Daha rahat ve dostça sohbetler için biçilmiş kaftandır bence. | Open Subtitles | إنني أجد أنه يجعل المحادثات أكثر وداً و إرتياحاً .. |
Yani botlar arasındaki sohbetler dilbilgisel ve sözcüksel anlamda mantıklı olabilse de hâlâ soğuk ve robot gibi bir his uyandırabilir. | TED | لذا على الرغم من أن المحادثات بين الآلة والأخرى قد يكون لها معنى، نحوياً وعاميّاً، مازالت تبدو فاترة وآليّة. |
Her zaman bu merenge patlaması, inşaat alanlarında sosyalleşen komşular ve domino oynarken canlandırılan sohbetler vardı. | TED | وصوت موسيقى الميرينغي يصدح, يتبادل الجيران الحديث على شٌرفات المنازل وتنشطُ المحادثات مع لعب الدومينو. |
Bir şöminenin insanları bir araya getirebileceğini ve sohbetler başlatabileceğini düşündüler. | TED | اعتقدوا أن مدفأة قد تجذب الناس وتساعدهم في بدء محادثات ما. |
Mesai saatleri dahilinde akrabalarla uzun sohbetler yapmak yasaktır. | Open Subtitles | لا يمكنني إجراء محادثات مطوّلة مع أقرباء العائلة خلال ساعات العمل |
Aramızdaki bu küçük sohbetler bana her zaman keyif veriyor ve zihnimin rahatlamasına yardımcı oluyor. | Open Subtitles | هذه الدردشة الصغيرة بيننا تجعلني أشعر بهجة عظيمة دائما وتجعل عقلي مستريحا |
Böylece şimdi olduğu gibi oldukça tuhaf bulduğum bu tür gerçek sohbetler edebilirmişim. | Open Subtitles | .... أن أجري حوارات كهذه، و التي أجدها حرجة |
Hepimiz harika sohbetler yaptık. | TED | كلنا قمنا بمحادثات سابقة مهمة. |
Uyuşturucu partilerinin arasında yaptığımız bu küçük sohbetler iyi oluyor. | Open Subtitles | أقدر حقاً هذه الأحاديث الصغيرة التى بيننا . وسط أنغماسك فى المخدرات |
Aynı sohbetler hep aynı monoton ses tonuyla... tekrar eder dururdu. | Open Subtitles | نفس المحادثات كانت دوما تتكرر بنفس نبرة وخامة الاصوات |
Anlamsız sohbetler aslında o kadar da kötü olmayabilir. | Open Subtitles | المحادثات التي ليست ذات معنى قد لا تكون بذلك السوء. |
Demek adamlarınla doğru dürüst sohbetler edemiyorsun, öyle mi? | Open Subtitles | اذا ليس لديك العديد من المحادثات الجيدة مع رجالك، صحيح؟ |
Bu bölümü açık enerji ve açık sohbetler için tasarladım. | Open Subtitles | انا خصصت هذا المكان للطاقة ولفتح المحادثات |
DM: Bu ve çok daha fazla konuşmayı [Benden Nefret Eden İnsanlarla sohbetler] adlı podcast'im için topladım. | TED | إذن لقد جمعت كل هذه المحادثات والكثير غيرها من أجل البرنامج الصوتي الخاص بي "محادثات مع الذين يكرهونني". |
İnsanlar bu deneyime büyük saygı gösterdi ve içeride inanılmaz sohbetler gerçekleşti. | TED | وقد قُوبلت التجربة بتقدير جم وأجريت الكثير من المحادثات الرائعة . |
ABD'nin içinde ve dışında, müfredatımıza ve eğitimimize dair taleplerin sayısından gerçekten gençler ile pornografi hakkında daha incelikli ve gerçekçi sohbetler yapmak isteyen çok sayıda ebeveyn ve öğretmen olduğunu öğrendik. | TED | و قد تعلمنا من عدد الطلبات لبرنامجنا وتدريبنا من جميع الولايات وخارجها، هناك الكثير من الآباء والمعلمين الذين يريدون أن يحظوا بهذه المحادثات المتقاربة والواقعية مع المراهقين حول الإباحية. |
Bebe ve Kyle bir çift olursa, onları senin kulüp evine davet eder, satranç oynar, şöminenin yanında kanyaklarımızı yudumlayıp derin sohbetler yaparız. | Open Subtitles | ولعب الألعاب المنزلية وإجراء محادثات ذات معنى واحتساء الكونياك قرب المدفأة ــ حقاً؟ |
Bunlar seni zenginleştiren sohbetler mi baba? | Open Subtitles | لقد كانت محادثات مفيدة ألم تكن كذلك بالنسبة لك أبي؟ يا الهي |
- Pek güzel cebirsel sohbetler ettik. | Open Subtitles | قمنا بتغطيه بعض محادثات التحويلات المتقدمه الجميله |
Hepimizin karşılaştığı bir örneği ele alalım: sohbetler, mesajlaşmak. | TED | لنأخذ مثلاً نواجهه جميعنا: الدردشة -- المراسلات النصية |
Belki küçük sohbetler etmeye çalışırsan... | Open Subtitles | عارف، ممكن لو جربت تعمل ...حوارات قصيرة مع |
Kedilerle bile onunla olduğundan daha hoş sohbetler etmiştim. | Open Subtitles | لقد حظيت بمحادثات أكثر تحفيزاً مع القطط |
Oturur bir güzel duyguları açığa vuracak sohbetler ederiz. | Open Subtitles | وبعد ذلك يمكننا ان نحظة بسلسلة من الأحاديث المحفزة عاطفياً |