Tamamlanmamış realitenin... ..ontolojisi aracılığı ile, sinema gerçek anlamda modern bir sanattır. | Open Subtitles | يتجسد في وجود الواقع غير المكتمل ما يجعل السينما فن شديد المعاصرة |
Dinleme yeteneklerim üzerine çalışıyorum fakat dinleyip de yargılamama bir sanattır. | TED | أعمل على الإصغاء بشكل أفضل، إنه فن أن تصغي بدون أن تحكم |
Çünkü maneviyatla ilgili düşününce, performans zamana dayalı sanattır. | TED | لأن التفكير في العرض غير المادي هو فن أساسه الوقت. |
Mimari topluluklar için barınacak bir yer inşa eden sanattır. Sadece bireyler için değil -- topluluklar ve toplumlar için. | TED | لأن العمارة هي الفن لتشييد المأوى للمجموعات، ليس فقط للأفراد، المجموعات والمجتمع ككل. |
Biliyor musun Alfred, eğitimin en yüce kaynağı sanattır... ve sanatçının örnek olması gerekir. | Open Subtitles | تعلم يا ألفرد .. الفن هو أفضل وسيلة للتعلم والفنان يجب ان يكون قدوه |
Geleneksel Ansatsuken öldürme amaçlı geliştirilmiş bir sanattır. | Open Subtitles | الأنساتسوكن فنّ تقليدي طور مع النية للقتل |
Çörek banmak bir sanattır. Fazla daldırma. Azıcık batırıp doğruca ağzına at. | Open Subtitles | التغميس فن , لا تغمسيها مدة طويلة فقط اغمسيها سريعا وارفعيها الى فمك |
Bir sürü boksör iyi bir dövüşçü değildir. - Boks bir sanattır, değil mi? | Open Subtitles | العديدون يُطلق عليهم ملاكمون ولم يقاتلوا قط ، الملاكمة فن أليس كذلك ؟ |
"Olta atmak bir sanattır ve saat 10 ve saat 2 yönleri arasında dört vuruşlu bir ritimle gerçekleştirilir." | Open Subtitles | الصب هو فن الذي يتم تنفيذه على إيقاع أربعة على مدار الساعه من 02: 00الى 10: |
İşçi memnuniyetini ve verimliliğini arttırır ve yok olmuş bir sanattır. | Open Subtitles | إنه يزيد من الرضاء لدى العامل و يزيد من معدل الإنتاج و هو فن الموت |
Dust, beni ürkütüyorsun. Tank-işi kurnaz bir sanattır. | Open Subtitles | داستن انت ترعبني هنا تانك لديه فن وأصالة |
Görüyorsun ya, Kung Fu eğitimi bir ustanın yıllarını alan bir sanattır. | Open Subtitles | انت ترى , تعليم الكونج فو فن يأخذ سنين لتتقنه |
Pornografi sanattır ama insanlar bunu anlayamıyor. | Open Subtitles | الإباحية هي فن, لكن الناس لايستطيعون رؤية ذلك |
Özellikle fark edilmesi için bir dinleme cihazı yerleştirmek gerçek bir sanattır. | Open Subtitles | هنالك فن في بناء جهاز للإستماع ذلك المراد أن يُكتشف |
Chi'yi çekebilmek bir sanattır ama bir kere onda ustalaştın mı hemen herkesi kendine esir edebilirsin. | Open Subtitles | أمتصاص الروح فن ، ولكن عندما تتعلمين التحكم فيها يُمكنكِ حينها أستعباد أى شخص. |
Evet, hayatta kalmaya devam etmek de bir sanattır. | Open Subtitles | حسناً، ان تستمر في الحياة هو أيضاً نوع من الفن. |
Şiir insan hayatına kulak veren bir sanattır! | Open Subtitles | الشِعر هو الفن الذي يستمع للحياة البشرية |
Bu elbise ciddi görünümlü ama yine de moda bir sanattır gibi duruyor mu? | Open Subtitles | مهلا، هل هذا يبدو جدي؟ لكن لا تزال الموضة هي الفن |
Damgasını vuran sanattır. Onun için de... Sınır tanımamalı. | Open Subtitles | إن الفن هو ما يترك علامة لكن كي يتركها يجب أن يسمو |
Temizlik bir sanattır ve paspasım da benim fırçamdı. | Open Subtitles | التنظيف فنّ ممسحتي كانت كفرشاة الرسم |
Çünkü sonuçta mimari içinde yaşadığımız sanattır. | Open Subtitles | إذ أنه رُغم كل شيءٍ، العمارة فنٌّ نسكنه. |
Genel kanının tersine, sümkürmek bir sanattır. | Open Subtitles | على نقيض إعتقاد شعبي، نَفْخ الأنفِ فَنُّ |
Yalan makinesini okumak bilimden ziyade sanattır. Tekrar girmeyi iste. | Open Subtitles | حسناً، قراءة بيانات جهاز كشف الكذب تعتبر فناً أكثر مما هي عِلم |
Metafor sanattır, bilim değil. Ama yine de doğru ya da yanlış gibi gelebilir. | TED | لأنها فنٌ و ليست علماً مجرداً؛ لكن بإمكان الشخص الحكم بمناسبتها للمقصود أم لا. |