"sendromuna" - Translation from Turkish to Arabic

    • متلازمة
        
    • بمتلازمة
        
    Bizim hipotezimiz şu ki bunun sebebi kadınların kimlik hırsızı sendromuna yakalanmalaya yakınlıkları. TED فرضيتنا هي أن هذا يحدث لأن النساء يملن إلى المعاناة أكثر من متلازمة المحتال.
    Vücudum karaciğerini reddetti ve şimdi de Garfield sendromuna yakalandım. Open Subtitles جسمي قد رفض كبدك والآن عِنْدي متلازمة غارفيلد
    - Bir adamın karpal tünel sendromuna karşı verdiği savaşı anlatan heyecan verici bir hikâye gibiydi. Open Subtitles انها قصة مثيرة لرجل ينازع من متلازمة النفق الرسغي
    Kronik yorgunluk sendromuna yakalandığınızı düşündürecek başka semptomunuz varmı? Open Subtitles أي سبب آخر يجعلك تظن أنك مصاب بمتلازمة الإرهاق المزمنة؟
    Distal özefagus rüptürü bacaklarında kompartman sendromuna neden olabilir, iki semptomu da açıklar. Open Subtitles تمزق قاصي للمريء قد يتسبب بمتلازمة الحيز في فخذه تفسر كلا العارضين
    Stockholm sendromuna mı yakalandın? Open Subtitles متلازمة ستوكهولم: مصطلح يطلق على من يتعاطف مع عدوه أو أن يتعاطف المخطوف مع المُختطٍف
    Tatlım, sanırım Stockholm sendromuna tutuldun. Open Subtitles حبيبتي ، أعتقد بأنه لديكِ متلازمة ستوكهولم
    Tıpkı hayalet uzuv sendromuna yakalanmış gibisin. Open Subtitles انها تقريبا مثل أن يكون لديك شكل متلازمة الأطراف الوهمية.
    Stockholm sendromuna yakalandı. Kendini kaçıran adamlara duygusal olarak bağlandı. Open Subtitles إنه يعاني من متلازمة (ستوكهولم) وقد تواطد جيداً مع مختطفيه
    "Akut panik stres sendromuna dayalı geçici delilik." Open Subtitles "جنون مؤقت ناتج من متلازمة الخوف المؤلم الشديدة"
    Annem "Paul Lynde sendromuna." gıcık olur Open Subtitles تعاني الأمّ من حالة حادّة "متلازمة بول ليند"
    Koli basili HO:157 kanlı ishale ve hemolitik üremik sendromuna yol açar. Open Subtitles إي كولاي إتش أو 157" يسبب الدم بالبول" و يقود إلى متلازمة تبولن الدم
    Klinefelter sendromuna ilişkin fiziksel bulgular yok. O zaman, o, bir XXY değil. Open Subtitles "لا توجد أيه أدله ظاهرية علي أنه مصاب ب"متلازمة كلاينفلتر {متلازمة كلاينفلتر" مرض وراثي يضعف البلوغ الذكري"}
    Empatik yetim sendromuna dayanarak tedavi ettin ve bu yöntemle onu neredeyse öldürüyordun. Open Subtitles بل عالجتَها بناءً على متلازمة "التعاطف مع اليتيمة" وكدتَ تقتلها بسبب ذلك
    Sürgüleme sendromuna maruz kalmış gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو أنه يعاني من متلازمة الحبس ؟
    Hayır. Şimdi, daha çok "kıçımdaki ağrısın" sendromuna dönüştü. Open Subtitles انها اكثر كأنك متلازمة ألم في مؤخرتي.
    Sanırım doğduğunda, fetal alkol sendromuna yakalanmış. Open Subtitles أعتقد أنّها تعاني من "متلازمة الكحول الجينيّة" عندولادتها.
    Düzgün temizlenmeyen halılar Kawasaki sendromuna sebep olur. Open Subtitles تنظيف السجّاد والتي لا تجف بشكل صحيح "تنتج متلازمة "كاوازاكي
    Eğer ameliyat almazsak kompartman sendromuna girecek bacağına kan akışı kesilecek ki bu kesinlikle onu öldürebilir. Open Subtitles اذا لم نجري العمليه. سوف تصاب بمتلازمة المقصورة، ,و التي ستوقف سريان الدماء الساق
    - Yani bir Vater sendromuna çok sık rastlayamam. - Hayır. Open Subtitles أقصد , مريض بمتلازمة فاتر شئ لا نراه دائماً - لا -
    Ayrıca Miller-Fisher sendromuna yol açtı. Open Subtitles و لقد أصابه أيضا بمتلازمة ميلر فيشر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more