Onun tek bildiği sarhoş olduğu, ve benim yaşıyor olduğum. | Open Subtitles | , كل ما كان يعرفه هو أنه كان ثملاً و أني لست ميتة |
Ama sadece eve gidemeyecek kadar sarhoş olduğu için. | Open Subtitles | نعم , لأنه كان ثملاً للغاية و لم يكن يستطع القيادة |
Onu ne kadar sevdiğimi ona anlatmaya çalıştım ama benimle sadece sarhoş olduğu için yattığını söyledi. | Open Subtitles | حاولتأنأخبرهبمدىحبّي له، لكنّه قال، أنّه نام معي لأنّه كان ثملاً فحسب |
Sabahları ayık olduğu zaman çekilmez. Akşamüzeri sarhoş olduğu zamansa hiç çekilmez. | Open Subtitles | كريه في الصباح وهو بوعيه وأكثر إثارة للازدراء عندما يكون ثملاً بعد الظهيرة |