"senin ofisinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • في مكتبك
        
    • في مكتبِكَ
        
    Sabah senin ofisinde gördüğüm adam. Open Subtitles ذلك الرجل الذي رأيته في مكتبك صباح اليوم
    Borsa simsarlarından biri, senin ofisinde çalışanlardan biri, öldürüldü. Open Subtitles أحد المتداولين لديك شخص يعمل في مكتبك قد قُتل
    Aslında, şu anda FBI ile birlikte senin ofisinde. Open Subtitles إنه بخير بالواقع، إنه الآن في مكتبك برفقة المحققين الفدراليين.
    Peki ama yapacaksak kapanmadan önce senin ofisinde yapalım. Open Subtitles نعم, لكن إذا كنا سنفعل ذلك سوف نقوم بفعله في مكتبك الخاص, قبل أن تغلق المحل
    Çok iyi görünüyordu. O gün, senin ofisinde. Open Subtitles بَدتْ جيدةَ جداً أيضاً، ذلك اليومِ في مكتبِكَ.
    Aynen öyle yaptılar, tabii biz bunu konuşurken Angela senin ofisinde değildi. Sadece... Open Subtitles بالفعل لكنها لم تكن في مكتبك حين ناقشنا هذا الموضوع
    Mutfaktan geçirip içeri al. Onunla senin ofisinde görüşeceğim. Open Subtitles أخذه في خلال المطبخ، و، اه، وسوف يجتمع له في مكتبك.
    senin ofisinde de bir çok eş cinsel vardır ama ne yazık ki gerçeği saklıyorlar. Open Subtitles لابد و أن هناك شواذ كثر في مكتبك أيضاً لكن للأسف مضطرين أن يخفوا هذه الحقيقة
    Masha Borowczyk bir saattir senin ofisinde. Open Subtitles ماشا بوروزسكي في مكتبك منذ ساعة
    Birisine senin ofisinde bir iş vermeni istiyorum. Open Subtitles إنني أريدك أن تجد للرجل وظيفة في مكتبك.
    Teresa'yı aramaya çıktı, V eonu senin ofisinde yakaladı. Open Subtitles رحل بحث عن تيريزا، و لحق بها في مكتبك.
    Bana seni öldürmem söylendigi zaman senin ofisinde idim. Open Subtitles كنت في مكتبك عندما أمروك بقتلي
    senin ofisinde seks yapmadığımız konusunda için rahat olsun ama. Open Subtitles أُريد توضيح أننا لم نقم علاقة في مكتبك
    yoksa tekrar senin ofisinde buluşabilirdik. Open Subtitles وإلا لتقابلنا في مكتبك مجددًا.
    Ben senin ofisinde kendimi feda etmeye hazırdım. Open Subtitles كنت مستعدة للتضحية بنفسي في مكتبك
    senin ofisinde rahatım. Open Subtitles أكون مرتاحاً في مكتبك
    Peter, Neal ile senin ofisinde hoparlörden konuşuyoruz. Open Subtitles (نيل) و أنا نسمعك على مكبر الصوت في مكتبك يا (بيتر)
    Benjamin, neredeyse unutuyordum. Oğlum senin ofisinde. Open Subtitles أوه , (بنجيامين), كدت قد انسى ابني في مكتبك
    senin ofisinde mi? Open Subtitles نتحدث وحدنا في مكتبك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more