"savaştan önce" - Translation from Turkish to Arabic

• قبل الحرب
• قبل المعركة
• قبل إندلاع الحرب
• قبل تبدا الحرب
• قبيل الحرب
• قبل الحربِ

Savaştan önce, verilecek önemli bir kararım olduğunda yazı tura atardım.
..قبل الحرب.. عندما كان لدي قرار مهمٌ لإتخاذه اعتدت قلب عُملة

- Evet. Savaştan önce, Varşova'dayken onu sahnede görmüştüm.
في الواقع , فقد شاهدته ذات مرة على خشبة المسرح عندما جئت الى وارسو قبل الحرب

Savaştan önce çiftlikte ortakçıydım, tıpkı babam gibi.
و قبل الحرب كنت أعمل مزارع بالأجرة مثلما كان والدى

Savaştan önce buraya gelirdik.
لقد إعتدت الإتيان هنا هذه الأيام,و سابقاً قبل الحرب

Size söyleyeyim, Savaştan önce bu türden şeylere ben de hiç bulaşacağımı sanmazdım.
أخبرك، قمت بأشياء كانت مستحيلة قبل الحرب

Savaştan önce sanığa aşıkmışsınız. Doğru mu?
انتِ قلتِ أنكِ كنتِ تحبين المتهم قبل الحرب , الست انا محق؟

Bay Ware, belgelerinizde Savaştan önce yat yarışçısı olduğunuz yazıyor.
مستر وير أوراقك تقول أنك كنت تشترك فى سباقات اليخوت قبل الحرب

Savaştan önce bekledi bekledi ve nasıl da sona erdi?
لقد انتظر كثيرًا قبل الحرب, وكيف انتهى الآمر؟

Savaştan önce oldukları gibi değiller.
هذه الأماكن الآن ليست مثل ما كانت قبل الحرب.

Tim, Savaştan önce Phoenix Park'taki gönüllüleri sen mi eğitmiştin?
تيم ، هل استعرضت المتطوعين فى متنزه فينيكس قبل الحرب ؟

Savaştan önce de cinayet işlemiştim, ama haklıydım.
قتلتُ شخصاً ما قبل الحرب ولكن كانت لديّ أسبابي.

şey, yani Savaştan önce büyükbaban kötü bir adamdı baban da iyilerden biriydi ama sonra, Franco kazanınca büyükbaban bir aziz babansa şeytan oldu.
قبل الحرب كان جدك واحدا من الرجال الأشرار وكان والدك من الأخيار

Savaştan önce bile, Yahudiler'le konuştuğunuzda akıbetlerini önceden görmüşlerdi, nasıl olduğunu bilmiyor.
حتى قبل الحرب عندما تتحدث مع اليهود... كانوا يعلمون بنهايتهم لايعلم كيف

Bildiğiniz üzere Savaştan önce Polonya sanayisinin başında Yahudiler ve Almanlar vardı, diyor.
كما تعلم اليهود والالمان أداروا الصناعة البولندية قبل الحرب

Savaştan önce romantik şarkıcıymış. Hatta oldukça da ünlü.
كان مطربا عاطفيا قبل الحرب مشهور جدا فى مجاله

Onu Savaştan önce tanıdım.
نعم.. أنا أعرفها قبل الحرب أتقول مدام زورا ؟

Bu Favorite Savaştan önce New York'ta annenle arkadaşmış.
هذا الفافوريت كان صديقا لوالدتك فى مدينة نيويورك قبل الحرب

Savaştan önce burada 50 kiloluk balıklar tutardım.
إصطدت مايعادل الـ 25 رطلاً منها قبل الحرب

Savaştan önce imzamı atarken, ben böyle bir şey için anlaşmamıştım.
لم إعتمد على شيء مثل هذا عندما وقّع للجيش هذا الرجل قبل الحرب.

Geçen ay adamlarından birinin Savaştan önce iki ayak bileği kırıldı.
قبل شهر واحد من رجالي كسرت رجلين قبل المعركة

Eskiden Savaştan önce seyrettiğimiz.
الذي إعتدنا على رؤيته قبل إندلاع الحرب ؟

Savaştan önce de Almanca biliyordun sen.
انت تعرف ألماني قبل تبدا الحرب!

Savaştan önce, hayatımın bir değeri olduğuna inanıyordum.
قبيل الحرب كنت أؤمن بأن لحياتي قيمة

Pek çok insan Savaştan önce plan yaptı.
الكثير مِنْ الناسِ وضعت الخططَ قبل الحربِ.