Fransa'nın en büyük illüzyonisti Jean Robert-Houdin ilk defa sihirbazın hikâye anlatıcısı olarak rolünün | TED | كان جان روبرت هودين، ساحر فرنسا الأعظم، هو أول من ميّز دور الساحر ك راوِ قصص. |
Ama seyirciler sihirbazın ölüşünü izlemeye gelmezler, yaşadığını görmeye gelirler. | TED | لكن الحضور لا يأتون لمشاهدة الساحر يموت، انهم يأتون لمشاهدته يعيش. |
Yani, bu çok cazip bir düşünce çünkü biz tembeliz, tıpkı "sihirbazın Çırağı" gibi | ç.n. "The Sorcerer's Apprentice" veya dünyanın en iyi Bilgisayar Programcısı gibi. | TED | لأننا كسالى جداً، مثل الساحر المتدرب، أو أعظم مبرمج كمبيوتر في العالم. |
bir sihirbazın rolünü oynuyorum. gerçek bir sihirbaz. | TED | اقوم بلعب دور الساحر, معالج إذا صح التعبير, معالج حقيقي. |
Örneğin ben bir sihirbazın çocuk partileri için kullandığı bir tavşandım. | Open Subtitles | أعني، خذني على سبيل المثال كنت أرنباً للساحر في حفلات الأطفال |
sihirbazın başına gelene baksana. - Ya numarayı yapamasaydı? | Open Subtitles | فقط فكّر فيما حدث لهذا الساحر, لو لم تحدث الخدعة ؟ |
Herkes sihirbazın kadını ikiye bölmediğini biliyor. | Open Subtitles | كلّ النّاس يعلمون بأنّ الساحر لا يقسم السيدة إلى نصفين |
İşin tehlikesinden ziyade... bu küstah sihirbazın başarı iddiasıyla hapishanenin küçük düşmesinden. | Open Subtitles | و اكثر حول هزائم السجن التى كان سيتلقاها هذا الساحر الصفيق |
sihirbazın iş başında olduğunu öğrendiğinize sevinmeyeceksiniz. | Open Subtitles | انت سَتكُوني حزينة لمعْرِفة إنّ الساحر بدأ العمل |
sihirbazın işinin bir parçası da rakip sihirbazları izleyip ne tür... | Open Subtitles | جزء من عمل الساحر أن يتابع أعمال منافسيه وخدعهم |
sihirbazın görevlerinden biri de rakiplerini izlemek, yaptıkları illüzyonları... | Open Subtitles | جزء من عمل الساحر ان يرى منافسيه .. و ان يعرف خدعهم |
Böylece insanlar bu kötü niyetli sihirbazın son ip numarasını görmek için toplandılar. | Open Subtitles | دوإصطفّت الحشود لمشاهدة هذا الساحر الحقود قبل أن يعدم شنقاً |
Senin de dediğin gibi, sadece sihirbazın asistanıydı, dikkat dağıtmak için. | Open Subtitles | كما قلت إنها مساعدة الساحر لتشتيت الإنتباه |
Bugün bile her kim karanlık sihirbazın mezarını rahatsız ederse mezarı korumak için ortaya çıkar. | Open Subtitles | لهذا اليوم ,الأشباح ماتزال تحرسها جاهزة لتهاجم أى أحد يريد أن يزعج الساحر الاسود ,سلامبر |
5 yaşındaki bir çocuğun kulağından para çıkartan sihirbazın yanlış yönlendirmesi ile kıvraklığı, bir başkasının aracına dinleme cihazı yerleştirme konusunda da geçerliliğini korur. | Open Subtitles | التضليل و الحركة السريعة هذا الساحر يستخدمه ليجد عملة خلف سيارة عمرها خمس سنوات |
Perdeyi biraz aralarsanız sihirbazın aslında o kadar da... büyüleyici olmadığı görürsünüz. | Open Subtitles | لو سحبـت الستائر قليلاً فسيتضح بأن الساحر في الحقيقـة ليس ساحراً |
Bu doğru. Ben sihirbazın bana biraz beyin vereceğini umuyorum. | Open Subtitles | هذا صحيح, أتمنى أن يعطيني الساحر بعض العقل. |
Ama Romalı askerlerin elindeki senaryoda gayet açık olarak sihirbazın itirazlarını kaale almamaları gerektiği yazıyordu. | Open Subtitles | لكن ماذُكر في نص العساكر أن يتجاهلوا إحتجاج الساحر |
"Bir sihirbazın en büyük gücü sonsuza dek boş avucunda saklıdır." | Open Subtitles | "أعظم قوه للساحر هي الكتمان الى الأبد "في قبضة يده الفارغة |
Bir sihirbazın en iyi dostu kimdir, hatırladın mı? | Open Subtitles | هل تتذكر ماهو أفضل صديق للساحر ؟ |
Şapkadan tavşan çıkaran bir sihirbazın tavşanla ortaklığı gibi. | Open Subtitles | كالساحر الذي يُخرج أرنبًا من قبّعة، فإنّه يعمل مع ذلك الأرنب |
Ben de burada, sihirbazın hakkından geldiğime inandırmaya çalışıyorum kendimi. | Open Subtitles | أعني، ها أنا ذا أحاول إقناع نفسي بأنني قضيت على الرجل السحري |