Bacağından olmanın iyi yanı düşmanın seni savaş alanından hapishaneye taşımıyor oluşudur. | Open Subtitles | شيء واحد حول خسران ساق العدو لا يحملك من ساحة المعركة , إلى السجن |
Sadece yaralıları savaş alanından alabilene kadar. | Open Subtitles | لفترة تسمح لنا بإنقاذ الجرحى من ساحة المعركة. |
O savaş alanından ayrılmak bir hapishaneye sürüklenmek gibiydi. | Open Subtitles | ترك ساحة القتال تلك مثل أن يجر بك إلى السجن |
Ama iki ordumuzdan da rica ediyorum yaralılar savaş alanından alınabilene kadar dost olun ve ateşkes yapın. | Open Subtitles | ولكني أناشد كلا الجيشين في هذه اللحظة أن يعتبر أنفسهما حلفاء ويحترما الهدنة حتى يتم نقل الجرحى من ساحة القتال. |
* Uzaklaşmak istiyorum bu savaş alanından * | Open Subtitles | أريد الابتعاد من ساحة الحرب هذه |
savaş alanından taşınıp Kakuma gibi güvenli bir yere gelmişseniz çok uzun bir yol katetmişsinizdir. | TED | عندما تنتقل من منطقة حرب إلى مكان آمن مثل كاكوما، تكون حقًا قد قطعت شوطًا طويلاً. |
Bir savaş alanından çıkıp bir diğerine adım atıyorsunuz. | Open Subtitles | انتم الان بصدد الخروج من معركة هنا و الدخول في معركة اخرى هناك |
Ses savaş alanından gelmedi, güneyden geldi. | Open Subtitles | هذا لم يصدر عن المعركة لقد صدر من جهة الجنوب |
Peki, savaş alanından bir yay toplamış olabilir. | Open Subtitles | حسنا، وقالت انها يمكن ان التقط القوس من ساحة المعركة. |
savaş alanından değilsin değil mi? | Open Subtitles | أنت لست من ساحة المعركة ، أليس كذلك ؟ |
savaş alanından çekip çıkardığın asker. | Open Subtitles | الجندي الذي سحبته من ساحة المعركة |
savaş alanından doğruca buraya geldim. | Open Subtitles | لقد أتيتُ فوّرًا من ساحة المعركة. |
Belki de Blackhand sizi savaş alanından uzak tutmuştur. | Open Subtitles | ربما أبقى Blackhand لك بأمان بعيدا عن ساحة المعركة. |
Doğrudan savaş alanından gelen general. | Open Subtitles | .الجنرال، مباشرةً من ساحة المعركة |
Yoroi Bitsu'nun gizemi savaş alanından hayallere doğru uzaklaştırıldı. | Open Subtitles | الـ(يوروي بيتسو) وأسراره انطلقت من ساحة القتال إلى الخيال |
* Uzaklaşmak istiyorum bu savaş alanından * | Open Subtitles | أريد الابتعاد من ساحة الحرب هذه |
* Bu savaş alanından * | Open Subtitles | من ساحة الحرب هذه |
Sen savaş alanından mı geliyorsun? | Open Subtitles | و هل أنت أيضاً عائد من منطقة حرب ؟ |
Bir savaş alanından çıkıp bir diğerine adım atıyorsunuz. | Open Subtitles | انتم الان بصدد الخروج من معركة هنا و الدخول في معركة اخرى هناك |
Beni buraya savaş alanından uzak tutmak için getirdin. - Bunu senden babam istedi, değil mi? | Open Subtitles | أحضرتني إلى هنا لإبعادي عن المعركة والدي كلّفك بهذا، أليس كذلك؟ |