"seçenek olarak" - Translation from Turkish to Arabic

    • كخيار
        
    Yeni bir fikir zaten henüz bilmedikleri bir şey olduğundan bu araştırmada bir seçenek olarak karşımıza çıkmayacağı belli bir şey. Open Subtitles الفكرة الجديدة هي شيء لايعرفونهحتىالآن، و لذا بطبيعة الحال سوف لن تطرأ كخيار
    Sevgili İmparatoriçe'm bunu hiç bir seçenek olarak görmedim. Open Subtitles ..يا عزيزتي الإمبراطورة أنا لم أعتبر ذلك كخيار أبداً
    Günümüzde yaşamımız hiç olmadığı kadar güvenli ve rahat. Bu günlerde kaşifler için çok da talep yok. Okuldaki kariyer danışmanım bunu bir seçenek olarak hiç sunmadı. TED وحياتنا اليوم أكثر أمانا وراحة مما كانت عليه من قبل. لا يوجد هناك الكثير للمستكشفين هذه الأيام. مستشار حياتي المهنية في المدرسة لم يذكر لي أبدًا الاستكشاف كخيار.
    Ancak gelecek iki yüzyılda Britanya İmparatorluğu yavaşça değişime uğradı, öncelikle tercihe bağlı bir seçenek olarak kullanımına izin verilen metrik sistem zamanla resmî hâle geldi. TED لكن تغير موقف الإمبراطورية البريطانية تدريجياً خلال القرنين التاليين، بدايةً بالموافقة على النظام المتري كخيار بديل قبل أن يتم اعتماده رسمياً بالتدريج.
    Ama bunu sadece ikinci seçenek olarak kullanmayı düşünün derim. Open Subtitles لكنني أنصحك بتنفيذ الأمر كخيار ثانوي
    - Sana bir seçenek olarak sundum. - Lâfi degistirme simdi. Open Subtitles لقد ذكرتُ ذلك كخيار - لا تُلمِّع بالموضوع -
    Bilmiyorum, sanırım artık öyle gözükmüyorum, fakat 80lerde iki çocuğumun doğumu evde gerçekleşti o zamanlar evde doğum büyük bir şeydi, biz durumun kontolünü elde tutmayı seven kişileriz. Yani buradaki tüm doğum kelimelerini değiştirebiliriz. Ben seçenek olarak "Barış, Sevgi, Doğal Ölüm" ü sevdim TED لاأعلم، لاأظن أني لازلت أبدو كذلك لكن اثنان من أطفالي ولدوا في المنزل في الثمانينات عندما كانت الولادة المنزلية شيء كبير، ونحن مولدون للأطفال اعتدنا أن نسيطر على الموقف، لذا اذا استطعت أن تبدل كل هذه الكلمات من الولادة أحب "السلام، الحب، الموت الطبيعي" كخيار.
    - Tatlım, gelinliğimi sana seçenek olarak sundum. Open Subtitles -أنا عرضت ثوبي يا عزيزتي كخيار
    Bunu sadece bir seçenek olarak sundum. Open Subtitles أنا أعرض هذا كخيار متاح وحسب
    - Bir seçenek olarak İrlandalılara götürdüm. Open Subtitles لقد طرحته عليهم كخيار
    - Bir seçenek olarak önerdim. - Hayır, onu zorladığını söyledi. Open Subtitles -إقترحته كخيار لا, لقد قال بأنك أجبرته عليه...
    Üreticilere ödeme konusunda o kadar iyi bir hâl alıyoruz ki, 10 yıl içinde, liseden ve üniversiteden mezun olan çocuklar üretici olmayı bir seçenek olarak düşünecekler -- Doktor olabilirim, avukat olabilirim, bir podkastçı olabilirim, bir internet çizgi romanım olabilir. TED سنطور الطريقه ليتمكن المبدعين من جني المال، في خلال 10 سنوات، والأطفال خريجي المدرسة الثانوية والجامعة، سيفكرون في أن يصبحوا أشخاص مبدعين كخيار لهم... يمكني أن اكون طبيب أو محامي، أن أكون صاحب مدونة صوتية، أو يكون لي موقع فكاهي.
    - Evet, ikinci bir seçenek olarak. Open Subtitles كخيار ثاني نعم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more