Babam hediye getirmek için arabaya gitti ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | ذهب أبي إلى السيارة ليأتي لي بهديتي. وأنت قتلته. |
Yine başımı belaya soktum ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | أقحمت نفسي في مشكلة مُجددًا، وأنت... قتلته. |
Gerçek zombi bu. Ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | ولقد كان زومبيّاً حقيقيّاً وأنت قتلته |
Üstelik sen onu öldürdün. | Open Subtitles | مع أنّكِ قتلتِها |
Üstelik sen onu öldürdün. | Open Subtitles | مع أنّكِ قتلتِها |
O küçük çocuğun önünde kocaman bir yaşam vardı ve sen onu öldürdün, böylece hiç olmamış gibi davranabilirsin. | Open Subtitles | و أنت قتلته حتى تتظاهر بأنه لم يحدث أي شيء |
Bu benim oğlum. En büyük oğlum. sen onu öldürdün. | Open Subtitles | هذا ابني، أكبر أبنائي و أنت قتلته |
Onu seviyordum, ve sen onu öldürdün! | Open Subtitles | أنا أحبها، وأنت قتلتها |
Ne olursa olsun mürettebatımdan biriydi ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | لقد كان عضوا في سفينتي وأنت قتلته |
Gerry, Steve Murchin'in karısı ve üç çocuğu vardı ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | (ستيف مرتشن) كان لديه زوجة يا(جيري) و3 أطفال وأنت قتلته |
Beni ziyarete gelmişti ama sen onu öldürdün! | Open Subtitles | جاء لزيارتي, وأنت قتلته |
Seni koruyordu John, ama sen onu öldürdün. | Open Subtitles | لقد حماكَ يا (جون)، وأنت قتلته |
O benimdi ve sen onu öldürdün! | Open Subtitles | لقد كان لي، وأنت قتلته! |
- Ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | وأنت قتلته. |
- Onu buraya getirme sebebim senin dönüşümünü hızlandırmak için yardım etmesi içindi ama sen onu öldürdün. | Open Subtitles | ... لقد جلبته إلى هنا لكي يساعدنا في تسريع تحولك و أنت قتلته |
-Bunun yerine sen onu öldürdün. | Open Subtitles | بدلاً من ذلك أنت قتلته |
Evet. Sonra da sen onu öldürdün. | Open Subtitles | نعم, وبعدها أنت قتلته |
Ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | وأنت قتلتها |
Adı Angie ve sen onu öldürdün. | Open Subtitles | اسمها (آنجي) وأنت قتلتها |