Bu anahtarlar birlikte kullanıldığında seni kontrol edecek sır açığa çıkıyor. | Open Subtitles | هذين المفتاحين، يستعملان معاً للكشف عن سر السيطرة عليك |
Ben böyle olmasını istemiyorum. seni kontrol etmek istemiyorum. | Open Subtitles | أنظر , لا أريدك أن تكون مثل هذا , لا تدعه يتحكم بك |
Şunu açıklığa kavuşturayım, seni tuttu çünkü sarhoşsun ve seni kontrol edebileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | دعني أفهم الموضوع. قام بتوظيفك لأنك سكير ويعتقد أنه يستطيع التحكم بك. |
Burda bile üstadının seni kontrol etmesine izin vermen ilgi çekici. | Open Subtitles | يا له من شيء مثير حتى وأنت هنا تسمح لفنانك أن يسيطر عليك |
Bu Yubaba'nın seni kontrol etme yolu; ismini çalmak. | Open Subtitles | أليس كذلك ؟ يوبابا تسيطر عليك بسرقة اسمك |
Şimdiki gibi Dan, duygularının seni kontrol etmesine izin verdiğinde. | Open Subtitles | مثل الان يا دان ، عندما تدع مشاعرك تتحكم بك |
Ben seni kontrol etmeye çalışmıyorum. Sadece sonumun morg olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحاول السيطرة عليكِ أنا فقط لا أريد أن أنتهي في المشرحة |
Senden sorumlu olarak seni kontrol edip bir sorun olmadığını bilmek görevim. | Open Subtitles | انها مسؤوليتي كمشرف عليك أن أطمئن عليك لأتأكد بأن في أفضل حال |
seni kontrol için aradım. Pekâlâ, yarın görüşürüz. | Open Subtitles | اتصلت للإطمئنان عليك فحسب حسناً, سأراك غداً |
Ve bunu beni seni kontrol edemiyormuşum gibi göstermeden yapmana ihtiyacım var. | Open Subtitles | و لكنني اريد منك ان تفعل ذلك بدون ان جعلني ابدو و كأنه لا يمكنني السيطرة عليك |
seni kontrol edemiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع السيطرة عليك و لا أستطيع الإعتماد عليك |
seni kontrol eden tek şey o. Seni durdurabilecek tek şey o. | Open Subtitles | إنّه الشيء الوحيد الذي يستطيع السيطرة عليك و إيقافك |
Garner'ı koruma sakın. seni kontrol ettiğini biliyoruz. | Open Subtitles | مولي لا تحمي جارنر نحن نعلم بأنه يتحكم بك |
seni kontrol etmese bile güvenli noktaya ulaşamayacaksın. | Open Subtitles | سواءاً أكان يتحكم بك أو لا عليكأنتصلإلى نقطةالحفظ, |
seni kontrol etmese bile güvenli noktaya ulaşamayacaksın. | Open Subtitles | سواءاً أكان يتحكم بك أو لا عليكأنتصلإلى نقطةالحفظ, |
seni kontrol edemeyeceğimi söylediklerini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم ما يقولونه بأنني لا أستطيع التحكم بك |
seni kontrol etmeye çalışmak ve seni kontrol altında tutmak, iki farklı şey. | Open Subtitles | مُحاولة التحكم بك وإبقاءك تحت السيطرة يُعدان أمران مُختلفان تماماً |
Buranın seni kontrol etmesine izin vermeyip senini burayı etmen gerek. | Open Subtitles | أنت من المفترض أن تسيطر على هذا المكان لا أن تدعه يسيطر عليك |
Duygularının seni kontrol etmesine izin verme. İki geceden sonra hareket edeceğiz, ay yok. | Open Subtitles | لا تدع العاطفة تسيطر عليك سننطلق بعد ليلتين والقمر غائب وهذا كل شيء |
Mello, duygularının seni kontrol etmesine izin veriyorsun; bu yüzden önemli şeyleri unutuyorsun. | Open Subtitles | ميلو ، أنت تجعل عواطفك تتحكم بك ، لذا قد نسيت أموراً مهمة |
Seni kızdırdığım ya da güldürdüğüm zaman bunları seni kontrol edebildiğim için yapıyorum. | Open Subtitles | عندما أغضِبُكِ، أو أجعلُكِ تضحكين, أفعل ذلك من أجل السيطرة عليكِ |
ben seni kontrol ediyorum. | Open Subtitles | أعرف أننا نسير بحسب الجدول أنا أطمئن عليك , أخي |
Gelip seni kontrol edeceğimi söylemiştim. | Open Subtitles | آخبرتك بأني سأتي للإطمئنان عليك. |
Biraz dinlen. Sonra gelir ve seni kontrol ederim. | Open Subtitles | ارتاحي قليلاً، وسأعود لأطمئن عليك لاحقاً. |
İyi geceler. - Yarın gelip seni kontrol ederim, tamam mı? | Open Subtitles | -طابت ليلتك، سآتي وأطمئنّ عليك غداً، إتفقنا؟ |
Gwyneth, seni kontrol etmiyor, sen onu kontrol ediyorsun. | Open Subtitles | اسمعينى يا جوينيث ، إنهم لا يتحكمون بكِ بل أنتِ من تتحكمين بهم |
seni kontrol için aradım. Gelince beni arar mısın? | Open Subtitles | أتصل بك للاطمئنان عليك هلا تتصلين بي عند عودتك |
seni kontrol edebileceğini düşünecek, fakat beni hesaba katmamış olacak. | Open Subtitles | سيظنُّ أنّ بإمكانه التحكّم بكِ ولكنّه سينسى أمري. |
Sana, kraliçeler kraldan bağımsız değildir, dediğimde seni kontrol etmeye çalışmıyordum. | Open Subtitles | عندما اخبرتك بأن الملكات ليس لديهن الحريه كما الملوك لم اكن احاول السيطره عليك |