"sevecen" - Translation from Turkish to Arabic

    • محب
        
    • المحبة
        
    • محبة
        
    • محبوب
        
    • حنون
        
    • ودود
        
    • محبوبة
        
    • الحنون
        
    • محباً
        
    • محبه
        
    • محبين
        
    • ومحبوب
        
    • عطوف
        
    • حنونين
        
    • بمحبّة
        
    Duygusuz bir anne sevecen bir baba ondan çok erken alındı. Open Subtitles والدة عديمة الإحساس والد محب تم سلبه منها في وقت مبكر
    Ama her şeyin yaratıcısı, tüm yaşayanların kalplerindeki sevecen ruhtur. Open Subtitles و لكنه خالق كل شئ اٍنه الروح المحبة التى تعيش فى قلوبنا
    Ve ev ortamında oldukça sevecen. Open Subtitles في مكان آمن .. و محبة الصفحه الرئيسيه للبيئه
    Duke Üniversitesi'ne gitmişsin harika bir kadınla evlenmişsin sevecen bir babasın. Open Subtitles ،أنّك غطيت تكاليف دراستك ،تزوجت من امرأة رائعة .أنت أب محبوب
    Doğru ama başınıza gelen her şeyde, bunun çoğuna sebep olan sevecen bir annenizin olduğunu düşünmek rahatlatıcı. Open Subtitles صحيح, ولكن يمكن أن نأمل أن شخصا بنفس المكانه قد يوقعك فى هواه ولديك أم حنون ستطير من السعادة لأجلك
    O çocuk ne kadar nazik masum, sevecen ve hassastı, hatırlıyorsun değil mi? Open Subtitles تتذكرين كم كان ذلك الطفل لطيف بريء ، ودود وعطوف ألا تتذكرين ؟
    Demek istediğim... Sizi seviyor hepimizi seviyor. sevecen bir insan. Open Subtitles أعني أنَّها تحبنا جميعًا هي إنسانة محبوبة
    - İnsanlar Villefort'un sevecen bir baba,sadık bir evlat ve kanunun dürüst bir hizmetlisi sanıyor Open Subtitles العامه يرون فيلافورت كأب محب ابن مخلص الامين الحارس للقانون
    Ama aşama çalışmamdan sonra artık Tanrı'nın sevecen bir baba olduğuna inanıyorum. Open Subtitles ولكن ، بعد الانتهاء من دراسة خطوتي أصبحت مؤمنة بأن الله هو أبا محب
    Sayın Hakim, önceki evliliğimden Douglas Riller'ın sevecen bir baba ve eş olduğunu biliyorum. Open Subtitles سعادتك انا اعرف دوغلاس ريلر كزوج محب واب لطفلي من الزواج السابق
    Ben hürmetkar koca, sen de sevecen bir eş. Open Subtitles أنا ، الزوج المطيع . أنتى ، الزوجة المحبة
    Titiz baba mı ağır basacak yoksa eşofmanların içinde bile seksi görünen sevecen anne mi? Open Subtitles هل سيكون الأب المتسلط المنتقد بشدة أم الأم المحبة التي تبدو مثيرة بثياب الرياضة
    Hiç sorun değil. Seninki gibi sevecen bir ruh dizginlenemez. Open Subtitles بالطبع , روح محبة مثلك لا يمكن رفضها
    Böyle sevecen bir aile olduğunuz için hepinize teşekkür ederim. Open Subtitles أود أن أشكركم جميعا لأنكم عائلة محبة
    Bir saat önce öldü. İki çocuk babası, sevecen bir koca. Open Subtitles لقد مات منذ ساعة مضت أب لطفلين، زوج محبوب
    Afganistan'da bir savaş esnasında, birkaç İngiliz ve ben, 15 yaşında, ismi Abdullah olan, iyiliğe hevesli, masum, sevecen ve cana yakın bir çocukla özel bir ilişki oluşturduk. TED خلال إحدى المعارك في أفغانستان، جمعتني علاقة وطيدة أنا وبعض الرجال البريطانيين بفتى أفغاني كان عمره 15 سنة، عبد الله، طفل بريء، محبوب وودود. كان يسعى دائمًا لإرضائنا.
    30 sene boyunca iyi bir koca ve sevecen bir baba oldu. Open Subtitles لقد كان زوجا جيدا و أبا حنون لمدة 30 سنة
    Her zaman suçunu itiraf etmiş katillere sevecen misin? Open Subtitles أنت ودود دائماً إلى القتلةِ المُعتَرَفينِ؟
    Demek istediğim... Sizi seviyor hepimizi seviyor. sevecen bir insan. Open Subtitles أعني أنَّها تحبنا جميعًا هي إنسانة محبوبة
    Ve senin, o sevecen babanın içinde bile hala akılsız bir ilkel var. Open Subtitles وحتى بداخلك أيها الأب الحنون ما زال يقبع ذلك البدائي عديم العقل
    Baban bir sahtekara göre sevecen, nazik ve cömert bir adamdı. Open Subtitles ‫كان والدك محباً ورحيما ‫وسخياً مع الذنب
    Örnek vatandaş. Güzellik yarışmacısı, yönetmen, sevecen bir anne. Open Subtitles مواطنه مثاليه , متسابقه في الجمال مديرة مسابقه فخمه ,أم محبه
    Sadece 1 saat normal olamazmısın sevecen birisi gibi. Open Subtitles ساعه واحده فقط تمثلى فيها كأبوين محبين
    Çok sevecen, kibar ve nazik bir adam ve faşizmden geçen siyasi yolculuğunun bir noktasında daha geniş bir insanlık anlayışını benimsedi. TED كما أنّه رجل لطيف ومحبوب جداً. وفي إحدى اللحظات في رحلته السياسية للخروج من الفاشية اعتنق فكرة الإنسانيّة الواسعة.
    Her zaman kırılgan bir çocuktu, ama çok tatlı ve sevecen bir çocuktu. Open Subtitles ..جسمه دائماً ضعيف لكنه كان طيب جداً.. فتى عطوف
    Çünkü erkekler terk etmeden hemen önce inanılmaz sevecen ve tatlı oluverirler. Open Subtitles لأن الرجال قبل أن ينفصلوا عنكِ عادة يصبحون حنونين ومتعاطفين
    Bunu sevecen söyledim sınırsız kaynağın var. Open Subtitles أنتَ ذكيّ، مجنون بالشكّ حول المؤامرات أقول ذلك بمحبّة ، مع موارد محدودة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more