Gençliğimde, insanların sebzelerine saygımız vardı. | Open Subtitles | عندما كنا صغار , كنا نحترم الخضروات |
Davetinize, şarap ve kadın sunarak gösterdiğiniz cömertliğe saygımız var. | Open Subtitles | نحترم الدعوة , وسخاءك بالخمر والنساء. |
Birbirimize saygımız hatırımız, hürmetimiz var. | Open Subtitles | نحن نحترم بعضنا.. ونهتم ونقدر بعضنا... |
Kaybedeceğiniz tek şey size olan saygımız. | Open Subtitles | كل ما عليك أن تخسره، هو احترامنا |
Kaybedeceğiniz tek şey size olan saygımız. | Open Subtitles | لا تقلق بشأن فقدان احترامنا لك |
- Hayır. Bunu bir halk gösterisine dönüştürmeyecek kadar sana saygımız var. | Open Subtitles | نحن نحترمك لا نريد هذا أمام الجميع |
Mehmetçiğe saygımız vardır. Tepemi attırmayın benim. | Open Subtitles | -إننا نحترم الجيش، لكن لا تثر غضبي |
Şimdi Jenny'yle beraber bebek sahibi olmaya çalışıyoruz o yüzden o kitaptaki her bir hurafeye saygımız var. | Open Subtitles | حسناً، أنا و(جيني) نُحاول إنجاب طفلٍ، لذا فإننا نحترم كلّ خُرافة في الوجود. |
Birbirimize saygımız vardır. | Open Subtitles | نحترم بعضنا البعض |
Komutan Hodges'a saygımız tam ve ilk konuştuğumuz zaman ona inandık diyeceğiz. | Open Subtitles | سنقول بأننا نحترم الجنرال (هودجز) وأننا صدقناه من المرة الأولى التي تحدثنا معه فيها |
saygımız. | TED | بل إنه احترامنا |
Bizim saygımız nerede? | Open Subtitles | أين هو احترامنا ؟ |
Evet, saygımız pencereden uçtu gitti. | Open Subtitles | أجل، لقد فقدنا احترامنا |
Size saygımız büyük efendim. | Open Subtitles | سيدي، إننا نحترمك حقًا |