Böyle bir şeyi satın alamazsın ama, çocuk olmadan da rolü kapamazsın bu arada, sigortan bunu karşılayacaktır tabi çocuğun olur ve rolü kaparsan. | Open Subtitles | لا يمكنك شراء طفل ، لكن يمكنك الحصول عليه من زوجتك مجاناً وتأمينك لن يغطي سوى التخفيض ولن يحدث هذا إلا إن كان لديك طفل |
Böyle bir reklamı parayla satın alamazsın. | Open Subtitles | اسمع, لا يمكنك شراء هذا القدر من الدعاية. |
Para ile arkadaş satın alamazsın. Onları kalbinle kazanman gerekir. | Open Subtitles | انت لا تشترى الاصدقاء بالمال انت تكسبهم بقلبك |
Canlı kanıt; Sınıfı satın alamazsın. | Open Subtitles | الحياة المترفة لا تشتري لكِ الرقي. |
Dostum, onun sevgisini bir elmas yüzükle satın alamazsın. | Open Subtitles | يا صاح، لا يمكنكَ شراء حبّها بخاتم من الألماس. |
İhtiyaçlarını kurabiye ile satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ شراء ضروريات الحياة بالكعك. |
Sevgini geri satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يُمكنك شراء حبها لك مرة أخرى |
Bunu satın alamazsın. | Open Subtitles | أنت لا تَستطيعُ شِراء هذا. |
- Böyle bir tanıtımı parayla bile satın alamazsın. - Biliyorum. | Open Subtitles | لا يمكنك شراء هذا النوع من الدعاية أعلم |
Böyle bir şöhreti satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك شراء الدعايا بهذه الطريقة. |
Yeraltını kazman epey süre herkesin dikkatinden kaçtı ama o kadar boruyu birilerinin dikkatini çekmeden satın alamazsın. | Open Subtitles | الحفر تحت الأرض لقد كنتم بعيدين عن أي رادار لوقتطويلولكنك... لا يمكنك شراء كل هذه الأنابيب دون أن تثير فضول أحد |
Klas olmayı parayla satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك شراء الصنف الذي تريده. |
Böyle bir tanıtım satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك شراء هذا النوع من الدعاية |
Bunları ev depolarından satın alamazsın. | Open Subtitles | انت لا تشترى هذا من مخزن منزلى |
Köle satın alamazsın, köle yaratmak zorundasın. | Open Subtitles | أنت لا تشتري عبد عليك إنشاء عبد |
Sıfat satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكَ شراء "الأهداف." * (تعني أيضاً "نعت" (في اللّغة * |
Böyle bir deneyimi parayla satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ شراء هذا النوع من التجارب |
Oğlum, affedilmeyi satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يُمكنك شراء الغُفران يا ولد |
Bunu satın alamazsın. | Open Subtitles | أنت لا تَستطيعُ شِراء ذلك |
Battousai'ın yeteneğini para ile satın alamazsın. | Open Subtitles | (باتوساي) ليس بالشخص الذي يمكن شراؤه |
Sen... sen bu kadarcık parayla onu satın alamazsın! | Open Subtitles | أنت ... لا يمكنك شراؤه ! بهذا المبلغ الزهيد |
Böyle bir eğitimi parayla satın alamazsın. | Open Subtitles | لايمكنك شراء هذا النوع من التعليم |
Beni sucukla satın alamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك شرائي بهذا البيبروني |
Evlat, Cennete Giden Yolu bu şekilde satın alamazsın. | Open Subtitles | بني، لا تستطيع شراء طريقك إلى مملكة السماء. |
Beni satın alamazsın. | Open Subtitles | لا تستطيع شرائى |
Ama sana vereceklerimi satın alamazsın. | Open Subtitles | ولكنك لن تستطيع أن تشترى ما سأعطيه لك |