"savaşan" - Translation from Turkish to Arabic

    • يقاتل
        
    • يحارب
        
    • قاتلوا
        
    • تقاتل
        
    • تحارب
        
    • حارب
        
    • يحاربون
        
    • حاربوا
        
    • مكافحة
        
    • أحارب
        
    • المحاربة
        
    • المقاتلين
        
    • حاربت
        
    • معارك
        
    • يناضل
        
    Ama bakın, bir fikir için savaşan bir insan bir kahramandır. Open Subtitles ولكن الا ترى ان الرجل الذي يقاتل من اجل فكر
    Komünizmle savaşan sosyal sağın yer altı kuvvetlerine. Open Subtitles للقوى تحت الأرض، اليمين الاجتماعي الذي كان يقاتل الشيوعية
    Bununla savaşan organizasyonla savaşarak değil, onlarla beraber savaşıp onlara liderlik ederek onları birbirleriyle bağlantıya geçirip, gidişatı zorlayarak çünkü bu konu onun için önemli. TED لا يحارب المؤسسة التي تحارب المرض ولكنه يحارب معهم ويقوضهم يجعلهم يتواصلون متحدي الوضع الراهن لانه شي مهم بالنسبة له
    500 yıl önce, ataları Feyjoo'da savaşan Pers Prensi. Open Subtitles أمير بلاد فارس الذى آبائه قاتلوا فى فيجو قبل خمسمائة سنة
    Westeros topraklarını ele geçirmek için savaşan yedi aile olduğunu hatırladık mı? Open Subtitles تذكروا أن هناك سبع أُسر تقاتل من أجل السيطرة على أرض ويستروس
    "Lunch Lady" serisinin 9. kitabını henüz bitirdim, öğle yemeği servisçisi, suçla savaşan bir kadın hakkındaki çizgi roman serim. TED وللتو انتهيت من الكتاب التاسع في سلسة "سيدة الغداء"، والتي هي سلسلة رواية صورية عن سيدة الغداء التي تحارب الجريمة.
    Hayır, kendisi İkinci Dünya Savaşı'nda savaşan birini bir filmde canlandırdı. Open Subtitles لا ، هو مثّل فيلماً حارب فيه في الحرب العالمية الثانية
    Dünyayı kötü güçlerden korumak için savaşan beş genç süper kahraman. Open Subtitles خمس ابطال شباب الذين يحاربون من اجل حمايه الناس من الشر
    Çocukken bana karanlık güçlerle savaşan büyük kahramanların hikâyelerini anlatırdın. Open Subtitles عندما كنت صغيراً، أخبرتني قصصاً عن أبطال عظماء حاربوا الظلام
    Orada hâlâ hayallerinden vazgeçmeyen onlar için savaşan bir adamın da var olduğunu söylüyor. Open Subtitles يقول لي أن هناك رجل لم يستسلم أيضا، رجل لا يزال بالخارج يقاتل
    Zero, adamların Japonya uğruna savaşan insanların yoldaşı değil mi? Open Subtitles ألا يقاتل رفاقك من اجل اليابان يا زيرو ؟ ألا يقاتل رفاقك من اجل اليابان يا زيرو ؟
    Bu halinle de bu adada senin üstüne savaşan yoktur. Open Subtitles ومع هذا ليس هناك من يقاتل أفضل منك في تلك الجزر
    Nostaljiden hayatını kaybeden son kişi Fransa'da I. Dünya Savaşında savaşan Amerikalı bir askerdi. TED آخر شخص مات بسبب الحنين إلى الماضي كان جنديًا أمريكيًا يحارب في فرنسا خلال الحرب العالمية الأولى.
    Kahramana karşı elleriyle savaşan kötü kahraman var ve gerçek tehdit, zeki ve şeytani kötü kahraman ile beyniyle savaşan. Open Subtitles الشرير القوى الذى يحارب البطل بدنيا و الخطر الحقيقى الشرير العبقرى الذى يحارب البطل بذكائة
    Özgürlük uğruna kahramanca savaşan onurlu biri için, burada toplanmamız çok münasip düştü. Open Subtitles لذلك فمن المنطقى أن نجتمع الليلة لتكريم أحد من قاتلوا لأجل الحرية
    Bazen karada savaşan askerlerimiz oldu. TED أحياناً يكون لدينا جنود تقاتل على الأرض.
    Ve tabii çocukların fuhuşa zorlanmasına karşı tutkuyla savaşan Kamboçyalı bir aktivist, Somaly Mam. TED والمرأة الأخرى، سومالي مام، ناشطة من كمبوديا، تحارب بحب ضد عهر الأطفال
    Steve Bolsin ile konuştum, İngiliz bir doktor, bebekleri öldüren tehlikeli bir cerraha dikkat çekmek için beş yıl boyunca savaşan doktor. TED تحدثت مع ستيف بولسن، الطبيب البريطاني، الذي حارب لمدة خمس سنين ليجذب الإنتباه إلى جراح خطر كان يقتل الأطفال.
    Geri zekalı, fikri olmayan... amaçsızca, onur için savaşan... Open Subtitles لديهم ضيّق أفق ليس لديهم دقّة وهم يحاربون للأسباب اليائسة، الشرف
    Bu ülkenin birleşmesinin tam zamanı, sırf bizi korumak için savaşan erkek ve kadınların hatırı için. TED لقد حان الوقت لهذه البلاد أن تتحد، ولو حتى لكي نساعد الرجال والنساء اللذين حاربوا لحمايتنا.
    Bu gece gerçek bir suçla savaşan kahramandın, İki Tarafa Meraklı. Open Subtitles اليوم، أنت كنت صحيح ي بطل في مكافحة الجريمة، ثنائية غريبة.
    Ben deli değilim. Ruhu için savaşan biriyim. Open Subtitles أنا لست مجنوناً يا رجل أنا أحارب من أجل روحي
    Sayıca az olabiliriz belki ama dünyanın en iyi ordusuna karşı savaşan kalplerimizi birleştireceğim. Open Subtitles قد لا نفوقهم عددًا لكن سأكافىء قلوب المحاربة ضد أفضل جيش في العالم
    dayanıklıIıkları, fedakarlıkları ile savaşan erkeklerle omuz omuza yürürler. Open Subtitles بمعاناتهن وتضحياتهن يمشين كتفاً إلى كتف مع رجالهن المقاتلين
    Büyürken her türlü cinsiyet ayrımcılığıyla savaşan bir kızdım. TED كنت فتاة من النوع التي حاربت مختلف أشكال التمييز الجنسي خلال مسيرة حياتي.
    Teteoinnan, hem kadınların doğdukları savaş alanlarına hem de Tenochtilan'ın düşmanlarıyla savaşan erkeklere savaş açıyor. TED تشن تتروينا الحرب على حد سواء في ساحات المعارك النسائية المرتبطة بالولادة وفي معارك الرجال مع أعداء تينوشتيتلان.
    Sen de geceleri milyarder patronunla birlikte suçla savaşan bir korumasın. Open Subtitles أنت حارس شخصيّ يناضل الجريمة ليلًا مع ربّ عمله البليونير.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more