"silah taşıma" - Translation from Turkish to Arabic

    • حمل السلاح
        
    • بحمل سلاح
        
    • لحمل السلاح
        
    • لحمل سلاح
        
    • حمل الأسلحة
        
    • وحمل سلاح
        
    • بحمل السلاح
        
    • تجارة السلاح
        
    • حيازة أسلحة
        
    • حيازتنا للأسلحة
        
    Biz Silah taşıma hakkına sahibiz ve Mars kırmızı bir gezegen. Open Subtitles لدينا الحق في حمل السلاح ، و لا تنسى أن المريخ هو الكوكب الأحمر
    Washington'da tepkili bir şekilde yükselen Silah taşıma hakkının muhafazası ile ilgili olarak ikinci yasa değişikliğine karşı kampanyanızda pek çok başlıklar mevcut. Open Subtitles قمت بها مؤخرا عناوين الصحف لبك حملة ضد الحفاظ على حق حمل السلاح في هذه الحرب التعديل الثاني
    - Selam millet. Kurbanımızın Silah taşıma ruhsatı olduğuna dair hiçbir bilgi yok. Open Subtitles مرحباً رفاق، لا يوجد أية سجل أن ضحيتنا يمتلك رخصة بحمل سلاح يدوي
    Tanrı'nın, Aziz Michael'ın ve Aziz George'un adına... sana Silah taşıma hakkını ve adalet dağıtma gücünü veriyorum. Open Subtitles بسم الرب, القديس مايكل و القديس جورج أمنحك الحق لحمل السلاح و القوة لتلبية العدالة
    Bu yerde bir Silah taşıma ihtiyacı hissetmiyorum. Open Subtitles أنا لا أشعر بالحاجة لحمل سلاح في هذا المكان
    Özgürlük ücretsiz değildir, Silah taşıma özgürlüğü de buna dahil. Open Subtitles الحرية ليست مجانية، ولا حتى حرية حمل الأسلحة.
    Ruhsatsız Silah taşıma ve gizli, gizli Silah taşıma. Open Subtitles حيزة سلاح غير مرخص وحمل سلاح مخبأ
    "Silah taşıma ve kullanma insan hakkıdır. İhlal edilemez." Open Subtitles "حق المواطن بحمل السلاح لا يجوز انتهاكه."
    Nijerya için bir şunu söyleyeceğim, ...Afrika'nın Silah taşıma başkenti, ...bu da kalabalık bir pazardan 4 kapılı arabayla geçerken hiç de güzel olmuyor. Open Subtitles ... وسأقول ذلك عن " نيجيريا " أيضاً " أنها عاصمة تجارة السلاح " بأفريقيا ... وهذا يجعلها المكان الأسوأ لقيادة سيارة
    Bu durumdayken, göze alabileceğimiz son şey gizli Silah taşıma suçlamasıyla tutuklanmak olur. Open Subtitles في هذا الموقف، أخر شئ نودّ التعرّض له هو أن نُعتقل بتهمة حيازة أسلحة نارية.
    Çok az federal yasamız vardı, Silah taşıma iznimiz yoktu ve Kongre de öyle kalmasını istiyordu. Open Subtitles كانت لدينا قوانين محدودة تُقيّـد حيازتنا للأسلحة... وقد راق الأمر لأعضاء الكونغرس على هذا النحو.
    İki adımda güzel bir barbeküye ve Silah taşıma hakkına inanıyorum. Open Subtitles اٌؤمن بحفل الشواء , وحق حمل السلاح
    Cüzdanımda Silah taşıma ruhsatım var. Open Subtitles أنا أخفي تصريح حمل السلاح في محفظتي
    Silah taşıma iznim yok. Open Subtitles لا يحق لي حمل السلاح
    Bu onun olmalı. Benim gibi birine Silah taşıma izni vereceklerini sanmıyorum. Open Subtitles لا بد أنه سلاحه لا أظنهم يسمحون لشخص مثلي بحمل سلاح
    Böylece, Amerikalıların doğal hakkı olan Silah taşıma hakkında sahip değilsin, dolu ya da boş. Open Subtitles بهذا الحق لست مؤهل لحقوق أمريكي بحمل سلاح خفي معبأ أم لا
    - Bones, FBI'a Silah taşıma izni için resmi bir istekte bulunuyorsun. Open Subtitles أنت تقدمين طلباً رسمياً يا " بونس لقسم العمليات الفدرالية " للسماح لكِ بحمل سلاح مخفي
    Tüm söyleyebileceğim Silah taşıma iznimin zaten olduğu. Open Subtitles كُل ما يُمكنني قوله هو أن لدي ترخيص لحمل السلاح.
    Bahse girerim Crescent City'den alınma Silah taşıma ruhsatın yoktur, var mı? Open Subtitles ليس لديك تصريحاً لحمل السلاح عبر مدينة (كريسنت)، أتفعل ذلك؟
    İstersen çıkıp, evlatlarını silahlı bir sosyopata kurban veren annelere soralım o adamın anayasadan gelen tartışılmaz Silah taşıma hakkına inanıyor mu diye. Open Subtitles لما لا نسأل كل الأمّهات في الخارج الذين فقدوا أبنائهم بسبب مختل إجتماعي مسلّح... إن كانوا يؤمنون بحقه الدستوري الذي لا يُرقى إليه الشك لحمل السلاح...
    Yeğeninin Silah taşıma ruhsatı yok, değil mi? Open Subtitles ابنة اختكِ لاتمتلك رخصة لحمل سلاح مخفي.اليس كذلك؟
    Silah taşıma ruhsatı almam gerek. Open Subtitles يجب أن أُرخص لحمل سلاح
    Özgürlük ücretsiz değildir, Silah taşıma özgürlüğü de buna dahil. Open Subtitles الحرية ليست مجانية، ولا حتى حرية حمل الأسلحة.
    Ana akım serbest medya size hayat, özgürlük ve Tanrı vergisi Silah taşıma hakkınıza dair yalan söylüyor. Open Subtitles إنها وسائل الإعلام الليبرالية تكذب عليكم عن الحياة والحرية وهبة الرب في حمل الأسلحة النارية ...
    Saldırı, gizli Silah taşıma... Open Subtitles للإعتداء، وحمل سلاح مخفي...
    Onların Silah taşıma yetkisi yoktur. Open Subtitles هكذا... لا يسمح لهم بحمل السلاح.
    Nijerya için bir şunu söyleyeceğim, ...Afrika'nın Silah taşıma başkenti, ...bu da kalabalık bir pazardan 4 kapılı arabayla geçerken hiç de güzel olmuyor. Open Subtitles ... وسأقول ذلك عن " نيجيريا " أيضاً " أنها عاصمة تجارة السلاح " بأفريقيا ... وهذا يجعلها المكان الأسوأ لقيادة سيارة
    Saldırı, hırsızlık ve ruhsatsız Silah taşıma. Open Subtitles ها نحن ذا اعتداء، سرقة، حيازة أسلحة
    Çok az federal yasa vardı, Silah taşıma hakkımız yoktu ve Kongre öyle olmasını istiyordu. Open Subtitles كانت لدينا قوانين محدودة تُقيّـد حيازتنا للأسلحة... وقد راق الأمر لأعضاء الكونغرس على هذا النحو.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more