر الملل من الإنزلاق بالحبل وأصبح الفيديو التوعوي الخاص به ذو شعبية كبيرة، حتى أن ستان مرة أخرى أنتهى به الأمر مخطوف في سان ديغو
    San Diego'da doğmuş. Şimdi cinayet masasında dedektif. Open Subtitles ولد في سان ديغو, الان محقق للقتل.
    Temizdi. Şimdi San Diego'da. Open Subtitles كانت نظيفة ولقد عادت لسان دييجو الآن
    Filo, ait olduğu yerde, San Diego'da kalmalıydı. Open Subtitles الأسطول يجب أن يكون له "بقية فى" سان دياجو . حيث مكانه الأصلى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more