"son teknoloji" - Translation from Turkish to Arabic

    • أحدث
        
    • متطور
        
    • متطورة
        
    • إنه سيتم
        
    • بأحدث
        
    Ama şimdi size son teknoloji robotları göstereyim. TED ولكن اسمحوا لي أن أعرض عليكم أحدث الروبوتات.
    Amacımız MTTS' nin gerçekten üretebileceği son teknoloji ürünü yaratmak. TED هدفنا هو منتج من أحدث الطرازات بحيث يستطيع شريكنا ام تي تي اس فعليا أن يصنعه.
    Bu Arvin. Laboratuvarlarımızda çalışan genç bir doktora öğrencisi. son teknoloji doku üretimi sağlayacak bir çalışmayı yürütüyor. TED هذه أرفين، طالبة دكتوراه شابة تعمل في مختبراتنا، تُجري ما سيؤول إلى عمل متطور في صناعة الأنسجة.
    son teknoloji ürünü bir aleti kaybettiniz. Open Subtitles لقد فقدتم تكنولوجيا متطورة ومزدوجة النطاق.
    Söylemek isterim ki... son teknoloji yeniden doğumunuza ücret ödemeyeceksiniz. Open Subtitles أريدإخبارك. إنه سيتم توليد مستنسخ جديد لك بدون أية تكاليف، لن تدفع قرشاً
    Soyguncularda son teknoloji silah ve çelik yelek var. Open Subtitles السارقون مجهزون بأحدث . تقنيات الأسلحة و الدرائع الواقية
    Teknoloji çılgınlığı olan bir dünyada yaşıyoruz. Son çıkan cihazlar ve teknoloji sırf son teknoloji olduğu için çok fazla ilgi görüyor. TED إننا نعيش في عالم مهووس بالتقنية، حيث تحظى أحدث الأجهزة والتقنيات بالكثير من الاهتمام لمجرد أنها تقنية جديدة.
    Günümüzde kanser tanısında kullanılan son teknoloji bu durumda. TED و هذه الطريقة هي أحدث ماتم التوصل إليه في تشخيص السرطان
    Kuulandığımız en son teknoloji yöntem bundan ibaret. TED هذا أحدث ماتوصلنا إليه في طريقة تشخصينا
    son teknoloji araştırma. Saniyede 100 kanal. Open Subtitles أحدث أجهزة البحث و الإعتراض حوالى 100 قناة فى الثانية
    Araçlara erişim var, son teknoloji hakkında her şeyi biliyor ve tırnaklarını yiyor. Open Subtitles له وصول للسيارات ويعرف كل شيء عن أحدث التقنيات ويقضم أظافره
    Oğlum tam bir teknoloji delisi. Dokuz ay kayıt yapan son teknoloji kameralarımız var. Open Subtitles إنّ ابني مهووس بالتكنولوجيا نملك أحدث آلات التصوير التي تحتفظ بالصور لتسعة أشهر
    Bütün pencerelere neden parmaklık koydunuz, neden bu boktan yerin kapısında son teknoloji bir kilit var? Open Subtitles لما تضع القضبان على هذه الشبابيك وباب له قفل متطور في مكان قذر كهذا ؟
    Dünyadaki en iyi güvenlik sistemini saf dışı bırakmaya yarayan son teknoloji alet. Open Subtitles إنه صندوق اسود متطور يستخدم للتحايل على اكثر الأنظمة حماية
    Ve övünmek gibi olmasın ama son teknoloji yangın önleme sistemimiz var. Open Subtitles ‫ونظام متطور جدا برأيي للوقاية من الحرائق
    Kardeşinin tereddüt etmesi çok doğal. son teknoloji bir araştırma örgütü kurup senin türünü araştırmaya adamayı hayal ediyorum. Open Subtitles تردد أخيك أمر طبيعي أنا أحلم بمنظمة أبحاث متطورة
    son teknoloji bir laboratuardan çıkmış. Open Subtitles من قام بصنع هذا هو مختبر ذو تقنية متطورة للغاية
    - son teknoloji LCD geliştiriyorlar. Open Subtitles لقد طورا تكنولوجيا أل سي دي متطورة
    Söylemek isterim ki... son teknoloji yeniden doğumunuza ücret ödemeyeceksiniz. Open Subtitles ... أريدإخبارك إنه سيتم توليد مستنسخ جديد لك بدون أية تكاليف، لن تدفع قرشاً
    Hem de son teknoloji ürünü güvenlik sistemiyle, ama oraya bir kasa koydurmuş olamaz. Open Subtitles بأحدث التكنولوجيا الأمنية لا يمكنه أن يضع قبو هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more