Niceliksel ve niteliksel olarak, aynı şeyde denendiklerinde, insanların davrandığı şekilde davranmayı seçiyorlar. | TED | بشكل نوعي واحصائي، اختاروا تماما بنفس الطريقة كما الأشخاص، الذين خضعوا لنفس التجربة. |
Ve dikkat edin, bu arada, bir çok insan rakamları bu sivriliklerin etrafında da seçiyorlar. | TED | ولاحظوا أنّ معظم النّاس اختاروا أرقاما من هذه المنطقة هنا. |
Onlara yaptıklarınız yüzünden, belki aksini seçiyorlar. | Open Subtitles | ربما اختاروا عدم ذلك نتيجة لطريقة معاملتها |
Her yıl ihtisas dönemini hızlandırmak için bir öğrenci seçiyorlar. | Open Subtitles | الآن، في كل سنة يختارون طالبا واحدا الطريق السريع للإقامة |
diğer New Yorkluların ne kadar boş vakti varsa o kadar boş vakitleri var, onlar sadece vakitlerini sıradışı bir şekilde harcamayı seçiyorlar. | TED | لديهم فقط نفس وقت التسلية كما لدى أي نيويوركيين آخرين، إنهم فقط يختارون من حين لآخر أن يقضونه بطريقة غير معتادة. |
Kızlar beni seçiyorlar diye kıskanıyorsun, çünkü ben uzun, koyu ve yakışıklıyım sen ise bir üçüncü dünya ülkesi ucubesi. | Open Subtitles | ,أنت تغير لي، لأن البنت إختارتني بسبب أنني طويل، أسمر ووسيم، وأنت ثالث أقبح رجل .في العالم |
Tanrılar tarafından seçildiğimizde, ölmemiz için seçiyorlar bizi. | Open Subtitles | عندما يتم اختيارنا من قبل الصناع فهم يختاروننا لأجل أن نموت |
Bayılıyorlar. Sıradan insanlarla dalga geçebilecekleri bir yer seçiyorlar. | Open Subtitles | يعشقنه، يخترن مكاناً حيث يستطعن السخرية من الناس العاديين |
Onlar da atalarının topraklarını terk etmek yerine bu şekilde yaşamayı seçiyorlar. | Open Subtitles | وذلك بدلا من أن يتركوا ارض اجدادهم, انهم اختاروا طريقة للعيش. |
Bu canavarlardan bazıları, neye dönüştüklerini kabul etmeyi seçiyorlar. | Open Subtitles | بعضا من هولاء الوحوش اختاروا ببساطة ان يقبلوا ما اصبحوا عليه |
En azından daha güzel arabalar seçiyorlar. | Open Subtitles | حسنُ، على الأقل اختاروا ألوان سيارة أفضل من هذه |
Daha "iyi" olanaklar adına, ölümcül göç yolunu seçiyorlar. | TED | اختاروا الطريق المميت للهجرة للبحث عن فرص " أفضل." |
1960'ların "Mad Man"daki asistanlar tarzında üretmeyi seçiyorlar. | TED | ولكنهم اختاروا صياغتها على غرار السكرتارية في "ماد مان" خلال الخمسينيات. |
ya da iki tane fotoğraf çektikten sonra hemen o anda bir tercih yapıyorsunuz ve bir daha değiştiremiyorsunuz. Hangi derse kaydolmak istersiniz? "Öğrencilerin yüzde 66'sı, üçte ikisi, resimleri değiştirme şanslarının olduğu dersi seçiyorlar. | TED | هالو ؟ 66 بالمئة من الطلاب اختاروا ان يكونوا في الكورس الذي سيكونون عدم راضين تماما باختيارهم للصورة لانهم لايعلمون اي الحالتين ستقوم السعادة المولفة بعملها |
Partnerin kendisine özellikle ilgi çektiği durumlarda, daha çok seçiyorlar. | TED | وبالخصوص إن جلب الشريك الإهتمام إلى نفسه، يختارون أكثر. |
Bugünlerde, tecrübeli yaşlıları değil, güçlü gençleri seçiyorlar. | Open Subtitles | والآن هم يختارون الأصغر بينهم ليكون المسؤول عن الشراع ليس الكبار سنا لأجل توفر الخبرة |
Bir hasta seçiyorlar ve onun iyileşme sürecini izliyor çıktığında ise soruşturuyorlar. | Open Subtitles | يختارون مريض ويتابعون ..إجراءاته خلالالنظام. يستجوبونه حينما يغادر. |
Kızlar beni seçiyorlar diye kıskanıyorsun, çünkü ben uzun, koyu ve yakışıklıyım sen ise bir üçüncü dünya ülkesi ucubesi. | Open Subtitles | ,أنت تغير لي، لأن البنت إختارتني بسبب أنني طويل، أسمر ووسيم، وأنت ثالث أقبح رجل .في العالم |
Bizi daha sonra kullanmak üzere seçiyorlar. | Open Subtitles | يختاروننا الآن الى وقت آخر |
Her sene bütün yunan öğrenci yurtlarından daha fazla istek alıyorlar ama sadece bir kızı Tri-Psi parçası olmak için seçiyorlar. | Open Subtitles | يحصلن طلبات دخول أكثر من أي نادي سيّدات يوناني كل سنة... لكنهن يخترن فتاة واحدة فقط... لكي تكون جزءاً من الـ(تراي ساي) |