"seçilim" - Translation from Turkish to Arabic

    • الانتقاء
        
    • الانتخاب
        
    • الإنتقاء
        
    • بالانتقاء
        
    Doğal seçilim, popülasyon ve türleri kabaca tanımlı sınırlar içinde tutuyor. TED عادةً ما يُبقي الانتقاء الطبيعي على السكان والفصائل ضمن حدود معينة.
    Ve doğal seçilim tarafından tasarlandı-- Milyonlarca yıl süren doğal seçilim süreciyle. TED وقد تم تصميمها عن طرق الانتقاء الطبيعي، عملية الانتقاء الطبيعي، خلال ملايين السنين.
    Doğal seçilim sürecinin keşfettiği tasarımlar inanılmaz derecede dâhice. TED التصاميم الناتجة من عمليات الانتقاء الطبيعي في منتهى الذكاء، في منتهى الذكاء لدرجة عدم التصديق
    Darwin bu değişim mekanizmasına doğal seçilim adını verdi. Open Subtitles إنها ميكانيكية أطلق عليها دارون الانتخاب الطبيعي
    Darwin'in takipçileri onun doğal seçilim teorisinin "Buraya nasıl geldik?" sorusunun yanıtını bulmaya yardım edeceğini ummuş olmalıdır. Open Subtitles لابد أن تابعي دارون قد املوا في أن تجيب نظريته عن الانتخاب الطبيعي عن السؤال كيف جئنا إلي هنا؟
    Böylece, doğal seçilim yoluyla zaman içinde, mutasyonlar, bir proteinin işlevini zamanla düzeltilemiyecek şekilde bozabilen değişiklikler. zaman içinde dayanılmaz hale gelecektir. TED فخلال الإنتقاء الطبيعي، عبر الزمن، تحدث الطفرات الجينية، لكن الطفرات التي تعطل الوظائف لا يمكن لها أن تستمر.
    Bu, doğal seçilim yoluyla evrim yani bilim tarihindeki en devrimsel kavram. Open Subtitles هذا هو التطور بالانتقاء الطبيعي. المبدأ الأكثر ثورية في تاريخ العلم.
    Kadınlar, seçilim sürecini sağ salim atlatan spermlerin kontrolünü eline alıyor. Open Subtitles النساء يملكن السلطة على تلك الحيوانات المنوية القليلة التي تنجو من عملية الانتقاء.
    İnsanlar Doğal seçilim teorisini de dinlemek istememişlerdi. Open Subtitles هُنّ المتفوقات جنسياً. ولا حتى يريد الناس أنْ يسمعوا عن نظرية الانتقاء الطبيعي
    Yapay seçilim kurdu çobana yabani otları da buğday ve mısıra çevirdi. Open Subtitles الانتقاء الاصطناعي حول الذئب إلى راعي قطيع و الأعشاب البرية إلى قمح و ذرة
    Doğal seçilim bizlere beynimizin bu yolla işlem yapmasını öğretti. Open Subtitles وسوف تكون أيامه معدودة. الانتقاء الطبيعي وجه تطوير ادمغتنا
    Eğer yapay seçilim böyle kökten değişiklikleri yalnızca 10-15 bin yıl içinde gerçekleştirebiliyorsa doğal seçilim milyarlarca yılda neler yapabilir? Open Subtitles إذا كان الانتقاء الاصطناعي قادر على عمل هذا التغييرات العميقة في 10 أو 20 ألف سنة فقط. فمالذي يستطيع الانتقاء الطبيعي عمله
    Doğal seçilim için sabrını kaybetmiş. Open Subtitles ويفقد صبره من أجل الانتقاء الطبيعي
    Afrika savanlarından sağ çıktık, avcılarımızdan ve avlarımızdan çoğundan daha zayıf ve yavaş olduğumuz hâlde, karşılıklı yardımla harika bir yeti gösterdik ve bu ortak çalışma güdüsü doğal seçilim aracılığıyla akıllarımıza kazınmış durumda. TED نجونا من السهول العشبية الأفريقية، رغم كوننا أضعف وأبطأ من مهاجمينا ومعظم ضحايانا، عن طريق القدرة المدهشة للمشاركة في المعونة المتبادلة، وقد غرست تلك الرغبة للتعاون في أذهاننا من خلال الانتقاء الطبيعي.
    Darwin, işte bu sürece "doğal seçilim" adını verdi. Open Subtitles سمّى (داروين) هذه العملية ‏" الانتقاء الطبيعي ". ‏
    Sonra, "Doğal seçilim." TED ‫ثم "الانتقاء الطبيعي"،‬
    Doğal seçilim ve genetik mutasyon, temelde yaşamın bugün gördüğümüz tüm çeşitliliğini ve karmaşıklığını, hiçbir mucize gerçekleşmeksizin son derece basit başlangıçlardan üretebilir. Open Subtitles الانتخاب الطبيعي و التحور الجيني يمكن أن ينتجوا كل التنوع في الحياة بكل هذا التعقيد، من بدايات بسيطة للغاية
    Eğer insanlar evrimleri boyunca yalnızca dövüşüp rekabet etmiş olsaydı, doğal seçilim solakların sayısını artırıp seyrek olarak nitelendirilemeyecek bir seviyeye ulaştırırdı. TED إذا كان الناس فقط يتقاتلون ويتنافسون خلال التطوّر البشري، سيؤدي الانتخاب الطبيعي إلى زيادة العسراء حتى ما يصبح حتى ما يصبح هناك الكثير منهم، مما لا يجعلها صفة نادرة.
    Eğer kaçanlar olursa doğal seçilim onların icabına bakar. TED لأنه إن هرب بعضُها، فإن الإنتقاء الطبيعي سيقوم بدوره.
    Bunu doğal seleksiyon (seçilim) teorisi ile açıklayamıyordu ve bu hüsran dolayısıyla, cinsel seçilim teorisini geliştirdi. TED ولم يستطع شرحه في نظريته عن الإنتقاء الطبيعي. وبعيداً عن إحباطه، قام بتطوير نظريته عن الإنتقاء الجنسي.
    İnsan gözünün karmaşıklığı doğal seçilim yoluyla gerçekleşen evrime hiçbir engel oluşturmamaktadır. Open Subtitles لا يحوي تعقيد العين البشرية تحدياً للتطور بالانتقاء الطبيعي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more