"seçtiğim bir" - Translation from Turkish to Arabic

• من اختياري
• اخترتُ
• من إختياري
• اخترتها

BM kontrolünde olmayan ve benim seçtiğim bir gemide buluşacağız.
نلتقي شخصيا على سفينة من اختياري خارج سيطرة الأمم المتحدة

Benim seçtiğim bir bilardo topuyla numarasını yapması için nakit on bin.
عشرة آلاف نقداً لو نفّذ خدعته بكرة بلياردو من اختياري

Tamam bu durumda balayı benim seçtiğim bir yerde olacak.
حسن في هذه الحالة سيكون شهر العسل في مكان من اختياري

Hayır. Benim seçtiğim bir haftadan fazla sevebileceğim bir adamdı.
لا، اخترتُ رجلا يمكنني أن أحبه لأكثر من أسبوع

Eğer haklıysam, benim seçtiğim bir restoranda akşam yemeği yiyeceğiz.
إشترِ لي عشاء في مطعم من إختياري إذا كنتُ صائبة.

Yapacağın açıklama basitti. Kendi seçtiğim bir kadınla evlenmeme izin vermediniz.
التفسير هو أنه لم يتسنى لي الزواج بإمرآة من إختياري

Bu, dosyamdan rastgele seçtiğim bir slayt.
هذه فقط شريحة عشوائية والتي اخترتها من ملفي.

Şahsen, seçtiğim bir gemide buluşuyoruz.
فستقابليني انتي شخصيا، على متن سفينة من اختياري

Benim seçtiğim bir muhabirle oturacaksın ve sanki en yakın arkadaşınla sohbet eder gibi Birleşik Devletler Başkanı'na olan masum ve engel olunamaz saf aşkını anlatacaksın.
أنتي سوف تجلسين مع مذيع من اختياري وسوف تتحدثين كما لو أنك تتحدثين مع صديقتك المقربة عن حبك البريء والذي بلا حسيب ولا رقيب

Londra'ya, Paris'e, kendi seçtiğim bir yere.
(إلى (لندن)، أو (باريس مدينة من اختياري

Masa başı işi olduğu için seçtiğim bir kariyer ama eğer orada yavaş hareket eden manyetik monopolleri keşfedebilirsem sicim teorisini doğrulayan bilim adamı olurum.
وظيفة اخترتها لأنها داخلية ((ليست ميدانية)) و لكن، إن استطعت استكشاف الأقطاب المغناطيسية الأحادية البطيئة

Masa başı işi olduğu için seçtiğim bir kariyer ama eğer orada yavaş hareket eden manyetik monopolleri keşfedebilirsem sicim teorisini doğrulayan bilim adamı olurum.
أنا عالِم فيزيائي نظري وظيفة اخترتها لأنها داخلية ((ليست ميدانية)) و لكن، إن استطعت استكشاف